Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili önemli açıklama

Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞ-DER) Konya Şube Başkanı Yavuz Aydın, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan, 38 maddeden oluşturulan “Taslak Öğretmenlik Kanunu” ile ilgili Merhaba Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulunarak, görüş ve değerlendirmelerde bulundu. Aydın, taslak kanun ile ilgili düzeltilmesi gereken bazı hususların olduğuna dikkat çekti. Taslakta özel öğretim kurumlarındaki öğretmenlerle ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığını söyleyen ÖĞ-DER Konya Şube Başkanı Yavuz Aydın, “Bu öğretmenlerin haklarının yasal güvence altına alınması gerekir” dedi.

EK DERS ÜCRETLERİNİN ARTIRILMASI GEREKİYOR

Taslakta ücretli öğretmenlerin durumlarıyla ilgili de düzenlemelerin yer almadığını söyleyen Aydın, devletin 20 gün çalıştırdığı öğretmene 14 gün sigorta yapmasının, öğretmenler için ciddi bir mağduriyete neden olduğunun altını çizdi. “Diğer tüm sosyal hakları da verilmelidir” diyen ÖĞ-DER Konya Şube Başkanı Yavuz Aydın, “Sözleşmeli öğretmenlik ve öğretmen alımında mülakatın kaldırılması gerekiyor. Bu durum, öğretmenlerin atanmasında adalet ve şeffaflığı sağlayacak. Uzman ve Başöğretmenlik konularıyla ilgili madde; 'Öğretmenlerden; sözleşmeli öğretmenlik dahil öğretmenlikte 10 yıl hizmeti olan öğretmenlerden kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayanlar akademide verilecek olan uzman öğretmenlik eğitimine sınavla alınmalıdır. Akademi tarafından uzman öğretmenlik için alanında düzenlenen eğitimi tamamlayan ve bu eğitimi başarıyla bitirenlere uzman öğretmen unvanı verilir. Uzman öğretmenlikte 5 yıl hizmeti olan öğretmenlerden, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayanlar akademide verilecek olan başöğretmenlik eğitimine sınavla alınmalıdır. Akademi tarafından başöğretmenlik için alanında düzenlenen eğitimi tamamlayan ve bu eğitimi başarıyla bitirenlere başöğretmenlik unvanı verilir' şeklinde düzenlenmelidir. Ek ders ücretlerinin artırılması gerekmektedir. Bu, öğretmenlerin ekonomik şartlarını iyileştirecektir. Ek ders ücretleri, maşıyla beraber emeklilik işlemlerine yansıtılmalıdır. Yönetici atama işlemleri liyakat ve ehliyet esaslarına göre yapılmalıdır” şeklinde konuştu.

EMEKLİ ÖĞRETMENLERE İNSANCA YAŞAYACAKLARI İMK N SUNULMALI

Müdür yardımcısı olarak görevlendirilmek için en az 5 yıl öğretmenlik yapmış olma şartının getirilmesinin önemine değinen Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Okul müdürleri en az 5 yıl müdür yardımcılığı yapmış olanlardan seçilmeli. Şube müdürleri en az 3 yıl müdürlük tecrübesi olanlardan seçilmelidir. İl ve ilçe Milli Eğitim Müdürleri de şube müdürlüğünde en az 3 yıllık tecrübesi olanlardan seçilmeli. Uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik tazminatlarının emekliliğe yansıtılması gerekiyor. Emekli öğretmenlere insanca yaşayabilecekleri bir imkân sunulmalı. Tüm öğretmenler 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre kadrolu ve mülakatsız atanmalı. Elverişsiz bölgelerde görev yapan öğretmenlere zorunlu hizmet tazminatı ödenerek, bu bölgelerdeki mağduriyetleri azaltılmalı ve bu görevler cazip hale getirilmeli. Adil ve liyakati esas alan bir ödül sistemi acilen hayata geçirilmeli. Aile yardımı, çocuk yardımı ile uzmanlık ve başöğretmenlik ücreti ve benzeri ödemelerin emeklilikten sonra da devam ettirilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalı.”

ÇALIŞMA SAATLERİ BELİRLENİRKEN BRANŞ DİKKATE ALINMALI

Kanun içeriğinin kapsamlı olmasını talep ettiklerini ifade eden Başkan Aydın, öğretmene ve eğitim yöneticilerine alanı dışında farklı alanlarda görev vermenin doğru olmayacağını savundu. Kanunun bunu sağlaması gerektiğini işaret eden Aydın, ayrıca şunları kaydetti: “Öğretmenlere başka kurum ve kuruluşlarda alanı dışında görev verilmemesi kesin bir biçimde yasada yer almalı. Ders niteliğindeki zorunlu görevler net olarak tanımlanmalı. Öğretmen planlamalarında özel eğitim kurumlarının da dikkate alınacağı belirtilmeli. Mesleğe öğrenci seçimi ortaöğretim aşamasında kurgulanmalı. Müfettişlerin, kadro karşılığı, stratejik planlamalara uygun normları belirlenmeli. Müfettişlerin görev ve yetkileri kanunla belirlenmeli. Müfettişler Bakanlık merkez teşkilatında ve Bakanlığın belirleyeceği bölgelerde istihdam edilmeli. Meslek kanununda meslekten çıkarılma ile memurluktan çıkarılma hususları çok iyi tefrik edilmeli. Öğretmenin çalışma saatleri belirlenirken alan/branş özellikleri dikkate alınmalı. Yardımlaşma sandıklarına katılım isteğe bağlı olmalı. Özel eğitimde görev alan öğretmenlerinin mesleki riskleri yıpranmaları haklar ve sorumluluklar açısından yeniden ele alınmalı. Halihazırdaki harcırah kanunu ile meslek kanunu ilişkisi iyi kurulmalı. Meslek kanunu emeklilik sonrasını da kapsamalı. Yapılan düzenlemeler öğretmenlerin özlük haklarını düzenleme konusunda yetersiz olup, öğretmenlik mesleğine girişten emekliliğe ve emeklilik sonrasını da kapsayacak şekilde özlük haklarını düzenleyen bir yasaya ihtiyaç var.”

EMRE ÖZGÜL