Birkaç yazıdır genel ve yerel seçimler öncesinde aday adaylarının projelerini açıklamaları ve böylelikle kendilerini seçecek seçmenler için görücüye çıkmaları adettendir diyerek söz başlıyoruz.

Bu defa da öyle diyerek devam ediyoruz.
Eskiye özlem diyebileceğimiz bir ifade ile “Nerede o eski seçimler” diyeceğimiz bir seçim daha doğrusu aday adayı süreci yaşıyoruz.
Eski seçimlerde şöyle anlı şanlı diyebileceğimiz projeler hazırlanırdı.
Hatta bu projelerin bazılarına ÇILGIN PROJE falan denirdi.
Bu çılgın projeler sadece aday adayları tarafından değil özel seçilmiş ekipler tarafından hazırlanır ve hatta başbakanlar tarafından olur verildikten sonra hemşerilerin beğenisine sunulurdu..
Ya da kendilerini iktidarlara yakın görmeyi menfaatlerine uygun gören yazarçizer takımına veya iktidarın borazanı olan bazı gazetelerin yazarlarının kulaklarına ucundan kıyısından bir şeyler fısıldanır millete duyurulmaya çalışılırdı.
Bu defa da aslında öyle bir şeyler bekleniyordu.
Özellikle Cumhurbaşkanının 17 Aralık günü şehrimize yaptığı ziyarette de böyle bir beklenti içinde olduklarını ifade edenler vardı.
Ama olmadı.
Cumhurbaşkanı geldi ve gitti.
Açıklanmasını bekledikleri büyük projeler nedeniyle seçimi çantada keklik görenlerin umutları yıkıldı ve beklediklerini bulamadılar.
Yani kısacası çılgın projeler bir tarafa normal bir projenin bile adını telaffuz edemediler.
Ama yine vazgeçmeyecekler bu tavırlarından.
Cumhurbaşkanı bir daha bu şehre gelecek.
İster Mevlana Anma Töreni gibi bir tören olsun, isterse seçim propagandası için gelsin.
Yine proje beklentisi içinde olacaklar.
Belki, bu defa adı çılgın olan bir proje duyacaklar.
Belki de elleri yine böğürlerinde kalacak ve belediye başkan adaylarının açıklayacağı projelerle yetinmek zorunda kalacaklar.
Ama nedense hiç birisi bir önceki seçimde açıklanan projelerin takipçisi olmayacaklar.
Hangi proje hangi aşamada hiç sormayacaklar.
Hangi projenin ne kadar ödeneği vardı ne kadarı yıl içinde kullanıldı ve ne kadarı yıl sonunda iptal edildi hiç dert edinmeyecekler.
Sorup araştıran ve bu şehrin projelerinin yapımını dert edinenler ise ilgili kurumların kendilerine yaptıkları birkaç satırlık açıklama ile yetinecekler.
Bu hal hemen hemen 15 yıldır böyle devam edip gidiyor.
Hatta Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde fazladan ortaya atılan veya yapılacağı hatta yapıldığı ilan edilen projelerde aynı durumda.
Özellikle de son 15 yıldır belediye başkanlarınca “Selçuklu Başkenti” olmanın ötesinde, Konya’mızı Türkiye'nin KOBİ başkenti olarak “Marka Kent” diye tanımlanmasına rağmen.
Şimdi yahu biz yıllardır içi boş sözlerle avutuluyoruz ve kandırılıyoruz diyebilirsiniz.
O zaman bizde size Konya’mız gerçekten geçen bunca yıla rağmen  “Marka Kent” olamadı ise başka şehirler için düşünülen “çok çılgın projeler” den en azından birisi neden Konya için düşünülmüyor? Deriz.
Veya Konya’ya çılgın ve büyük projeler yapabilmek için aday gösterilen ve seçilen kişiler yeterli bilgiye ve derin bir kültüre sahip kişiler değilse hala aynı usulü takip etmek akıllıların yapacağı bir iş midir?
Eğer belediyenin projeleri tek başına bu şehre katkı sağlayamıyor bu sebeple de illaki merkezi hükümetin katkı sağlaması gerekir diyenlerdenseniz o zaman seçilecek belediye başkanlarının yetersizliğini peşinen kabul etmiş olursunuz ki en basit hali ile kendi oyunuzu murdar etmiş olursunuz.
Adaylara en basitinden söylenecek söz şudur:
Eğer oy verecek seçmenlere sunacağınız çılgın bir projeniz yoksa onlara en azından ilk olarak Konya’yı bundan daha kötü hale getirmeyeceğinizi vaad edin ve bunun ilk adımı olarak şehir içi ulaşımı çözeceğinizi söyleyin.
Eminim ki bu vaatleri gerçekten yerine getireceğinize onları inandırır ve seçildikten sonra da vaadinizi yerine getirirseniz den başkan olarak sizden başka bir şey yapmanızı istemeyeceklerdir.