Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya il Başkanı Bekir Yaman 2024-2025 eğitim ve öğretim döneminin başlaması üzerine eğitim sisteminde yaşanılan sorunlarla ilgili basın toplantısı düzenledi. “22 yıllık AK Parti iktidarında eğitim sistemi bilerek ve isteyerek siyasallaştırılmış, iktidarın ideolojik hedefleri için araç haline getirilmiştir. Bu süreçte, var olan sorunlar çözülmek yerine, yenileri eklenmiştir” diyen Yaman, 22 yılda 9 Milli Eğitim Bakanı ve 18 kez sistem değişikliği yapıldığını ifade etti.
ÖĞRENCİLER İÇİN BÜTÇE AYIRIN
Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinden vaz geçilmesi gerektiğini dile getiren Yaman, şu görüşleri savundu: “Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi geçtiğimiz dönem meclise sunulmuş, partimizin milletvekillerinin gösterdiği başarılı muhalefet sonucunda görüşmeler Ekim ayına ertelenmiştir. Öğretmen ataması gibi, okullar açılmasına rağmen okullarımıza temizlik ve güvenlik görevlisi ataması da yapılmamıştır. Okulların ve çevresinin temizliğinin ve güvenliğinin sağlanması sorumluluğu da okullara, okul-aile birliklerine, dolayısıyla da velilere bırakılmıştır. Okullara her eğitim öğretim yılının başında eğitim öğretime hazırlık amacıyla öğrenci başına en az 1000 lira bütçe gönderilmelidir. Öğrenci başına 1000 lira gönderildiği takdirde MEB'in bütçesinin sadece 15,88 milyar lirası (yüzde 1,45) kullanılmış olacaktır. MEB bütçesi yıllar içinde giderek erimiş, yalnızca personel bütçesine dönmüştür. AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay yüzde 17,18 iken, 2024 yılı itibariyle bu oran yüzde 9,15'e gerilemiştir.”
BİR ÖĞÜN YEMEK VERİN
Bekir Yaman, iktidarın çocuklara okullarda bir öğün yemek verecek bir bütçe ayırmadığını belirterek, “Devleti yönetenler öncelikle kendi konfor alanlarından fedakârlık yapmalı ve çocuklarımızın hakkı olan öğle yemeği için bütçe ayarlamalıdır. Mesleki ve teknik eğitim kurumları sosyoekonomik olarak dezavantajlı kesimlerden gelen, akademik başarısı düşük öğrencilerin kayıt yaptırıldığı okullar haline gelmiştir. "4 gün işe 1 gün okula" diye yoksul ailelerin çocuklarına tek alternatif haline getirilen MESEM'ler çocuklarımızın devlet eliyle ucuz ve güvencesiz işgücü olarak kullanıldığı, çocuklarımızın yaralandığı ve öldüğü bir projeye dönüşmüştür. Biz eğitim sistemimizi bugünden daha iyiye götürmek, 22 yıllık iktidarın açtığı yaraları sarmak için canla başla çalışacağız. Çocuğun ve gencin üstün yararını gözeten, nitelikli, laik, bilimsel, kamusal ve erişilebilir bir eğitim için mücadele etmeye, Cumhuriyetimizin aydınlanmasından aldığımız ilhamla çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
HABER MERKEZİ