“O zaman ben bu makamda durmayayım, çekip gideyim”

“O zaman ben bu makamda durmayayım, çekip gideyim”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştay Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, geciken yargıyı eleştirdi.

Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Şura-yı Devlet’ten Danıştay’a Uluslararası Sempozyumu”nda konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geciken yargı kararları ve Yargıtay’ın bazı kararlardaki tutumunu eleştirerek, “Yeni sistemin en önemli özelliği yürütmede çift başlılığı sona erdirerek, sandıkta tecelli eden iradenin devlet yönetimine tam anlamıyla yansıtılabilmesini garanti etmesidir. Kuvvetler ayrılığını gerçek anlamda işletemeyen, bunun yerine millet iradesinin anti demokratik kurum ve kuruluşlar vasıtasıyla frenlenmesini hedefleyen çarpık anlayış nihayet düzeltilecek diye düşünüyorum ama kendi kendime soruyorum, acaba düzeltildi mi? Bazı uygulamalar görüyorum ki, maalesef çift başlılık değil, hatta çok başlılığa doğru giden süreç var. Bu işten iyi anlayanlara sorsak şura-yı devlet, Danıştay nedir inanın içinden çıkamazlar. Çünkü şura-yı devlet, devletin danıştığı organ, peki karar, icra, bu kimin? Son anayasa değişikliğinde aslında danışır noktasındaki şey de bile değişikliğe gittik. Ama hâlâ Danıştay’a nüfuz etmemiş” diye konuştu.

 

“BUNLARA BU DEVLET NİYE BU MAAŞLARI ÖDÜYOR”

Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Kusura bakmayın da benim yanımda da bunca hukukçu var, anayasacısı var, cezacısı var, medeni hukukçusu var, hepsi var. Bunlara bu devlet niye bu maaşları ödüyor. Gelin orada yan gelip yatın diye ödemiyor. Cumhurbaşkanına bu hazırlıklarda gereken desteği verin, ona göre bunları en ideal şekilde hazırlayın, ona göre bu adımları atın. Bunları bunun için yapıyoruz. Öyleyse kuvvetler ayrılığını tanımı içinde aynen uygulamamız gerekiyor. İşimize geldiği gibi uygularsak neticeye varamayız.”

“O ZAMAN BEN BU MAKAMDA DURMAYAYIM, ÇEKİP GİDEYİM”

“Yargının görevini yerine getirebilmesi, önüne gelen sorunları objektif, adil ve anayasanın, yasaların çizdiği sınırlar içinde kalarak çözmesine bağlıdır” diyen Erdoğan şöyle devam etti: “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı nasıl demokrasinin olmazsa olmaz şartı ise jüristokrasi de aynı derecede büyük bir tehdittir. Yasayı uygulamak yerine yasa koyucu gibi hareket etmek, hukuka uygunluk denetiminin sınırlarını yerindelik denetimini de içine alacak şekilde genişletmek asla doğru değil. Ben merak ediyorum, yerindelik görevi veya hakkı idareye mi ait, yoksa yargıya mı ait? O zaman yargı gelsin idare görevini de üstlensin. ‘Ben karar merciyim’ diyorsa o zaman biz burada niye duruyoruz? Şuanda Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerini hazırlamadan önce biz kalkıp Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ilgili de Danıştay’dan bunu soracak, oradan izin, müsaade alacaksak o zaman ben bu makamda durmayım, çekeyim gideyim. Böyle şey olur mu?”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum