Geçtiğimiz günlerde miladi olarak yeni bir seneye girdik. Hicri 1444 yılını hepimize güzelliklerle gelsin inşallah. Peki Canım dost; bu gelen yeni yılın ilk ayında ne hediyeler var biliyor muyuz yada hatırlıyor muyuz?
Evet evet aşureden bahsediyorum. Peki nedir bu aşure? Böyle lezzetli bir yiyecek Nerden geldi? Hikayesi serüveni nedir gelin biraz konuşalım.
950 yıllık ömrüne koskoca bir Tufan sığdıran Nuh (as) bu uzun ve bereketli ömründe çok zorluklar yaşamış. Tabiri caizse “Nuh demişler peygamber dememişler.”
Nuh(as)’a peygamberlik geldiği zamanlarda insanlar arasında putperestlik yaygınmış. Peygamberlerin gelmesiyle de birlikte insanları uyarmaya doğruyu göstermeye çalışmış Nuh peygamber. Ama insanlar o kadar kötülük yapmışlardı sefere gittiğinde geri almamışlar, kafasına taşlar atmışlar.
Nuh peygamber o kadar üzülmüş ki bu insanların cezalandırılması için Allah’a dua etmiş ve duası kabul edilmiş. Kendisine bir gemi yapılması emredilmiş. Ve Nuh(as) geminin yapımına başlamış. Nuh (as)’in bu halini görenler bu sefer de onunla alay etmeye başlamışlar denizi, gölü olmayan yerde koskoca gemiyi ne yapacaksın? Delirmiş olmalısın?
Nuh peygamber 890 yaşındayken tufan gerçekleşir. Tufandan sonra 60 yıl daha yaşamış bir peygamber.
Kendisine emredilenleri harfiyen yaptı gemi yapmak dedi Allah. Yaptı. Senin söylediklerine(Allah’ın varlığına)inananları ve Her hayvandan birer çift olacak şekilde gemiye al dendi. Bu emri de yerine getirdi. Yer ve göğe emredildi bardaktan boşalırcasına koptu tufan. Kendisine verilen emirleri yerine getirmiş Allaha teslim olmuştu o kopan tufanı arasında oğlunu gördü Nuh(as) onu da çağırdı ama ne oğlu nede eşi onunla birlikte gelmedi ve helak olanlardan oldu. Bir baba ve bir eş için en zor an belki de. Bir yanda canımız evladımız, bir yanda hayatımızı paylaştığımız eşimiz. Biz onları doğruya çağırırken onlar bataklığın en dibini seçiyor ve elimizden bir şey gelmiyor.
Canım dost;
Çoğu zaman bizde yaşamıyorsunuz hayatımızda böyle olaylar. Yeni hareketlerinden mesela bebeğimiz biz ateşten çaydanlıktan sakındıkça tatlı gelir sakınılan. Her zaman olmasa da bazen bir musibet bin nasihate denk gelir. İsin asli Allahtan başka sığınacak bir limanımızın olmaması. Bu olay bizlere kıssadan hisseler çıkartsın inşallah. Ne peygamber çocuğu olmak, nede peygamber eşi olmak...
Bir gün peygamber efendimiz kızı Fatıma’ya nasihat ederken “ babanın peygamber olmasına aldanıp da sakın ola nazarında aksatma” demesi de aslında bizler için bu durumu özetliyor.
Her şeyden önce yaratılabilir için şükretmeyi bilmemiz gerekiyor. Nuh (as) ağlayan bir kadın gördü ve sordu “Neden ağlıyorsun” diye Kadın şöyle cevap verdiğim gün yüzü görmedi, genç yaşta vefat etti” Nuh peygamber kaç yaşındaydı oğlun? Diye sorduğun da kadın 250 yaşındaydı dedi.
Nuh(as) tebessüm ederek şöyle dedi; “öyle bir zaman gelecek ki insanların 60-70 yıl ömürleri olacak.”
Kadın şaşıracak sordu “onlar evler binalar yapacak mı?”
Nuh(as)” Hem de en iyilerini yapacaklar”
Kadın en son şöyle dedi; “ Ben onların yerinde olsaydım iki kazık çakar, üzerini örter gece gündür rabbimi hamd ile tesbih ederdim”
Canım dost;
Öyle Nuh peygamber gibi biçilmiş 950 senelik bir ömür değil bizimkisi. Hepsi topu topu 60-70 yıllık bir ömür bizimkisi. Onlar peygamber diye ayrılıp farklı bir gezegen ,ayrı bir dünya verilmedi. Bizlere yapılan İzzet, ikramlar onlara da yapıldı. Hatta bir insanın yasaya bileceği her şeyi ayırt etmeden peygamberlerde yaşadı.
Bugün 50-60 lı yaşlarında romatizma, tansiyon, şeker, çocuklar, vay torunlar diye geçen bir ömürden dert yanıyoruz. Hocam eşim şöyle yapıyor, ablaa çocuklarla baş edemiyoruz cümleleri duyuyoruz bazen 950 yıllık bir ömürden ve yaşananlardan habersizce...
O kadar habersiz yaşıyoruz ki hayatı;
Evladım hayırsız imtihanım çok ağır, eşim huysuz katlanamıyorum diyenler Nuh peygamberin hayatına bir bakın.
Çocuklarım hiç geçinemiyor ne yapacağım çıkmazdım diyenler hele bir bakın Adem(as)’ın hayatına.
Ve daha nice niceleri... mühim olan onca günahın, haramın kötülüğün arasında Nuh olabilmek . Onca yanlışa rağmen inanıp sığınacak bileceğimiz gemiyi inşa edebilmek.
Çağın gürültü sığındığın yer senin hirandır ve Belki de bu zaman da Nuh’un gemisi bizlerin içindedir. Sadece onu inşa edebilmek gerekir.
Vesselam..