Konya Ovası susuz çiftçi ise endişeli

Konya Ovası susuz çiftçi ise endişeli

Konya çiftçisi, Aralık ayında olunmasına rağmen yağış yokluğundan ötürü hububat ekili alanlarda sulama yapıyor. Bundan önceki yıllarda Aralık ayında beyaza bürünen Konya'ya tek damla yağış düşmüyor. Çiftçi, büyük bir karamsarlık yaşıyor.

Konya Ovası'nda son yılların en kurak kışı yaşanıyor. Aralık ayının gelmesine rağmen beklenen yağış hala gerçekleşmedi. Küresel ısınma ve kuraklık en çok Konya Ovası'nda hissedilmeye başlandı. Kuraklık nedeniyle özellikle çiftçiler büyük bir endişe yaşıyor. Yer altı sularında çekilmeler arttı. Uzmanlar, yağış olmazsa önümüzdeki günlerde tehlikenin daha büyüyeceğini söyledi. Meteoroloji 8. Bölge Müdürlüğü'nden alınan bilgilere göre ise önümüzdeki 14 günde sadece 2 gün kısa süreli yağış bekleniyor.

MEVSİMSEL ANORMALLİKLERİN OLACAĞINI SÖYLEMİŞTİK

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Pınar, Türkiye'de iklim açısından bir kuraklaşmanın yaşandığına dikkat çekti. Kuraklığın uzun vadede ciddi problemler oluşturacağını ifade eden Pınar, iklimdeki bu dengesizliğin esas probleminin insan müdahalesi olduğunu da aktardı. Daha önceki yıllarda da yaptığı her açıklamada Türkiye'nin mevsimsel anormalliklere hazır olması gerektiğini söyleyen Pınar, iklim tiplerinin ülkemizde yavaş yavaş şekil değiştirdiğini de dile getirdi.

4-6.jpg

ARALIK AYINDA KONYA'DA KAR YAĞARDI

“İç Anadolu Bölgesinde kışlar sert geçer” ifadesinin de tersine döndüğünü belirten Pınar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aralık ayındayız. Daha önceki yıllarda bu vakitlerde şehirde kar yağdığına şahit olurduk. Hava sıcaklıklarının aşırı şekilde düştüğüne şahit olurduk. Aralık ayındayız ama Konya olarak bahar ayını yaşıyor gibiyiz. Sıcaklık, mevsim normallerinin üzerinde. Yağış yok. Yağış miktarı beklenilenin altında.”

4-3.jpgTÜRKİYE'DE HORTUMLAR OLACAK

“Coğrafyamız, iki mevsimli bir iklim tipine dönüyor” diyen (NEÜ) Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Pınar, şu ifadelerle konuşmasını noktaladı: “Ülkemizde artık sadece yaz ve kış olacak. Sonbahar ve ilkbahar mevsimleri daralıyor. İnsanlığın bilinçsizliği dolayısıyla bugün bu duruma geldik. Artık mevsimlerin tam ve belirgin yaşanması söz konusu olmayacak. 4 mevsimin belirgin olarak yaşandığı günlere dönüş de artık insan eliyle mümkün değil. Çünkü bu konu artık insan eliyle düzelebilecek boyutu aştı. Türkiye'de farklı doğa olayları yaşanabilecek. Hortumlar olacak. Uzaklarda gördüğümüz şeyleri, bozulmuş dengeden dolayı artık kendi ülkemizde de görebileceğiz.”

3-5 GÜN İÇİNDE YAĞIŞ DÜŞMEZSE...

Aralık ayında çiftçinin hububat ekili alanları, sulamaya devam ettiğini söyleyen Konya Pancar ve Tarım Ürünleri Üreticileri Derneği (KONPADER) Başkanı Ahmet Bestil, 8 aydan bu yana yağışın olmadığını, Ovanın kuraklık sıkıntısı çektiğini kaydetti. Konya'nın 3'te 2'lik alanının kıraç alanlardan oluştuğunu vurgulayan Bestil, Ovada suya ihtiyacın arttığını söyledi. 3-5 gün içinde şehre yağışın düşmemesi durumunda sorunun içinden çıkılmaz bir hâl alacağının altını çizen Bestil, “Çiftçi endişe içinde” dedi.

TOHUMLAR ÇÜRÜYOR ÇİFTÇİNİN AKLI KARIŞIK

Konya'nın tarımsal üretimin başkenti olduğunu hatırlatan Başkan Bestil, şunları kaydetti: “Konya'ya dış havzalardan muhakkak su getirilmeli. Yağış yokluğu, çiftçiyi masrafın altına sokuyor. Aralık ayında çiftçi, hububat ekili alanını suluyor. Böyle bir imkânı olmayan çiftçi ne yapacak? Kuraklıktan dolayı tohumlar çürüyor. Çiftçi, tekrar buğday ekimi yapabilecek mi? Çiftçinin bugün yeniden ekim yapmama ihtimali daha yüksek. Çiftçi, gırtlağına kadar borçlu. Ekilmeyince ne olacak? Buğday üretimi ciddi seviyede azalacak. Sonra 2021 yılında yeni sorunlar, zamlar bizleri bekleyecek. Çiftçi, çok karmaşık bir sürecin içinde. Yer altı suları azaldı. Su, artık daha derinden çıkıyor. Suyun daha derinden çıkması, çiftçinin enerji maliyetinin yükselmesi demek.”

4-4.jpg

5 YIL ÖNCE BİZE GÜLENLER ŞİMDİ HAK VERİYOR

Konya'da bazı çiftçi temsilcilerinin “havza bazlı ekim şart” diye kamuoyu oluşturmaya çalıştığına değinen (KONPADER) Başkanı Ahmet Bestil, KONPADER olarak bu teklife sıcak bakmadıklarını aktardı. “Un değirmenlerine hamallık yapmaya gerek yok” diyen Bestil, şu cümlelerle konuşmasını tamamladı: “Konya Ovasında mısır ve ayçiçeği çok su tüketiyormuş. Biz sadece buğday ekelim deniyor. Biz Konya Ovasında Türkiye'nin yüzde 22'lik mısır ihtiyacını karşıladığımız hâlde, dışarıdan iki milyon ton mısır geliyor. Biz başka illere ekme mi diyoruz? Bu konu gündeme geleceğine havza bazlı su transferi konusu gündeme getirilsin. 2- 3 yıl önce de havza bazlı ekim meselesi Konya'da gündeme getirilmişti. Çiftçi, bugün hayretler içinde. O dönem için çiftçiler ayaklanmış ve bu kararı Konya'da uygulatmamıştı. 2015 yılından beri dış havzalardan su getirilsin diye diye dilimizde tüy bitti. 5 yıl önce bu konudaki taleplerimizi dile getirdiğimizde bize gülenler, şimdi bize hak veriyor. Doğru tektir.”

GEÇEN YIL DA KURAKLIK ENDİŞESİ HAKİMDİ

Geçtiğimiz yıl bu günlerde Konya'da yine kuraklık olmuştu. Konya İl Müftülüğü aracılığıyla “tüm camilerde yağmur duası edilmesi talebi” çiftçinin kuraklık karşısında yaşadığı çaresizliği gözler önüne sermeye yetmişti. Her şeyden daha fazla dış havzalardan getirilecek suya ihtiyacı olan Konya çiftçisi, yağış yokluğundan mecburi olarak yine su kuyularını kullanmıştı. Gırtlağına kadar borçlu olan çiftçi, su kuyularını kullandığı için daha fazla enerji girdi maliyeti altına girmişti. Çiftçi, hükümetten destek beklemişti. Bu yıl yaşanan kuraklık endişesi, geçen yıl da kendini hissettirmişti.

EMRE ÖZGÜL

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.