‘muzo’nun ‘uzlaşmaz Zıtlık’ Sergisi Yeniden Ankara’da

‘muzo’nun ‘uzlaşmaz Zıtlık’ Sergisi Yeniden Ankara’da

Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi, 68 kuşağının önemli isimlerinden, yıllardır sürgün hayatı yaşayan Muzaffer Oruçoğlu'nun resim sergisini Ankaralılarla buluşturdu. Sanatçının dramatik bir anlatımdan çok fantastik bir ifade...

Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi, 68 kuşağının önemli isimlerinden, yıllardır sürgün hayatı yaşayan Muzaffer Oruçoğlu'nun resim sergisini Ankaralılarla buluşturdu. Sanatçının dramatik bir anlatımdan çok fantastik bir ifade yüklü olan eserleri neredeyse bütün Avrupa ve Avustralya'yı dolaştıktan sonra yeniden Türkiye'de, Başkent Ankara'da sergileniyor. Daha önce İstanbul'da açılan sergiden yer almayan yeni tablolar da sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

    Çok yönlü sanatçı Muzaffer Oruçoğlu'nun, Antagonizma (Uzlaşmaz zıtlık) resim sergisi Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde ikinci kez açıldı. Sergide, Oruçoğlu'nun akrilik, kolaj ve karışık teknikle yaptığı ve daha önceki İstanbul sergilerinde yer almayan yeni resimleri de bulunuyor. Türkiye'ye giriş yasağı bulunan Oruçoğlu'nun çalışmaları; yabancılaşma, göçmenlik, işsizlik, kriz ve kargaşa gibi insanın iç alemine dönük sorunlardan oluşuyor. Oruçoğlu'nun resimlerinde insanın iç çatışması, arayışları ve insana bakışı yansıtılıyor. Sanatçı eserlerinde ‘Muzo’ imzasını kullanıyor.

    Oruçoğlu çalışmalarında kıtaların kahramanlarını, farklılıklarını esirgemeden hem birbirleriyle hem de izleyiciyle tanıştırıyor. Mesela Nasrettin Hoca'yı bir Aborjin'le aynı imgeye sığdırıyor. Oruçoğlu, 13 yıl ‘içeride', 15 yıl da ‘dışarıda' yaptığı yolculuğundan belleğine yerleştirdiği figürleri resmediyor. Anadolu kadınları, sonra kadınların hayatında belirleyici olan doğa, çevre, hayvanlar, yerel motifler de sanatçının eserlerinde kendine genişçe yer buluyor.

    Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde açılan sergisinde Oruçoğlu güncel meselelere dair belleğinin izlerini de yansıtıyor. Sanatçı, geçtiğimiz yıl yaşanan Gezi olayları sırasında hayatını kaybeden Ethem Sarısülük'ün yanısıra Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden 301 madenciye resimlerinde yer veriyor. Madencilerin günlük yaşamlarını kendine özgü figür ve çizimlerle aktaran Oruçoğlu, madenci eşlerine ve çocuklarını da unutmamış.

    1947 Kars doğumlu Muzaffer Oruçoğlu, resim ve edebiyat eserleri vermeye 1986'da sürgün gittiği Yunanistan'da başladı. Sanatçı, 1973'te sıkıyönetim mahkemelerindeki yargılanmasının ardından ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. 13 yıllık hapislikten sonra serbest bırakıldı. Oruçoğlu siyasi yasaklı ilan edildikten sonra önce Yunanistan'a, ardından Fransa'ya oradan da Avustralya'ya yerleşti. Greensborough TAFE College ve Royal Melbourne Teknoloji Enstitüsün'ün Public Art bölümünde resim ve heykel öğrenimi gördü. Almanya, Avustralya, Fransa, Avusturya, Hollanda ve Türkiye'de altmışa yakın kişisel resim sergisi açtı. 13'ü roman, yedisi şiir, ikisi masal olmak üzere değişik türlerden 28 kitabı yayımlandı.

    Sergi, 26 Ekim'e kadar ziyaret edilebilecek. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.