Mhp'li Yalçın'dan Eleştirilere Alparslan Türkeş'li Cevap

Mhp'li Yalçın'dan Eleştirilere Alparslan Türkeş'li Cevap

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, toplumda MHP’lileşme eğiliminin askeri vesayeti beraberinde getireceği yönündeki eleştiriye tepki gösterdi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, toplumda MHP’lileşme eğiliminin askeri vesayeti beraberinde getireceği yönündeki eleştiriye tepki gösterdi. Yalçın, “Hareketimizin kurucusu merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in 27 Mayıs darbesinin asıl mağduru olduğu, siyasi hayatı boyunca demokrasiye sadık kalarak mücadele ettiği, hattâ mücadelesini taçlandıracak bir ifadeyle ‘En kötü demokrasiyi en iyi dikta rejimine tercih ederim’ sözünü sarf ettiği de bellidir.” dedi.

MHP’li Yalçın, yaptığı yazılı açıklama ile partisine yönelik eleştirilere cevap verdi. Türk milletinin egemenlik haklarına ve varlığına sahip çıkan tek siyasi partinin MHP olduğunu savunan Yalçın, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Bunun içindir ki MHP, iktidar partisinin ve işbirlikçilerinin yalan ve iftira sağanağı altındadır. AKP bir yandan partimize dönük karalama kampanyaları yürütürken, diğer yandan da MHP’nin fikir ve prensiplerine sahip çıkar görünmektedir. Yalan pazarlamacılığını meslek hâline getiren AKP kurmaylarına soruyoruz: Madem Türk milletinin bir ortak kimliğin adı olduğunu kabul ediyorsunuz, neden MHP’nin yıllardır savunduğu aynı istikametteki fikirlere düşmanlık ediyorsunuz? MHP aynı şeyi söyleyince neden ırkçılık sayıyorsunuz da, sözcüleriniz dile getirince Türk adı ortak kimlik kabul ediliyor? Siz kendinizi keramet izhar eden cennet sancaktarı veya peygamber askeri mi zannediyorsunuz?”

Bir köşe yazarının Türk milliyetçiliği üzerinde dururken, toplumda MHP’lileşme eğilimi ve bunun varacağı yerin askeri vesayet olduğu iddialarını ortaya attığını belirten Yalçın, şu ifadeleri kullandı: “Bu cahil ve tecrübesiz yazarın yaşı itibariyle bizim geçmişte yaşadıklarımızı, tahammülü zor ve insanlık dışı işkenceleri, Mamak zindanlarını, 12 Eylül darbesinin kelimelere sığmayan zulmünü bilmesi, anlaması mümkün değildir. Hareketimizin kurucusu merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in 27 Mayıs darbesinin asıl mağduru olduğunu, siyasi hayatı boyunca demokrasiye sadık kalarak mücadele ettiğini, hattâ mücadelesini taçlandıracak bir ifadeyle ‘En kötü demokrasiyi en iyi dikta rejimine tercih ederim’ sözünü sarf ettiğini duymadığı da bellidir. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli de hemen her vesileyle MHP’nin demokrasinin sınırları içerisinde mücadele verdiğini, meşruiyetin partimiz için her şeyden önemli olduğunu vurgulamaktadır. Bu hakikatler karşısında darbezede MHP ile vesayet rejimlerini ve darbe çığırtkanlığını bağdaştırmak; zehirle ilacı, ölüm fermanıyla af beratını, zangoçla müezzini aynı kefeye koymaktan farksızdır. MHP’lileşmenin sistemi vesayet rejimlerine dönüştüreceği iddiası safça, çocukça bir yaklaşımdır. Bu tez aynı zamanda partimizin 40 yılı aşkın demokrasi mücadelesine, verdiğimiz şehitlere ve Türk milletinin gözü gibi korumaya azimli olduğu milliyetçilik idealine saygısızlıktır.”

'MHP VARLIĞINI KÜRT SORUNUNA BORÇLU' İDDİALARI

Kamuoyuna sunulan kuyruklu yalanlardan birinin de MHP’nin varlığını sözde Kürt sorununun devamına borçlu hâle gelmiş olması olduğunu aktaran Yalçın, “Onlara tavsiyemiz, MHP’nin ve Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in tarihini anlatan eserleri okumaları, mensubu olduklarına inanıyorlarsa Türk milletini anlamaya, tanımaya çalışmalarıdır. Ayrıca MHP’nin savunageldiği Türk milliyetçiliği fikri, Cumhuriyet’ten de Osmanlı’dan da eskidir. Türklük idealini, birkaç etnik azınlık militanının kanlı eylemine karşı çıkmaktan ibaret sayan feraset ve idrak yoksunu yazarların kalem oynattığı bir ülkede elbette işimiz zordur. Ancak kendi lükslerinde boğulanların milleti tanıma ihtiyacı bile duymamasından neşet eden bu hezeyanlar, Türkiye’nin dününde, bugününde MHP’nin var olduğu gerçeğini, geleceğinde de yer alma azmini inkâr edenleri ciddiye alacağımızı da göstermez.” sözlerini kaydetti. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.