Kerem İşkan

Kerem İşkan

Ötesi yok…!

Ötesi yok…!

Balkan Savaşları sırasında İstanbul’a gelen Fransız Matin Gazetesi Başyazarı Stephane Lausanne, 1913 yılında yayınlanan kitabında, Osmanlı Devletindeki Ermenilerin yaptıkları zulüm ve katliamları anlatır…

Kitabın bir yerinde şöyle bir hadise nakleder;

1890 senesinde Sivas’ta Ermeniler isyan çıkararak silahsız Müslüman ahaliye saldırdılar ve birçok suçsuz insanı katlettiler… Bunun üzerine oraya sevk edilen askeri birlikler hadiseyi bastırdı…

Şehirdeki silahlı Ermeniler, Fransız Konsolosluğuna sığındılar…

Bizzat konsolos ve eşi onları Osmanlı makamlarına vermemek için diplomatik dokunulmazlıkların arkasına sığınarak direndiler…

***

Bir gün terasta etrafı gözetlemekte olan konsolosun kulağı dibinden bir kurşun vızıldayarak geçer… Ateş arkadan gelmiştir…

Konsolos derhal geri döner ve az ötede, silahının namlusundan duman tüten bir Ermeni’yi görür… Onu üç gün önce içeri almış, yedirip yatırmıştır…

Şaşkınlık ve öfke ile adamın üzerine yürür;

“-Bedbaht Adam...!

Ne yaptın? Hayatımı tehlikeye atarak seni ve arkadaşlarını koruyorum...

Öyle iken nasıl elin vardı da beni öldürmek istedin?”

Ermeni, sırıtarak konuşur;

“Doğru, seni öldürmek istedim…

Çünkü kendi kendime dedim ki, Fransız Konsolosunun katli haber alınır alınmaz, Fransa buraya asker gönderir, Osmanlı hâkimiyeti de biter…”

***

İşte alçakça bir provokasyon.

Ama konsolosun resmi raporunda yer alan bu hadise karşısında Fransa hükûmeti susar...

Yazar Stephane Lausanne, bunu şöyle açıklıyor;

“Katiyen duyurulmamış, gizli tutulmuştur…”

***

Dün nasıl her türlü alçaklık, hile ve oyunlar bu millette karşı sergileniyorsa bugün de aynı alçaklıkta ve hilebazlıkla milletin ve devletin zora düşürülmesi için oluşturulan bu hain lobiler tarafından çaba sarf ediliyor…

Avrupa’da her ülkede neredeyse beş koldan Türkiye aleyhine provokasyonlar hız kesmeden devam ediyor…

Ermeni Lobisi…

FETÖ lobisi…

PKK lobisi…

ŞİA lobisi…

Siyonist Lobiler…

Ve daha onlarcası…

***

İdarenin artık ferasetli durması şart…

Bir kez daha, “aldatılma” “ütülme” ve ”kandırılma” lüksü yok… Artık VARLIK mücadelesi veriyoruz…

Ötesi yok…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kerem İşkan Arşivi