Neresinden başlasam bilemiyorum. Bu hafta Konya’da gerçekleştirilen iki programda karşılaştığım hadiseler beni tiksindirecek boyuta ulaştı. İki programın canlı yayınını izlerken rezilliğe fazla dayanamayıp televizyonu kapattım.

**

İlki Mevlana ile uzaktan, yakından alakası olmayan ‘Mevlana Hoşgörü ve Barış Ödülleri’, diğeri de ‘kutlu doğum’ etiketinin altına sığınılan “İslam Dünya Turizm Başkenti Konya Tanıtım Programı ve Kutlu Doğum Özel Programı”. İkisinde de manevi değerlerin nasıl rant için utanmadan kullanıldığına şahit olduk.

**

‘Mevlana’ isminin kullanımı noktasında Valilik makamı başta olmak üzere uzun yıllardır mücadele ediliyordu. Ticari maçla kullanılan pek çok noktada gerekli girişimler yapılmış ve büyük ölçüde önüne geçilmişti. Bir dernek çıkıp ‘Mevlana Hoşgörü ve Barış Ödülleri’ adı altında tamamen maddi çıkarlar için ödüller dağıtıyor. Mevlana’nın anlayışı ile alakası olmayan bu baldırı çıplaklar göz göre göre değerimizi çıkarları için kullanıyorlar. Valimiz başta olmak üzere kamu kurumlarının yetkilileri de buna katılım sağlayarak destek veriyor.

**

Geçtiğimiz yıl aynı dernek ‘Mevlana Hoşgörü ve Barış Ödülleri’nde filmlerde tecavüz sahneleriyle nam salan Nuri Alço’ya ‘onur ödülü’ vermişti. Ödül verilen kişi ve kurumlara bakılırsa tamamen şov amaçlı ve rant uğruna olduğu görülür.

**

Geçtiğimiz gün akşam da “İslam Dünya Turizm Başkenti Konya Tanıtım Programı ve Kutlu Doğum Özel Programı” vardı. Programın ilk bölümünde salondaydım. Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasını dinleyip gazeteye yetiştirmek için ayrıldım.

**

Katıldığım bölüme kadar bir sorun yoktu ama “Mustafa Ceceli”nin sahnede olduğu bölümü televizyondan izledim, utandım. Sözde kutlu doğum programı ‘Ceceli Şov’a dönüştü. Romantik İslamcı kızlarımız Ceceli için çığlıklar attı… Aşk şarkıları program konsepti adına Efendimiz’e (S.A.S.) söylenmiş kabul edildi… 

**

Keşke programın ismi “İslam Dünya Turizm Başkenti Konya Tanıtım Programı” olarak kalsaydı… Efendimiz’i bu programa, yozlaşmaya, ‘layt’laşmaya alet etmeseydiniz…

**

Ak Parti kadrolarında görev yapan bir arkadaşımın sosyal medya paylaşımı ile köşeye son verelim: “Hak için değil de Mustafa Ceceli için çığlık çığlığa ortalığı yıkan bir nesile ne ülke ne de millet emanet edilebilir.”

Hamiş; 15 yıldır ülkenin yönetimi Ak Parti’dedir. Gençliğin bu hale gelmesindeki vebal de onlarındır. Allah feraset versin.