Türk Ocağı’nın geleneksel Salı Sohbetleri, Şube Başkanı Dr. Vedat Erden’in açılış konuşması ile başladı. Erden, İsrail’in Gazze saldırısından bahsederek sözlerine başladı ve İsrail’in durdurulması gerektiğini bir kez daha vurgulayarak “İsrail terörist devlet olarak ilan edilmelidir” dedi.
KÜRESEL KRİZ, YENİ BİR DÜNYA SAVAŞININ HABERCİSİ
Haftanın konuğu olan Prof. Dr. Orhan Gökçe, “Kapitalist sistemler her on yılda bir kendi krizlerini üretirler. Dolayısı ile dünyada her on yılda bir kriz olur. Bunlardan en önemlisi olan 1929 krizi 2. Dünya Savaşı’yla sonuçlanmış ve bu açıdan bakınca 2007 krizi de bir dünya savaşına sebep olacak diye düşünebiliriz” diyerek sözlerine başladı. Gökçe, küresel mali krizin boyutunun 5 trilyon dolar olduğunu söyledi. Bu 5 trilyon doların ABD ve AB ülkelerinde sistemi kurtarmak için harcanan ve harcanacak para olduğunu, bu paranın bir şekilde tekrar devlet kasasına dönmesi gerektiğini vurgulayan Gökçe, “Bu da şu anlama gelir, dünyada yeni bir kaynak paylaşımı savaşı kaçınılmazdır” dedi. Bu açıdan değerlendirince Filistin üzerinde oynanan oyun ve İsrail’in Filistin’e saldırılarının çok erken geldiğini söyleyen Gökçe, “Ancak tahminler bu saldırıların İran üzerinde oynanan oyunların dinamiti olarak görev yapacağı şeklindedir. İran’a müdahale etmenin zeminini hazırlayacak saldırılardır. İki yıldan beri İran’a müdahale etmeyi planlayıp çeşitli girişimlerde bulunan İsrail’in İran’a müdahale etmeyişinin sebebi Türkiye’nin hava sahasını açmaması. Ancak İsrail’in son saldırılarına karşı İngiltere ve ABD’nin tutumları adeta İsrail’in İran’a müdahalesine izin verir şeklindedir” değerlendirmesinde bulundu.
1980 ihtilalinin küresel güçlerin ülkemize etki sürecini başlattığını ve dünyada olan her şeyin ülkemizi doğrudan etkilediği bir sürecin başladığını ifade eden Gökçe, ülkemizin dünyadaki kriz doğrultusunda etkileneceğini, teğet geçme az etkileme gibi söylemlerin doğru, bu bağlamda yalnızca iç politikaya yönelik olduğunu anlattı.
Orhan Gökçe, bize teğet geçtiği söylenen ekonomik krizin gerçek etkilerini yerel seçimlerden sonra göreceğimizi, bu krizin ülkemizde bazı siyasi oluşumların sonu olabileceğini söyledi.
Haftanın konuğu olan Prof. Dr. Orhan Gökçe, “Kapitalist sistemler her on yılda bir kendi krizlerini üretirler. Dolayısı ile dünyada her on yılda bir kriz olur. Bunlardan en önemlisi olan 1929 krizi 2. Dünya Savaşı’yla sonuçlanmış ve bu açıdan bakınca 2007 krizi de bir dünya savaşına sebep olacak diye düşünebiliriz” diyerek sözlerine başladı. Gökçe, küresel mali krizin boyutunun 5 trilyon dolar olduğunu söyledi. Bu 5 trilyon doların ABD ve AB ülkelerinde sistemi kurtarmak için harcanan ve harcanacak para olduğunu, bu paranın bir şekilde tekrar devlet kasasına dönmesi gerektiğini vurgulayan Gökçe, “Bu da şu anlama gelir, dünyada yeni bir kaynak paylaşımı savaşı kaçınılmazdır” dedi. Bu açıdan değerlendirince Filistin üzerinde oynanan oyun ve İsrail’in Filistin’e saldırılarının çok erken geldiğini söyleyen Gökçe, “Ancak tahminler bu saldırıların İran üzerinde oynanan oyunların dinamiti olarak görev yapacağı şeklindedir. İran’a müdahale etmenin zeminini hazırlayacak saldırılardır. İki yıldan beri İran’a müdahale etmeyi planlayıp çeşitli girişimlerde bulunan İsrail’in İran’a müdahale etmeyişinin sebebi Türkiye’nin hava sahasını açmaması. Ancak İsrail’in son saldırılarına karşı İngiltere ve ABD’nin tutumları adeta İsrail’in İran’a müdahalesine izin verir şeklindedir” değerlendirmesinde bulundu.
1980 ihtilalinin küresel güçlerin ülkemize etki sürecini başlattığını ve dünyada olan her şeyin ülkemizi doğrudan etkilediği bir sürecin başladığını ifade eden Gökçe, ülkemizin dünyadaki kriz doğrultusunda etkileneceğini, teğet geçme az etkileme gibi söylemlerin doğru, bu bağlamda yalnızca iç politikaya yönelik olduğunu anlattı.
Orhan Gökçe, bize teğet geçtiği söylenen ekonomik krizin gerçek etkilerini yerel seçimlerden sonra göreceğimizi, bu krizin ülkemizde bazı siyasi oluşumların sonu olabileceğini söyledi.