Öğrenciler hem yazıyor hem sahneliyor
Yayınlanma:
İnsanlara tiyatroyu anlatmak ve sevdirmek amacıyla 2004 yılında yola çıkan Selçuk Üniversitesi Ortaya Karışık Tiyatro Topluluğu üyesi öğrenciler, yazdıkları ve sahneledikleri sayısız oyunla son günler
İnsanlara tiyatroyu anlatmak ve sevdirmek amacıyla 2004 yılında yola çıkan Selçuk Üniversitesi Ortaya Karışık Tiyatro Topluluğu üyesi öğrenciler, yazdıkları ve sahneledikleri sayısız oyunla son günlerde adlarından sıkça söz ettirmeye başladı
Konya’ya farklı şehirden gelen ve farklı bölümlerde eğitim gören 30 tiyatro gönüllüsü öğrenci, sanata gönül verdiklerini, Konya izleyicisine farklı bir tiyatro keyfi yaşatmayı amaçladıklarını söyledi.
Tiyatronun emek ve özveri isteyen bir uğraş olduğunu söyleyen Selçuk Üniversitesi Ortaya Karışık Tiyatro Topluluğu Başkanı Onur Özkan, “Bu özveri ve emek aile gibi birbirine saygı ve sevgiyle bağlı bir yapıyla mümkün. Biz ekip arkadaşlarımızla birlikte bu yapıyı kurmuş durumdayız. Yeri geliyor prova saatlerimizin çakışması yüzünden derslerimizi aksatabiliyoruz ancak tiyatronun getirdiği disiplinle ve tiyatroya duyduğumuz sevgiden dolayı ikisini aynı anda ve en iyi şekilde yürütmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.
“AMACIMIZ TİYATROYU SEVDİRMEK”
Genellikle komedi oyunları sahneleyen topluluk, kuruluşundan bu yana birçok oyunla izleyici karşısına çıktı. Şimdiye kadar yazdıkları ve sahneledikleri oyunlardan en beğenilenlerin “Siyah Çoraplılar”, “Boyacı”, “Yok Böyle Bi’şey”, “Şükr-ü Zaman” ve “Delivizyon” olduğunu söyleyen Başkan Özkan, “Biz genellikle insanları neşelendirecek oyunlar hazırlıyoruz. Çünkü toplumun tiyatroyu sevmesi bizim için çok önemli. Ama bu demek değil ki dram oyunları da oynamayacağız. Hem ağlatıp hüzünlendirerek, hem güldürürken düşündürerek, yaşamlardan kesitler sergilemek en büyük amacımız” dedi.
Tiyatronun sahne ve sahne arkasıyla çok farklı bir dünya olduğunu dile getiren Özkan, “Tiyatro öyle bir şey ki, oyun bittiğinde seyirciyi selamlarken, o alkışları duyduğunuz zaman hayata dair her şeyi unutursunuz. Sadece o an önemlidir ve azıcık ilgisi olan insanların bile bu dünyayı görmeleri gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle topluluğa katılmak isteyen öğrencilerimize kapımız sonuna kadar açıktır” diye konuştu.
“CEZAEVİNDE UMUT IŞIĞI YAKALAMAK İSTİYORUZ”
Topluluğun ismini duyuran en önemli faaliyet ise Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü ile Cumhuriyet Başsavcılığı arasında imzalanan protokol çerçevesinde yürütülen sosyal sorumluluk projesi kapsamında cezaevindeki çocuk mahkumlara yönelik gönüllü olarak yaptıkları tiyatro günleri. Bu gibi sosyal sorumluluk projelerini yer almanın kendilerine büyük bir mutluluk kaynağı olduğu belirten Özkan, “Şimdiye kadar sergilediğimiz birçok oyunun gelirini ilköğretim okullarına bağışladık. Cezaevinde sahnelediğimiz oyunlar, bizim için apayrı bir deneyim oldu. Oradaki çocukları da sanata çekebilmek, onlarda en azından küçük bir umut ışığı yakabilmek bizim için çok önemliydi” dedi.
Konya’ya farklı şehirden gelen ve farklı bölümlerde eğitim gören 30 tiyatro gönüllüsü öğrenci, sanata gönül verdiklerini, Konya izleyicisine farklı bir tiyatro keyfi yaşatmayı amaçladıklarını söyledi.
Tiyatronun emek ve özveri isteyen bir uğraş olduğunu söyleyen Selçuk Üniversitesi Ortaya Karışık Tiyatro Topluluğu Başkanı Onur Özkan, “Bu özveri ve emek aile gibi birbirine saygı ve sevgiyle bağlı bir yapıyla mümkün. Biz ekip arkadaşlarımızla birlikte bu yapıyı kurmuş durumdayız. Yeri geliyor prova saatlerimizin çakışması yüzünden derslerimizi aksatabiliyoruz ancak tiyatronun getirdiği disiplinle ve tiyatroya duyduğumuz sevgiden dolayı ikisini aynı anda ve en iyi şekilde yürütmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.
“AMACIMIZ TİYATROYU SEVDİRMEK”
Genellikle komedi oyunları sahneleyen topluluk, kuruluşundan bu yana birçok oyunla izleyici karşısına çıktı. Şimdiye kadar yazdıkları ve sahneledikleri oyunlardan en beğenilenlerin “Siyah Çoraplılar”, “Boyacı”, “Yok Böyle Bi’şey”, “Şükr-ü Zaman” ve “Delivizyon” olduğunu söyleyen Başkan Özkan, “Biz genellikle insanları neşelendirecek oyunlar hazırlıyoruz. Çünkü toplumun tiyatroyu sevmesi bizim için çok önemli. Ama bu demek değil ki dram oyunları da oynamayacağız. Hem ağlatıp hüzünlendirerek, hem güldürürken düşündürerek, yaşamlardan kesitler sergilemek en büyük amacımız” dedi.
Tiyatronun sahne ve sahne arkasıyla çok farklı bir dünya olduğunu dile getiren Özkan, “Tiyatro öyle bir şey ki, oyun bittiğinde seyirciyi selamlarken, o alkışları duyduğunuz zaman hayata dair her şeyi unutursunuz. Sadece o an önemlidir ve azıcık ilgisi olan insanların bile bu dünyayı görmeleri gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle topluluğa katılmak isteyen öğrencilerimize kapımız sonuna kadar açıktır” diye konuştu.
“CEZAEVİNDE UMUT IŞIĞI YAKALAMAK İSTİYORUZ”
Topluluğun ismini duyuran en önemli faaliyet ise Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü ile Cumhuriyet Başsavcılığı arasında imzalanan protokol çerçevesinde yürütülen sosyal sorumluluk projesi kapsamında cezaevindeki çocuk mahkumlara yönelik gönüllü olarak yaptıkları tiyatro günleri. Bu gibi sosyal sorumluluk projelerini yer almanın kendilerine büyük bir mutluluk kaynağı olduğu belirten Özkan, “Şimdiye kadar sergilediğimiz birçok oyunun gelirini ilköğretim okullarına bağışladık. Cezaevinde sahnelediğimiz oyunlar, bizim için apayrı bir deneyim oldu. Oradaki çocukları da sanata çekebilmek, onlarda en azından küçük bir umut ışığı yakabilmek bizim için çok önemliydi” dedi.
Resmi İlanlar
Eğitim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.