Mehmet Mert: Ayrışma Ne İşimize Yarar? 

Mehmet Mert: Ayrışma Ne İşimize Yarar? 

Siyasi Partilerin Konya’daki il Başkan yardımcıları; fikirlerini, siyasi görüşlerini, şehrin sorunlarını ve çözüm önerilerini Merhaba Gazetesi Siyasetin Nabzı sayfaları için kaleme aldı.

Gelecek Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı Mehmet Mert 

Ayrışma Ne İşimize Yarar? 

 

Ülkelerin geleceğini siyaset belirler. Gençlerin geleceğini, toplumun refahını izlenecek yok haritaları belirler. İyi yada kötü, siyasetin içinde yer alan politikalar belirliyor geleceğimizi. Açıkçası siyaseti takip eden bir milletiz. Geçmişten günümüze ülkenin siyasi atmosferini bilen, analiz eden ve öngörüde bulunabilecek düzeye geldik bu vesileyle. Son yıllarda en büyük sorunumuz siyasi kutuplaşmanın geldiği boyut. 

Artık ülkenin geleceğine dair siyasi analiz yapamaz hale geldik. Hangi alanda olursa olsun yaptığının her analiz, düşündüğünüz her görüş bir şekilde taraftarlıkla sonuçlanıyor. Bir zamanlar sağ-sol boyutunda olan siyasi atmosfer bugünlerde yandaşlık – hainlik boyutunda kendini buluyor. İçinde bulunduğumuz durumu kiminle nasıl zeminde tartışabiliyoruz? Hangi ilmi ve fikri bir zemin bulabiliyoruz kendimizi. Slogan siyasetinden öteye geçebiliyor muyuz? Ülke artık projeler ve geleceğe dair vaatler yerine sloganlarla yönetilmeye, seçmen kitleleri de sloganlarla yönlendirilmeye çalışılıyor. 

Ülkede ekonomik darboğaz yaşansa bunun irdelenmesi ve çıkış yolu bulunması yerine “birileri” diye başlayan cümlelerle taraftarlarımızı diri ve dik durmaya çalışıyoruz. Evet belki gerçekten o birileri mutlaka bir adım atmış olabilir ama o birilerine karşı gösterilen gayret, kürsü konuşmalarında değil, bizzat karşı adım atarak yapılmalı değil mi? Yapılan her yanlış istişare edilmeli ve toplum tarafından yanlış olduğu dillendiriliyorsa geri çekmesini de bilmeli değil mi? Bizlikten benliğe doğru yol alan siyaset kurumumuz gün geçtikte istişareden yoksun bir hal aldı. Yanlışa yanlış diyebilmenin bir erdemlilik değil bir sorumluluk olduğunun farkında mıyız? Hz. Ömer’den bahsedip onun gibi yanımızda ölümü hatırlatan dostlar bulunuyor mu? Celalli bir padişah Yavuz Sultan Selim’in yanında doğruları haykıran Hasan Can gibi dostumuz var mı yanınızda? Yöneticilerimiz hesap verilebilirliği sadece kanunlar ve yasalarla değil vicdanlarıyla da oluşturmalı. “Ben yaptım oldu, ben dedim bitti” anlayışı bu ülkeye ne kazandırır? Dış güçlere karşı iç birlikteliği tesis etmek önemliyse neden içerdeki kesimleri ayrıştırıyoruz? Bu ülkede yaşayan her kesimin söz söylemeye, eleştirmeye, öneri vermeye hakkı vardır. Bu hakkı kullananlara karşı “ey “ diye başlayan ardından “haddini bileceksin” diyerek parmak sallamak siyasetin hangi etik değerinde var?  Romanlardan, Alevilere, Kürtlerden tüm bu ülkenin farklı kesimleriyle el ele vererek yola çıkanların bugün sadece tek renk, tek ses, tek görüş, tek anlayış çizgisini benimsemesi ayrıştırmayı da ortaya çıkarıyor. Eğer aynı görüşte olmayan iki parti genel başkanı yan yana gelip iki kelime edemiyor, bir çay içemiyor, belirli zamanlarda toplanıp ülke meseleleri hakkında istişare yapamıyorsa o ülkede birlikten nasıl söz edilebilir? Bu durum ortak yönetme değil, en azından ortak fikirlerin istişaresi yapılarak ortak hareket etme durumudur. Siyaset uzlaşmayı, kaynaşmayı, ortak yol haritasını çıkarmayı hedefler. 15 Temmuz’da tüm siyasi partiler teröre karşı, darbeye karşı nasıl meydanda bir araya gelebilmişse bir çok meselede eminim ki yine birlikte duruş sağlayabilirler. Ancak ortak duruş için bir ortamının sağlanması, nezaket ve ilkelerin ortaya konması gerekir. Bu ortak noktayı muhalefet değil iktidar belirler. Bu ülkenin şahlanışı tüm seçmen kitlelerinin fikirleriyle, gayretleriyle ve bir birine olan güveniyle gerçekleşebilir. Bu birlikteliği yada güveni sarsacak açıklamalar, eylemler bize bir şey kazandırmadığı gibi her anlamda geriye doğru gitmemizi sağlar. Aynı gemide “kaptan benim” anlayışıyla hareket edilemez. Yada geminin içinde olanların “kaptan ne yaparsa yapsın” diyerek susması beklenemez. Gemide bizim, yolcuda bizim, denizde bizim.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.