Konya’nın 20 aylık rüyası sona erdi

Bu rüya Konyalı Başbakan çıkaran şehir olma rüyası idi.

Ahmet Davutoğlu’nun ne kadar saklamaya gayret etse de kırgınlığı belli oluyordu.

Bilhassa ara ara titreyen sesinden.

Giderken kimsenin kalbini kırmadı, ama hayli kırgın gitti.

Gerçek bu.

Bakmayın siz kol kırılır, yen içinde kalır tavrı sözlere.

Bakmayın siz gelen ağam, giden paşam tavrındaki gazete ve tv bezirgânlarına.

Emanetçi olmadığı özellikle belirtilerek göreve başlayan bir başbakandan sonra, emanetçi başbakan arayışları dile getiriliyorsa konu gazete ve televizyonlarda gösterildiği gibi değildir.

Güçlü olarak vasıflandırılan Cumhurbaşkanının karşısında güçlü Başbakan olmuyormuş diyenlerin, daha dün o Cumhurbaşkanı ve Başbakanın ilişkileri hakkında ne söylediklerini unutmuşçasına bu günkü söylediklerine bakmayacaksın.

Bir başbakan başarısızlıktan değil de, halk tabiriyle bir saray darbesi ile kongreye mecbur bırakılıyorsa, Başbakanın açıklamalarının satır aralarına bakacaksın.

Türkiye’de bugünlerde yaşanan bu problem, güçlü bir başbakanlık veya düşük profilli bir başbakanlık problemi değildir.

Bu problem siyaseti kimin domine edeceği problemidir.

Bu problemin Konya ya dönük yüzü ise, Konyalı Başbakanın görevinin sona erdirilmesidir.

Tıpkı Konyalı Bakanın görevden el çektirilmesi gibi.

Problemin Konya’ya dönük bir diğer yüzü ise yapılacak kongrede Ahmet Davutoğlu’nun adının ilk telaffuz edildiği günden bu yana bilge Başbakan ve Ahmet Hoca sözlerini ağızlarından eksik etmeyenlerin yüzlerini kimden kime dönecekleridir.

Basın toplantısının ertesi günü yapılan Konya ziyaretinde verilen resmin ilginçliğine gelince:

Cuma namazı öncesi ve sonrasında duygusallıkla bir araya gelen kalabalıkların Konya genelinde geçerliliğinin ve arka planının olup olmadığının test edilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Başbakan için geçmişte lüks otellerde ücretini kimin karşıladığı tartışılan “KONYA EVLADINA SAHİP ÇIK” toplantıları düzenleyenlerin kaç tanesinin karşılama ve uğurlamada bulundukları sorgulanmalıdır.

Dün denebilecek bir tarihte başbakan için destek platformu oluşturanlar, bakalım bu saatten sonra Konya evladına sahip çıkacaklar mıdır?

Her fırsatta bağlılıklarını bildiren Konya STK' ları olayları nasıl okuyacak ve nasıl bir beyanname yayınlayacaklardır.

Başbakana destek için seçim sırasında araçlarına “Davutların Ahmet” yazdıranlar kongre sonrasında kimin resminin altında olacaklardır?

Minibüsçüler başta olmak üzere servis araçları araçlarına yeni seçilecek genel başkan içinde herhangi bir poster hazırlayacak mıdır?

Ahmet Davutoğlu’nun “Benim Tercihim Değildir” anlamındaki vedası sonrasında yaşanacak olayların Konya’mıza dönük bir diğer yüzü de Konya metrosu başta olmak üzere planlanan yatırımların Başbakanın Şehri olma özelliğinin kaybedilmesinden sonra akıbetlerinin nasıl olacağıdır.

Birileri çıkar da ''Başbakan gitti, Metro bitti'' derse, gerçekten çok yazık olur.

Tam da bu zamanda Tapduk Emre’ye(ks) ait olduğu söylenen sözü hatırlamakta yarar var.

“TUT Kİ MİRAS KALDI HZ. ALİ(RA) DEN SANA ZÜLFİKAR,

SENDE HZ. ALİ’(RA)NİN YÜREĞİ YOKSA, ZÜLFİKAR NEYE YARAR?”