Raid Salah: İslami ve vatani davamızda zafere ulaşacağız

Filistin Enformasyon Merkezi'nde yer alan habere göre Hayfa Merkez Mahkemesi dün, Filistin'in 1948 Bölgesi İslami Hareketi lideri Şeyh Raid Salah'ın, Hayfa Sulh Mahkemesi'nin "İlkeler Davası" olarak bilinen davadan dolayı verdiği hapis ve kınama cezasına karşı açtığı temyiz davasını görüşmek için duruşma gerçekleştirdi. 

Duruşmasının sabah oturumuna katılan Salah, işgalci İsrail rejiminin, İslami değerler ve dini kavramlar üzerine dini ve ideolojik bir savaş yürüttüğünü söyledi. Salah, “Şehadet” ve “ribat” gibi kullandığı dini ifadelerinden dolayı İşgalci İsrail makamları tarafından yargılanmasına rağmen İslami ve vatani davalarında muzaffer olacaklarının altını çizdi.

Şeyh Raid Salah’ın hapis cezasına itiraz duruşmasının sonrasında Filistin Enformasyon Merkezi'ne açıklamalarda bulunan avukatı Ömer Hamayise, “Duruşma esnasında Şeyh Raid, İslami inançlara ve kavramlara hakaret ettiği için mahkemenin hakiminden, Arap ve İslam ümmetlerinden özür dilemesinin gerekliliğini vurguladı” ifadelerine yer verdi.

Oturuma katılanlar arasında yer alan Avukat Hamayise, İsrail’in Hayfa Merkez Mahkemesi’nin, daha önce Şeyh Salah hakkında verilen ev hapsi ve diğer bazı sınırlamaların devamına hükmederek, nihai kararı ise görüşülmek üzere 17 Temmuz’a ertelediğini bildirdi.

Avukat Hamayise, Şeyh Salah'ın yargılandığı dosyaların politik olduğunu ve yasal olarak hiçbir gerçekliği yansıtmadığını vurguladı.

Şeyh Salah’ın dosyasını takip eden bazı avukatların, İsrail mahkemesinin, Salah hakkında verdiği 28 aylık hapis cezasına itirazda bulunması sonucu dün itiraz duruşmasının ilk oturumu gerçekleşti.

İşgalci İsrail mahkemesi, 24 Kasım 2019 tarihli duruşmada, Şeyh Salah'ı kendisine yöneltilen 4 ayrı iddiadan suçlu bulmakla birlikte söz konusu duruşmada herhangi bir ceza kararı almamıştı.

Ancak Filistin'in 1948 bölgesindeki İslami Hareket'in lideri Şeyh Raid Salah, geçen aylarda 1948'de işgal edilmiş bölgenin kuzeyindeki Hayfa kentinde bulunan İsrail mahkemesinde gerçekleşen bir sonraki duruşmada, hutbelerinde veya sohbetlerinde dini kavramlar kullandığı için aralarında "terör örgütüne destek" iddiasının da bulunduğu 4 ayrı suçtan 28 ay hapse mahkûm edilmişti.