Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Müslümanlara iftira etmek

Müslümanlara iftira etmek

Anayasa değişiklik paketinin konuşulmaya başlandığı günlerden itibaren kendilerine Müslüman diyen kardeşler arasında da bir kıpırdanma başladığı görüldü.

Hemen her seçim öncesinde, sandık milletin önüne gelmeye başladığı günlerde de olurdu bu tür kıpırdanmalar.

Seçim zamanlarında parti taassubuyla yapılan kıpırdanmalar tabir caiz ise saman alevi gibi idi ve seçim geçince bu kıpırdanmalar sona ererdi.

Anayasa oylaması ile başlayan evet-hayır kıpırdanması bundan öncekilerden farklı olacağa benzer.

Yaklaşık bir aylık sürede olup bitenler bunun böyle olacağını gösteriyor.,

Yani bu defa iş kıpırdanmalarla kalmayacak gibi.

İşler biraz daha sarpa sarıyor.

Sözler biraz daha üst perdeden söyleniyor.

Konuşmalarda verilen örnekler biraz daha çarpıcı oluyor.

Tartışmalar derseniz daha bir alevlendiriliyor.

İddia ve ithamlar normal konuşma sınırlarını aşıyor ve iftiraya kadar varabiliyor.

Bütün mesele karşıdaki şahsı etkileyip kendi hanelerine bir oy daha kazandırmak.

Ama bu tartışmalar yapılırken dikkat edilmeyen bir takım hususlar var.

Bunların en başta geleni İslam Kardeşliğinin zedelenmesi ve yok edilecek kadar birilerinin üzerine gidilmesidir.

Her aklına esen Kuranı Kerimden bir ayeti ele alarak akla ziyan tevillerle karşısındaki insanı yok etmek istercesine hücum etmemelidir.

Veya hocalardan duyduğu Rasulullah’ın(sav) bir hadisini gündeme taşıyıp sağa sola yontarak kendi siyasi birlikteliğinin galip gelmesi için kardeşine zulüm etmemelidir.

Ya da İktidar partisinden yana tavır alacağım diyerek en başta Merhum Necmeddin Erbakan Hoca olmak üzere Milli Görüş mensuplarına ağız dolusu hakaret ve iftira etmemelidir.

Bağlı oldukları partinin bu güne kadar katıldığı her seçimi bir ölüm kalım mücadelesi olarak göstermek ve kendi tarafındakileri vatansever karşı taraftakileri ayırt etmeksizin hain ilan etmekten mutlaka kaçınılmalıdır.

Bir önceki yazımızda yazdık bunların bir kısmını. Yani seçimden seçime Erbakancı olanları.

Seçimlerde Rahmetli Erbakan’ın gölgesine sığınanların seçimlerden sonra nasıl konuştuklarını, nasıl davrandıklarını hatta nasıl herzeler yediklerini bildiğimizi lisanı münasiple yazdık.

Konya’daki mahalle temsilcilerinden Genel başkan Yardımcılarına kadar pek çok insanın Merhum Erbakan Hocanın savunduğu fikirlere aykırı davranışlarını bildiğimizi ima ettik.

İnsanları hesaba çekecek olan biz değiliz.

Mutlak hâkim önünde mutlaka adaletle yargılanacaklardan birisi de bizim olduğumuzu bilenlerdeniz.

Merhametin adaletten daha fazla olacağı ümidiyle insanların davranışlarındaki kontrolü kaybetmemeleri gerektiğine inanıyoruz.

Bu sebepledir ki Anayasa Oylamasının propaganda dönemi henüz başlamamış olmasına rağmen siyasetçilerden daha fazla gayretle Müslüman Kardeşlerine karşı buğz, kin ve iftiraya varan sözler sarf edenlerin bu davranışlardan kaçınmaları gerektiğini hatırlatıyoruz.

Hele hele geçmişteki kırgınlıklarını, küskünlüklerini veya kinlerini bu vesileyle tekrar alevlendirenlerin sorumluluklarının da o derece artacağı ikazını yapmayı bir kardeşlik görevi olarak görüyoruz.

İktidar olsun, meclis içi veya dışı muhalefet olsun hangi partiyi desteklerseniz destekleyin Müslümanlara karşı buğz içinde olmanın, hele hele hakaret ve iftirada bulunmanın dünya da ve ahirette büyük sorumluluklar yükleyeceğinin farkında olmanı daha hayırlı olacağına inanıyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi