Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Kur’an-ı konuşturmak

Kur’an-ı konuşturmak

Allah (cc) Resulü Peygamberimiz Hz. Muhammedin (sav) Sahih Sünneti ve adislerini rreddeden ve adını Kur’an Müslümanlığı diyerek insanları kandıran mealciliğin bu gün ulaştığı nokta maalesef Müslümanları dinden uzaklaştırma noktasına gelmiştir.

Tarih ibret alınmazsa tekerrür eder düşüncesi doğrultusunda Müslümanlar İslam Tarihinde yaşanan olumsuzluklardan ibret almadığı sürece dünya milletlerine ibret olmaya devam edeceklerdir.

1400 yıl önce Mekke ve Medine ahalisince Hz. Allah’a (cc) yapılan iftiralar maalesef bu gün mealci Kur’ancılar tarafından yapılmaktadır.

Yine 1400 yıl önce Mekke ve Medine müşriklerince Hz. Rasulullah’a (sav) yapılan iftiralar maalesef bu gün mealci Kur’ancılar tarafından yapılmaktadır.

İslam’ın kurucu nesli olan Sahabe Efendilerimiz (ra) başta olmak üzere tüm Selefi Salih’ine (ra) yapılan iftiralar da cabası.

Öylesine suçlamalar ve iftiralar yapılıyor ki her ne kadar bunların akıl hocaları olsa da Yahudi ve Hristiyanların yaptıkları zaman zaman bunlarınkinin yanında hafif bile kalmaktadır.

Kur’an bize yeter düşüncesiyle Sahih Sünnet ve Hadisleri red edenler veya Hadisleri Kur’an’a arz etme yalanını uyduranlar “Kur’an şöyle diyor” diyerek aslında Kur’an’ın söylediğini değil kendi cahilane fikirlerini ifade ederek Kur’an’a değil de kendilerine çağırıyorlar.

Kur’an’ın hakem olmasını isteyen hariciler geçmişte nasıl Hz. Ali (ra) karşısında hakem istediği iddiasını ileri sürmelerine rağmen sonuçta rezil ve zelil oldularsa bu günde Hz. Ali (ra) nin düşüncesi galip geliyor ve çağdaş hariciler olan mealciler rezil ve zelil oluyorlar.

Hz. Rasulullah’ın (sav) Sahih Sünnetini takip eden Müslümanlar mealci hocalar(!) karşısına çıkınca hak galip geliyor ve “Kur’an şöyle diyor, şöyle demek istiyor” diyen Kur’an talebesi hocaların(!) uyduruk hurafeleri deşifre oluveriyor.

Dil devriminden sonra yıllarca süren tahribat nedeniyle Dinimizin temel kaynaklarından uzak kalan Müslümanların arasında yayılan fesat düşüncelerin ortadan kaldırılması ile Kur’an-ı Kerim’in en doğru açıklaması ve tefsiri olan Sahih Hadis kaynaklarına ulaşması yanında batılı müsteşriklerin tercümelerinin de yapılması sonucunda Başta Hindistan ve Mısır kaynaklı olumsuz düşünceler daha açıklıkla ifşa edilir oldu.

Dinini Sahih Sünnet ve Sahih Hadisten öğrenmek yerine batılı müsteşriklerden öğrenenlerin düştükleri en önemli hatalardan birisi hükmü nesh edilmiş Tevrat ve İncil’de hala bir şeyler bulabileceklerini zannetmeleridir.

Cenab-ı Allah’ın (cc) son kitabı olan Kur’an-ı Kerim’in evrensel bir kimliğe sahip olduğu red edilerek ve ahlakın kaynağının din olduğu bir kenara bırakılarak dün Hadislerde akla ve bilime uygun olmayan şeyler olduğunu iddia edecek kadar sapıtan Kur’ancı mealciler bu günlerde Kur’an-ı Kerim’de bile akla ve bilime uygun olmayan hükümler olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini iddia edecek kadar aşağılık hale gelmişlerdir.

Müslümanlara 1000 yıl önce Kur’an-ı Kerim’in mahlûk olup olmadığını tartıştıran batı dünyası bu gün tartışmayı başka bir boyuta taşıyarak günümüzde Müslümanlara Kur’an-ı Kerim’in tarihselliğini tartıştırmaktadır.

Ya da Cenab-ı Allah’ın (cc) ezeli ve ebedi bilgisinin başta kader mevzuları olmak üzere sorgulanmasını istemektedirler.

Bu gün Hz. Peygamberimizin (sav) Sahih Sünneti ile Hadislerini kabul etmeyenler fırsatını bulduklarında Kur’an-ı Kerim ayetlerini tartışmaya açmaktan çekinmeyeceklerdir.

Müslümanlar olarak biliriz ve kabul ederiz ki Kur’an ayetleri ile bu ayetlerin en doğru açıklaması olan Sahih Hadis ve Sünnetler bütün çağlara ve toplumlara çözüm üretecek olan tek kaynaktır.

Kur’an hükümlerinin nasıl yaşanacağını açıklayan Sahih Sünnet ve Hadisler ortadan kaldırıldığında herkes kafasına göre bir din icad edecek ve Müslümanlar arasında 1400 yıldan beridir her türlü saldırıya rağmen korunmuş olan din birliği ortadan kaldırılmış olacaktır.

Konuyu bir dostumuzun yazdığı bir güzel sözle tamamlayalım:

Hz. Rasulullah’ın (sav) Sahih Sünnet ve Hadislerini Bizim Kur'an'dan anladıklarımıza uymuyor diyerek reddeden aklı evveller ile leğenin içinde yüzen balıkları işaret edip taze mi bunlar diye soran kişiler aynı zekâ seviyesine sahiptirler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Süleyman Küçük Arşivi
SON YAZILAR