Fıtrat, yaratılış yapısı demektir. Kuşkusuz erkek ile kadın yaratılışları arasında fiziksel, duygusal, davranışsal ve bilişsel olarak bir çok fark vardır. Yaratılışımızın gereği çeşitli rollere sahibiz. Kadın ve erkek bir çok görevi ortak üstlenebilmektedir. Son zamanlarda özellikle toplumda ki aile kurumunun zedelenmesinin sebepleri arasında, insanın fıtratına aykırı bir biçimde görev biçilmesi olduğunu görüyoruz. Tabiri caiz ise erkekleri bir gruba kadınları bir gruba ayırıp mendil kapmaca oynatılıyor. Asıl yapılması gereken erkeği ve kadını ayırmak ya da yarıştırmak değildir. İnsanlar aşık olurlar, yuva kurarlar, çocuk sahibi olurlar vs. bir çok örneği var. Hiç kimse bunları tek başına yapamaz. Bir tamamlayıcıya bir destekleyiciye ihtiyaç vardır.

***

Geçtiğimiz günlerde bir pankart gördüm. “ 15 Temmuz’un Kadın Şehitleri” Gerçekten insanı hayretlere düşüren bir manzaraydı. Toplumu derinden etkileyen bir olayda bile sözüm ona kadını yüceltmek için verilen mücadele (!) nerelere gelmiş durumdadır. Toplumun fertlerini birbirinden ayırmak ve bir tarafı yok addetmek çok tehlikelidir. Kadın konuşmaz, kadın gülmez gibi bir çok dogma nasıl yanlışsa bu durumda o kadar yanlıştır. Psikoloji hiçbir zaman çevresel etkenleri göz ardı etmez. Toplumu ve kültürü, insanı etkileyen faktörler arasında inceler. Maalesef son zamanlarda karşılaşılan durumlar ne örf ne adet ne din tarafından kabul edilebilir değil. Kadına verilen değerin arttığı (!) bu günlerde kadınlar üzerinde yapılan araştırmalarda mutluluk oranları geçen yıla göre %5 düşüş göstermiş.

***

Ne diyordu şair, “ Kadına sebze ver sana yemek versin. Kadına ev ver sana yuva versin. Ona bir gülücük verin size kalbini versin. “ Hem erkek hem kadın asla birbirinden ayrı tutulmamalı ve yarıştırılmamalıdır. Bir elma bir armut daha kaç ederin cevabı ne iki elmadır ne de iki armuttur. Farklı özellikte iki ürün toplanılırsa aynı ürün cinsinden yazılamaz. Kadın kadındır, erkek erkektir. Olaya böyle bakarsak daha olumlu sonuçlar alınacağı kanaatindeyim. Kadın ve erkek birbirini tamamlayıcı ve birbirini destekleyici olursa iki tarafta hak ettiği değeri görecektir.

***

Bir sorumuz vardı.” Kadınlar neden ağlamaz, erkekler neden susmaz ?” buraya kadar yazdıklarımız bu soruya cevap niteliği taşımıyor olabilir. Zaten herhangi bir soruyu açıklama yahut kanıtlama amacında değilim. Asıl amacım yapılan cinsiyet ayrımının insanı zedelediğini göstermektir. Pozitif ya da negatif her ne olursa olsun ayrımcılık doğru bir şey değildir. Kadınlar da ağlar erkekler de, kadınlarda konuşur erkeklerde.. Bir kere ayrımcılık ayır- kökünden türüyor. Mesele ayrılmak değil eksikleri tamamlayıp bütün olabilmek değil midir ?

***

Erkeği kadına kadını da erkeğe düşman eden her fikirden uzak durmak gerekir. Şimdilerde herkes “Kadını erkeğe düşman etmiyoruz.” diyor. Fakat sonuçlar pek de göründüğü gibi değil. Sevginin çözemeyeceği problem olmadığını düşünüyorum. Sevelim, kıymet bilelim…