Konya Tabip Odası, Konya Aile Hekimleri Derneği (KONAHDER), Sağlık Mensupları Derneği (SAMEDER) ile Sağlık-Sen ve Türk Sağlık-Sen Konya Şubeleri, Tabip Odası’nda ortaklaşa basın toplantısı düzenleyerek, Konya’da başlayacak olan Aile Hekimliği uygulaması hakkında görüşlerini bildirdi.
HEKİM BAŞINA DÜŞEN SAYI 3 BİN 300 İKEN 3 BİN 500’E NEDEN ÇIKTI?
Konya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Faruk Aksoy, Sağlık Bakanlığınca Konya’da 14 Haziran 2010 tarihinden itibaren Aile Hekimliği uygulamasına geçilmesinin planlandığını hatırlatarak, uygulamayla vatandaşların daha iyi sağlık hizmeti alabilmesinin amaçlandığını söyledi. Aile Hekimliği uygulamasına dönük olarak İl Sağlık Müdürlüğü’nün uzun süredir çalışmalar yürüttüğüne işaret eden Başkan Faruk Aksoy, ilk edindikleri bilgilerin bir aile hekimine 3 bin 300 civarında sorumlu nüfus verileceği yönünde olmasına rağmen son zamanlarda bu rakamın 3 bin 500 kişinin üzerine çıktığını belirtti. Aile Hekimliği yönetmeliğine göre, ortalama 2 bin 500-3 bin kişiye bir aile hekimi düşmesi gerektiğini hatırlatan Faruk Aksoy, “Bu çerçevede daha önceden planlaması yapılan 3 bin 300 kişilik nüfusun bile yönetmeliğe göre fazla olduğu bir durumda 3 bin 500 kişilik bir nüfusun anlamsızlığı ortaya çıkmaktadır. Aile Hekimliği uygulaması daha başlamadan kendi yönetmeliğiyle çelişen bir hal ortaya çıkmıştır” dedi.
HEKİM VAR AMA AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASINDA İSTİHDAM EDİLMİYOR
Birçok Avrupa ülkesinde aile hekimi başına düşen kişi sayısının bin 500-2 bin civarında olduğuna da dikkat çeken Faruk Aksoy, bu çerçevede mevcut personel sayısı değerlendirildiğinde Konya’da Avrupa standardını yakalayacak sayıda hekim ve sağlık personeli bulunmasına rağmen daha az sayıda hekimin ve sağlık personelinin Aile Hekimi uygulamasında istihdam edildiğinin görüldüğünün altını çizdi. Bu durumun anlaşılır olmadığını vurgulayan Faruk Aksoy, şöyle devam etti: “Aile hekimlerinin hizmet vereceği Aile Sağlık Merkezi’nde 1 hekim ve 1 hemşireyle 3 bin 500 kişiye verilmesi düşünülen sağlık hizmetinin istenilen kaliteyi yakalaması mümkün değildir. Koruyucu Sağlık Hizmetleri kapsamında olan aşılama hizmetleri, gebe tespit ve takibi, bebek izlemi ve hastaların muayenesi, kronik hastalıkların takibi, enjeksiyon, pansuman ve daha bir çok hizmetin aksayacağı aşikardır. Ayrıca hizmet puanı yetmediği için aile hekimi olarak atanamayacak hekim ve sağlık personeli de Toplum Sağlığı Merkezleri’nde idarenin inisiyatifi ile boş olan yerlere geçici görevlendirme ile gönderilecek bir kısmı da sağlık hizmeti sunamayacağı için atıl vaziyette kalacak, böylece ciddi oranda iş gücü kaybı yaşanacaktır.”
BİR HEKİME 2 BİN 500 KİŞİ DÜŞMELİ
Kendilerinin, halkın daha kaliteli bir sağlık hizmeti alması gerektiğini düşündüklerini de ifade eden Faruk Aksoy, 14 Haziran 2010 tarihinde Konya’da başlayacak olan Aile Hekimliği uygulamasında mevcut yönetmeliğe de uygun olarak 2 bin 500 vatandaşa bir hekim düşecek şekilde planlama yapılmasını istedi.
SAMEDER Başkanı Adem İnan da Aile Hekimliği uygulamasında sürecin belirsizliğinin hekimleri olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Aile hekimi sayısının düşürülmesinin de yanlış olduğunu aktaran Adem İnan, hekim sayısının yeterli olmasına rağmen bakanlığın aile hekimi sayısını düşürmesine anlam veremediklerini söyledi. İnan, son olarak günde 130 hasta bakılması durumunda ne doktorun ne de hastanın bir şey anlamadığı bir ortamın oluşacağına işaret etti.
Konya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Faruk Aksoy, Sağlık Bakanlığınca Konya’da 14 Haziran 2010 tarihinden itibaren Aile Hekimliği uygulamasına geçilmesinin planlandığını hatırlatarak, uygulamayla vatandaşların daha iyi sağlık hizmeti alabilmesinin amaçlandığını söyledi. Aile Hekimliği uygulamasına dönük olarak İl Sağlık Müdürlüğü’nün uzun süredir çalışmalar yürüttüğüne işaret eden Başkan Faruk Aksoy, ilk edindikleri bilgilerin bir aile hekimine 3 bin 300 civarında sorumlu nüfus verileceği yönünde olmasına rağmen son zamanlarda bu rakamın 3 bin 500 kişinin üzerine çıktığını belirtti. Aile Hekimliği yönetmeliğine göre, ortalama 2 bin 500-3 bin kişiye bir aile hekimi düşmesi gerektiğini hatırlatan Faruk Aksoy, “Bu çerçevede daha önceden planlaması yapılan 3 bin 300 kişilik nüfusun bile yönetmeliğe göre fazla olduğu bir durumda 3 bin 500 kişilik bir nüfusun anlamsızlığı ortaya çıkmaktadır. Aile Hekimliği uygulaması daha başlamadan kendi yönetmeliğiyle çelişen bir hal ortaya çıkmıştır” dedi.
HEKİM VAR AMA AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASINDA İSTİHDAM EDİLMİYOR
Birçok Avrupa ülkesinde aile hekimi başına düşen kişi sayısının bin 500-2 bin civarında olduğuna da dikkat çeken Faruk Aksoy, bu çerçevede mevcut personel sayısı değerlendirildiğinde Konya’da Avrupa standardını yakalayacak sayıda hekim ve sağlık personeli bulunmasına rağmen daha az sayıda hekimin ve sağlık personelinin Aile Hekimi uygulamasında istihdam edildiğinin görüldüğünün altını çizdi. Bu durumun anlaşılır olmadığını vurgulayan Faruk Aksoy, şöyle devam etti: “Aile hekimlerinin hizmet vereceği Aile Sağlık Merkezi’nde 1 hekim ve 1 hemşireyle 3 bin 500 kişiye verilmesi düşünülen sağlık hizmetinin istenilen kaliteyi yakalaması mümkün değildir. Koruyucu Sağlık Hizmetleri kapsamında olan aşılama hizmetleri, gebe tespit ve takibi, bebek izlemi ve hastaların muayenesi, kronik hastalıkların takibi, enjeksiyon, pansuman ve daha bir çok hizmetin aksayacağı aşikardır. Ayrıca hizmet puanı yetmediği için aile hekimi olarak atanamayacak hekim ve sağlık personeli de Toplum Sağlığı Merkezleri’nde idarenin inisiyatifi ile boş olan yerlere geçici görevlendirme ile gönderilecek bir kısmı da sağlık hizmeti sunamayacağı için atıl vaziyette kalacak, böylece ciddi oranda iş gücü kaybı yaşanacaktır.”
BİR HEKİME 2 BİN 500 KİŞİ DÜŞMELİ
Kendilerinin, halkın daha kaliteli bir sağlık hizmeti alması gerektiğini düşündüklerini de ifade eden Faruk Aksoy, 14 Haziran 2010 tarihinde Konya’da başlayacak olan Aile Hekimliği uygulamasında mevcut yönetmeliğe de uygun olarak 2 bin 500 vatandaşa bir hekim düşecek şekilde planlama yapılmasını istedi.
SAMEDER Başkanı Adem İnan da Aile Hekimliği uygulamasında sürecin belirsizliğinin hekimleri olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Aile hekimi sayısının düşürülmesinin de yanlış olduğunu aktaran Adem İnan, hekim sayısının yeterli olmasına rağmen bakanlığın aile hekimi sayısını düşürmesine anlam veremediklerini söyledi. İnan, son olarak günde 130 hasta bakılması durumunda ne doktorun ne de hastanın bir şey anlamadığı bir ortamın oluşacağına işaret etti.