Saadet Partisi Meram ilçe teşkilatı Kasım ayı divan toplantısını Bizim Ora Kır Düğün Bahçesi’nde gerçekleştirildi. Kasım ayı il divanına Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ersan Bilgin, Saadet Partisi Konya İl Başkanı Hüseyin Saydam, İl Başkan Yardımcıları İlçe Başkan Yardımcıları ve çok sayıda partili katılım gösterdi. Divan toplantısında Partililere hitap eden Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ersan Bilgin, Biz Saadet Partisiyiz. Biz herhangi bir dernek, vakıf, yardım kuruluşu, araştırma merkezi, fikir kulübü değiliz. Milli Görüş İdeallerimizi, Siyasi Çalışmalarla Temin ve Tesis Etmeye Gayret Eden bir teşkilatız. Eğitimleri ve tüm çalışmalarımızı davamızı anlatmaktan, tebliğ etmekten ziyade hakim kılmak için yapıyoruz. Temel esasların özü nedir Cihattır. Cihadın tarifi nedir? Cihadın özü, siyaset. Elbette anlatacağız ancak mesele icraat yetkisini ele alıp imza atmaktır. İşte bu siyasi şuurdur” dedi.
İNSANLIĞIN KURTULUŞU SAADET İLİ MÜMKÜNDÜR
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Saadet Partisi Meram İlçe Başkanı Mutlu Öcal, “Dünyanın hızla tek kutuplaşmaya doğru gittiği bu dönemde Erbakan hocamızın da belirttiği gibi polis devleti olma yolunda hızla ilerlemektedir bunun yanında dijital dünya ve küreselleşmenin hızla ilerlediği bu dönemde etrafımız hızla kuşatılmaktadır.
Dünya üzerinde dünya sağlık örgütü gibi sağlık kuruluşları insanların sağlıkları hakkında kafalarına göre kararlar alıp bunu dünyaya uygulamaktadır. Geçtiğimiz günlerde 20 ülke bir araya gelerek önemli bir deklarasyon yayınladılar. Bu deklarasyonda aşı pasaportları dezenformasyon yasası Pandemi fonu dijital para ve ulusal para yasasını kabul ettiklerini ilan ettiler. Dijital para ile ülkeleri ele alarak onları çökertmek ve karşılık çıkarmayı hedeflemektedir. Maalesef iktidar D-8 ülkelerine lider olmak yerini g-20 ülkelerini ayak işlerini yapmayı tercih etmektedir. Bu gidişata dur demek yaşanabilir bir Türkiye yeniden inşa etmek ancak saadet iktidarında mümkündür. Bunun temelinde her zaman söylediğimiz gibi önce ahlak ve maneviyatı önceleyerek olacaktır” dedi.
SAADET PARTİSİ DE TÜRKİYE'NİN UMUDUDUR
Saadet Partisi olarak Türkiye’nin ümidi olduklarını belirten Bilgin, “Ümit ediyoruz ki, maddi ve manevi sıkıntıların altında inim inim inleyen milletimiz, Milli Görüş ideallerimizi gerçekleştirmek, huzur ve saadete kavuşmak için Saadet Partisini en kısa zamanda yetkilendirecektir, imza ve icraat makamına getirecektir. Çünkü insan, insanın ümidi; Saadet Partisi de Türkiye'nin umududur. Saadet Partisi olarak yarım asrı geride bırakan tertemiz bir mazinin temsilcisi olarak yolumuza daha güçlü, daha kararlı ve emin adımlarla devam ediyoruz. 8. Büyük kongremizi, büyük bir coşku ve heyecanla yaparak, Saadet Kadroları olarak tekrar teşkilat çalışmalarımıza, seçim sürecine yoğunlaşmış bulunmaktayız. Ülkemizin ve insanlığın saadeti için siyasi, ekonomik, sosyal ve ahlaki alanda ortaya koyduğumuz Milli Görüş İdeallerimizin önemli bir kısmının daha, en kısa zamanda gerçekleştiğini hep birlikte göreceğiz. Bizler Saadet Partisi olarak, merhum liderimiz Erbakan Hocamızın hedeflerini ve umudunu gerçeğe dönüştürmenin gayreti içindeyiz. Milletimizle birlikte bu yolda muvaffak olacağımıza inanıyoruz. Kararlıyız, Erbakan Hocamız ve tüm Milli Görüşçüler, ömrünü Adil Düzen, Milli Görüş İdealleri, Adil Devlet, Adil Paylaşım, İslam Birliği ve İnsanca Yaşam mücadelesine adamıştır. Önemli olan sadece konuşmak, edebiyat yapmak değil, Erbakan Hocamızın fikriyatına sahip çıkmaktır, ideallerini gerçekleştirmektir. Önemli olan yolu bilmekten ziyade yolda olmaktır, aynı hedefe yürümektir. Yapmaktır, icraat ortaya koymaktır” ifadelerini kullandı.
MADDEN VE MANEN FAKİR TOPLUM TABLOSU ORTAYA ÇIKTI
Ak Parti iktidarında insanların yoksullaştırdığını madden ve manen yoksullaştırıldığını dile getiren Bilgin şunları kaydetti: Yanlış uygulanan tarım ve hayvancılık politikaları, Konya dahil ülkemiz üreticilerini her geçen gün büyük kayba uğratmaktadır. Bugün çiftçilerimiz ve besicilerimiz çok büyük zorluk içindedir. Çiftçilerimiz topraklarını ekemez hale getirilmesi besicilikle uğraşan vatandaşlarımızın artık hayvancılığı terk etmeye yüz tutması asla kabul edilebilir bir durum değildir. Bakınız Bütçeden tarımın alması gereken destek miktarı 78,8 Milyar TL., peki şu an alınan destek miktarı ne kadar, 25,8 Milyar TL. Aradaki fark ise 53 Milyar TL. Gıda ürünlerine her geçen gün ulaşmak zorlaşmaktadır. Maliyetler neredeyse çiftçilerimize tarla yolunu unutturdu. Ülkemizde ne yazıkki tarım toprakları azalıyor, betonlaşma artıyor, köyler boşalırken; nüfus kentlerde yoğunlaşıyor. Buna mukabil çiftçi sayısı hızla azalıyor. Bir zamanların tarım ülkesi, tarımsal alanda kendi kendine yetebilen Türkiye’de ekilen tarım alanı son 20 yılda ise yüzde 15 azalmış durumdadır. Gübre, mazot, elektrik ve suda fahiş maliyet artışları, yetersiz ve düzensiz destekler ile ithalat politikası, çiftçiyi tarıma küstürdü. Bütün dünyada tarım teşvik edilip desteklenirken Türkiye ise tarımdan betona dönüyor. Üreticinin tarlayı terk etmesi, pazar ve markette de yüksek fiyat olarak yansıyor. Başkanlık sistemi ile ülkemiz uçacaktı.“Verin yetkiyi, görün etkiyi” dediler. Türkiye uçacaktı ne oldu? Türkiye değil ama dolar uçtu, borçlar uçtu, vatandaşın alım gücü uçtu… Merkez Bankası rezervleri eridi. Vatandaşın borçları 3-4 katına çıktı, binlerce esnaf kapandı, toplum her kesimi çok zor durumda. İşte mevcut kötü yönetimlerini perdelemek için iktidar tarafından kamplaşma ve çatışma zeminleri üretiliyor. Gerçek hayatta siyasi holiganlık, sosyal medyada ve sanal mecrada trollük özendiriliyor. Adeta kangren olmuş sorunların çözümünü sağlayacak irade için, tek bir insanın iradesine ve yetkisine dayanan bu sistemin, başkanlık sistemin değişmesi, sorunları çözecek idare için ise, Cumhurbaşkanı’nın değişmesi gerekiyor.
ALTILI MASA YOLUNA EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ersan Bilgin, altılı masanın yoluna emin adımlarla yürüdüğünü belirterek sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin "rövanş cumhuriyeti" olmamasını istiyoruz. Bizler, Türkiye’nin geçmişiyle kapatamadığı hesaplaşmaları yüzünden, bir türlü geleceğe dönemeyişine, geleceğe bakamayışına son vermek istiyoruz. 8-9 aydır hiç usanmadan masa dağıldı, dağılıyor, dağılacak diyenler anlar mı; bilmiyoruz. Zira 9 aydır bu masanın dağılacağını umanlar, bir kez daha hayal kırıklığına uğramışlardır. Biz ise yolumuzda kararlı bir şekilde ilerliyoruz. Hepimizin ortak heyecanı ve ortak motivasyonu, Türkiye’nin geleceğidir. Ve meselelerimizin çözümü ise ancak iktidar, anlayış, zihniyet ve sistem değişikliği ile mümkündür. Mesele Ali gitsin Ahmet gelsin meselesi değildir, biz Milli Görüşçüler olarak 53 yıldır hiç böyle bakmadık, bugün de şahıs merkezli bakmıyoruz, zihniyet ve sistem merkezli bakıyoruz. Ve biz herkesin saadetini istiyoruz. Zira kaynak var, imkan var, kadro var; yapılmak istendiği takdirde ihtiyacımız olan her şey var. Ülkemiz oldukça zengin, milletimiz ise fazlasıyla kabiliyetlidir; sadece iş başına gelenlerin öncelikleri ve tercihleri bu yönde olmalıdır. Gerçekten madden ve manen zengin olabilecek potansiyeli olan bir coğrafyanın, ülkenin, gariban vatandaşlarıyız. Hem her şey "var", hem hiçbir şey "yok" duygusunu veren bu tabloyu değiştirmek için, zihniyeti değiştirmek kalıyor geriye. Aziz milletimizin bu seçimde bu kritik kararı vereceğini biliyoruz, bunun için de hem seçimlere hem de iktidara hazırlık çalışmalarımızı 7/24 azim ve kararlılıkla sürdürüyoruz. Asla seçim olsa ne olacak, ne değişecek, kim gelecek, kime oy vereceğiz ki vb. algı oyunlarına gelmeden, her vatandaşın hakkı olan oy kullanma imkanı, fırsatı ve nimetini değerlendirmek, bu konuda milletimizin her bir ferdini bilgilendirmek, umutsuz olmayın, “Umutsuzluk yok. Gün gelir, gül de açar, bülbül de öter.” noktasında moral vermek ve cesaretlendirmek, Saadet kadrolarının en önemli görevlerindendir. Önce kendimiz inanacağız, güveneceğiz ve milletimizi şefkatle ikna edeceğiz.”
SAİT ÇELİK