Mustafa Balkan

Mustafa Balkan

Konya Depreme Hazırlıklı mı?

Konya Depreme Hazırlıklı mı?

Dünyadaki herhangi bir ülkeden daha fazla depremin yaşandığı Japonya, yeni yıla 7,6 büyüklüğündeki bir depremle girdi. 6850 adadan oluşan Japonya’daki depremin şiddetinin, 2011’deki büyük depremden daha güçlü olduğu ifade edildi. Şimdiye kadar 70’e yakın insanın öldüğü depremde çok sayıda bina yıkılırken yerin 3 metre kaydığı belirtiliyor. Japonya'nın Jeo-Uzaysal Bilgi Kurumu (GSI) yetkilileri, Noto Yarımadası'nda Wajima Şehri'nin batı kesiminde 3 metreye kadar ve Suzu Şehri'nin kuzey kesimlerinde maksimum 1 metreye kadar kabuk değişiklikleri bulduklarını söyledi. Depremin ardından oluşan tsunami geniş alanları vururken Ishikawa Eyaleti'nde 100 hektardan fazla alanın sular altında kaldığı öğrenildi. Evlerdeki hasarın boyutu veya selin derinliği ise henüz bilinmiyor. Ishikawa Eyaleti'nde yaklaşık 33.000 evin elektriksiz kaldığı ve toprak sıvılaşmasından dolayı evlerin eğildiği belirtiliyor. 200’e yakın artçı sarsıntıların meydana geldiği bölgeyle ilgili olarak Kyoto Üniversitesi Afet Önleme Araştırma Enstitüsü'nden Profesör Nishimura Takuya ise, depremden etkilenen alanların önceki gözlemlere göre daha büyük olduğuna dikkat çekerek “Depremlerin yalnızca depremin merkez üssü çevresinde değil, daha doğu ve batı bölgelerinde de olma olasılığı giderek artıyor.” diyor. Tohoku Üniversitesi'nden Profesör Toda da, “Bu, aktif bir fay hattı üzerinde meydana gelen büyük bir depremdi ve gelecekte çok daha fazla deprem olacak” diyerek halkı, yeni sarsıntılara hazırlıklı olmaları konusunda uyarıyor.
Japonya, Pasifik Havzasını kısmen çevreleyen yanardağlardan ve okyanus hendeklerinden oluşan "Ateş Çemberi" yayının üzerinde yer alıyor. Dünyadaki 6 veya daha büyük depremlerin yaklaşık %20'sini oluşturur ve her yıl hissedilebilen 2.000'e kadar deprem yaşanıyor. Bu depremde evleri boşaltılan 100.000 kişi, acil durumlarda tahliye merkezi olarak kullanılan spor salonlarına ve okul spor salonlarına yerleştirildi.
JAPONLAR DERS ÇIKARMIŞLAR
Japonlar, devlet aklı, mühendis ve halkıyla birlikte 11Mart 2011’de meydana gelen 9.0 büyüklüğünde ve 20.000 kişinin ölümüne yol açan deprem ile diğer depremlerden büyük ders almışlar. Çünkü 2011 depreminden daha güçlü olan yeni depremde binaların çoğunun yıkılmadığı, sıvılaşmadan dolayı yan yatıkları gözlemleniyor. Fukushima depreminde binlerce insanı öldüren yerdeki sarsıntılar değil, tsunamiydi. Büyük hasara rağmen yeni yıldaki deprem aynı zamanda Japonya'nın bu tür felaketleri azaltmadaki başarısının dikkate değer bir öyküsüdür. Pazartesi günkü felaketin sonuçlarını 1923'te Tokyo'yu vuran ve 140.000 kişinin ölümüne yol açan büyük depremle karşılaştırıldığında, ülkenin mühendislik zaferi açıkça görülüyor. Ülke ne zaman büyük bir depremle sarsılsa, hasar inceleniyor ve yönetmelikler güncelleniyor. En büyük sıçrama 1981 yılında gerçekleşiyor ve sonrasında tüm yeni binalarda sismik izolasyon önlemlerinin alınması zorunlu hale getiriliyor. Yine 1995'teki Kobe depreminden sonra daha çok ders çıkarıldığı anlaşılıyor.
Japonya’daki depremi, 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ilimizi yerle bir eden ve resmî rakamlara göre 50.000 kişinin ölümüne sebep olan Türkiye’deki depremle karşılaştırdığımızda; bizim, deprem ve alınması gereken önlemler hakkında Japonlarla daha çok teşriki mesai ve işbirliği yapmamızı gerektiriyor.
Deprem Uzmanı profesör Naci Görür, yeni fay hatları üzerinde meydana gelebilecek deprem bölgeleri ile şehirleri sayarken Konya’nın da adını vermişti. Türkiye coğrafyasında hiçbir bölge veya şehir depremden azade değil. Kaldı ki biz, Konya olarak yerleşim bölgelerini ve yapı stokunu yanlış bir seçimle verimli ovalar üzerine imarlar açarak yapmışız. 7 büyüklüğünde bir zelzele ile sarsıldığında Konya Ovası’nda taş üstünde taş kalmaz ve çöken binaların altında on binlerce insan kalır. Tıpkı Zümrüt Apartmanında yaşanan felaketten daha feci ve insanı ürperten, acıya boğan manzaralarla karşılaşırız. Böylesine kötü felaketlerle karşılaşmamak adına Konya’yı yöneten yetkililere “Konya, 6-7 büyüklüğündeki bir depreme hazırlıklı mı?” sorusunu yöneltiyoruz. Bu yılın Mart ayının sonunda Mahallî Seçimler olacak. Büyükşehir belediye başkan adaylarının programlarında, depremle ilgili madde, düşünce ve projeleri var mı, yoksa olacak mı?..
Ben, Konya’nın ve yetkililerin böylesine büyük depremlere tam teşekküllü hazırlıklı oldukları kanaatinde değilim.
Konya’da Japon Kyoto Parkı 2010 yılında açılmıştı. “Konya-Kyoto Kardeş Şehir” olmuşlardı. Konya ile aynı nüfusa sahip ve “dünyanın en güzel kentleri” arasında bulunan Kyoto, Japon İmparatorluğu’nun bin yıllık kadîm şehri. Kyoto, “başkentlerin başkentti” anlamına geliyor. Şimdiki Başkent Tokyo ise, 38 milyon nüfusuyla dünyanın en kalabalık şehri. Japonya’da depreme hazırlık eğitimini yerel yönetimler veriyor. Buda Kyoto-Konya şehirlerini birbirine yakınlaşması açısından önemli bir şey. Konya, Cihanbeyli-Böğrüdelik’li olan ve Japonya’da İslâmiyet’in yayılmasına öncülük eden ve orada mektepler açan Abdürreşid İbrahim Efendi de, Japonlarla her alanda kuracağımız ilişkilerde kilometre taşı olabilir.
Deprem başta olmak üzere her alanda Japonlarla arayı sıcak tutmakta yarar var.
Bir Japon atasözüyle yazımızı noktalayalım: “Elinden gelenin en iyisini yap ve gerisini kadere bırak.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan Arşivi