Recep Çınar

Recep Çınar

Meraklı milletiz!

Meraklı milletiz!

Cuma günü "biraz insaf, daha çok edep yahu!" başlıklı yazımla alakalı inanılmaz bir geri dönüş aldım...

Bizim insanlarımız biraz da meraklı...

Yazıda ismi değil, ama cismi geçen şahsı merak etmişler...

İnsanlara çamur atan, fitne fesattan, dahası münafıklıktan beslenen, on parmağının onu da kara olan kişiyi...

Ne kadar "tanımıyorum" desem de, üzerime öyle geldiler ki, tabur tabur, alay alay...

İyi ki de tanımıyorum...

Tanısaydım, ismini ya da ne iş yaptığını veya nerede bulunduğunu bilseydim,  gidip adamın yüzüne tüküreceklerdi?

Bilemiyorum...

Ama, acayip meraklıyız biz...

cuma günkü yazıma "Siyasete bulaşma, siyasetten de uzak durma" diye söz var mıdır, yok mudur? Bilmiyorum...

Nedense siyasetten ömrüm boyunca "hazzetmedim" dersem, abartmış sayılmam...

Bir koltuk uğruna, insanların birbirlerine attıkları iftiralar, şüyuu vukuundan beter durumlar, bel altı vuruşlar ya da olmamış bir şeyi olmuş gibi göstermeler, açıkçası benim hiç, ama hiç hoşuma gitmiyor...

Çünkü, kul hakkına giriyor, kul hakkı yiyorlar...

Sadece siyaseten değil, ticareten de bu şehrin güzel insanlarına, ticaret erbaplarına, sanayicilerine, iş adamlarına "FETÖ"cu iftiraları atıldı...

İnsanların canını acıttılar...

İnsanların ekmeklerine kan doğradılar...

"Biraz insaf, daha çok edep yahu" diyenleri yok saydılar...

Kurum ya da isim vermenin bir anlamı yok, ama öyle insanları "zan" altında bıraktılar ki, iftiranın, kul hakkı yemenin çok daha ötesine geçtiler...

Şerefsizce, hayasızca, imansızca insanları karalamaktan çekinmediler...

Hem dünyalarını, hem de ahiretlerini zehir ettiler, bu iftiracı yaratıklar" diye başlamış,

"Geçenlerde böyle biriyle karşılaştım...

İsmini, ne iş yaptığını, ne yiyip ne içtiğini de bilmem...

Ortak noktamız Konyaspor olduğu için, karşılaştığımız zaman takımla ilgili sorular sorar, dilim döndüğünce cevap verirdim...

Bu sefer Konyaspor sormadı...

Bodoslama siyasete daldı...

Siyasetten "FETÖ"ye zıpladı...

Siyasetçilere, sonra sanayicilere, daha sonra iş adamlarına sarmaya başladı...

Ayak üstü dedikodusuna alet etti beni...

Abi, "şu şöyleymiş, bu böyleymiş, şu şucuymuş, bu bucuymuş" gibi, laflar etmeye başlayınca, zıvanadan çıktım...

Açık konuşmak gerekirse, biraz da kabalaştım...

"Yürü git len p..şt" diyerek, devam etmiş ve yazımı siyasetin kötü tarafıyla noktalamıştım.

xxx

Ekmeği yenir, suyu içilir, helal süt emmiş bazı insanları ayırıyorum...

Maalesef aramızda pislikten beslenen insanlar var...

Bu tiplere pisliklerini bildirmezsek, bunlar gemiyi azıya alır, daha çok kul hakkına girerler...

Benim burada anlamadığım bir olay ise, insanların bu kadar meraklı olması...

Sadece bu olayla alakalı değil, anladığımız anlamadığımız, bildiğimiz bilmediğimiz her konuya, nedense pek bir meraklanırız...

İlle de öğrenecek...

Öğrenmese sanki bir yeri eksik kalacak...

Bu meraklıların içerisinde yakın arkadaşlarım da var...

Zaman zaman bende de olur...

Halbuki sana ne!

Kimin ne dediği, kimin ne yediği...

İlle de öğrenecek...

İlle de  anlayacak...

Türk milletinin böyle de bir hastalığı var...

Neyse ki, merak eden insan, iftira edenden, çamur atandan, münafıklık yapandan daha insan...

Hem meraklı olup, hem de iftira edenlerden Allah bizleri muhafaza etsin...

Amin.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi