'İyilik yaparken gösterişten uzak durun'
Ramazan ayı, yardımlaşma ve dayanışmanın zirveye ulaştığı, Müslümanlar için özel bir dönem olarak biliniyor. İslam’ın temel değerlerinden biri olan infak, bu mübarek ayda çok daha fazla önem kazanıyor. Peygamber Efendimiz (SAV) de Ramazan ayında infakı daha fazla artırmış, sahabeler ve salih zatlar da bu dönemde yoksullara yardım etmek için seferber oldu. İlahiyatçı Bekir Tekkaymaz, Ramazan ayında infakın önemine dikkat çekerek, Peygamber Efendimizin (SAV) Ramazan’da cömertliğini daha da artırdığını ifade etti. Tekkaymaz, "Fahr-i Kâinat Efendimiz, Ramazan ayında her zamanki cömertliğinden daha fazla cömert olurdu" diyerek, Ramazan ayının infak açısından ne kadar kıymetli olduğunu vurguladı.
RAMAZAN AYINDA İNFAKLA NEFİS TERBİYESİ
Bekir Tekkaymaz, Ramazan’ın aynı zamanda bir nefis terbiyesi olduğunu ve müminlere infak bilincini kazandırdığını belirtti. İmam-ı Şafi’nin "Bir müminin, gerek Rasûlullah Efendimize benzemek ve O’na ittibâ etmek arzusuyla, gerekse yoksul kardeşlerinin de maişet endişesinden kurtulup gönül huzuruyla ibadete teksif olabilmelerini temin için Ramazân-ı şerifte infakı ve cömertliği artırması ne güzeldir" sözlerine atıfta bulunan Tekkaymaz, infakın sadece bir yardım değil, aynı zamanda bir ruhsal arınma olduğunu dile getirdi.
İNFAK MÜSLÜMANLARIN SORUMLULUĞUDUR
Ramazan ayında infakın sadece ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlardan ibaret olmadığını belirten Tekkaymaz, "Mümin, mümine zimmetlidir. Oruç tutan kişi, açlığı tadarak, muhtaçların hâlini daha iyi anlar" dedi. Tekkaymaz, mazlum ve müslüman beldelerde iftar sofrası açmanın büyük bir ecrinin olduğunu dile getirerek, “Katil ve zalim emperyalistlerin ve siyonistlerin tarumar ettiği, başta Gazze ve Filistin olmak üzere tüm İslâm beldelerinde bir rahmet meltemi estirebilmek ne mutlu. O beldelerde bir iftar sofrası açmak, gözü yaşlı mazlumların yüreğini ısıtmak çok kıymetli ve ecri büyüktür” ifadelerini kullandı.
PEYGAMBER EFENDİMİZİN İNFAK AHLAKI
Hazret-i Peygamber (SAV) gibi infak ahlakı üzerine olunması gerektiğini dile getiren Tekkaymaz, infak yapmanın sevinç verici bir eylem olduğunu belirtti. Tekkaymaz, “Peygamberimiz (SAV) infak ettiğinde çok haz duyardı. Açları doyurmak, O’na kendi açlığını unuttururdu” diye konuştu. Tekkaymaz, daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnfak etmenin sadece maddiyatla olması gerekmiyor. İhtiyaç sahibi bir Müslümana bir kıyafet ya da gıda yardım da infak yerine geçer. İnfak nakit veya bir malı ihtiyaç sahiplerine vermekle birlikte kişinin sahip olduğu bir imkanı veya ilmi sırf Allah rızası için ihtiyacı olanlarla paylaşması da bir infaktır, sadakadır. Bunu Peygamber efendimiz (S.A.V) zamanında yaşanmış bir olayla örneklendirebiliriz. Yeni Müslüman olmuş bir kavim Medine'ye Peygamberimizi biat etmek üzere gelirler. Bu kavim çok fakirdi. Peygamberimiz (SAV) bunların fakirliğini gördüğünde çok üzülmüştü. Mescitte ayağa kalktı ve orada bulunan Müslümanlara infak etmekten ve faziletlerinden bahsetti. Daha sonra herkesten bu kardeşlerine yardımcı olmalarını istedi. Müslümanlar mescitten ayrıldılar. Herkes evine gitti ve herkes bir şeyler getirdi. Kimi kıyafet getirdi, kimi bir çuval dolusu gıda getirdi, kimi de bir avuç dolusu hurma getirdi. Getirilenlerin hepsini Peygamberimiz (SAV) bir araya topladı. Bir öbek kıyafet, bir öbekte gıda malzemesi toplandı. Peygamberimiz (SAV) buna çok sevindi. Burada da görülüyor ki sadaka, İnfak dediğimiz şeyin sınırı yok. Ancak Peygamberimiz (SAV) kişinin İnfak ederken Ailesini de düşünüp onlara muhtaç Hale düşmemesini de tavsiye buyurmuştur. İnfakın her türlüsünün Allah katında makbul olduğunu vurgulamıştır.”
İNFAK YAPARKEN KIRICI OLMAMAK GEREKİR
İnfak yaparken dikkat edilmesi gereken hususlara değinen Tekkaymaz ifadelerine şu şekilde son verdi: “İnfak ederken kırmamaya, rencide etmemeye, küçük düşürmemeye dikkat etmek önemli bir husustur. İnfaka önce yakınlarımızdan başlamalıyız. Yetimi, yoksulu, ihtiyaç sahiplerini ve mazlumları gözettiğimiz gibi yoksulluğu ve mazlumluğu kökten bitirecek olan İslam’ın, yeryüzünde bir nizam haline gelmesi için çalışan kurum ve kuruluşlara da infakımızla muhakkak destek olmalıyız. Bütün bunların yanında en öncelikli olarak Resulullah (S.A.V) ’Öyle bir zaman gelecek ki kişi elinde sadaka ile dolaşacak fakat onu verecek tek bir kişi bile bulamayacak’ diye müjdelediği, yoksulluğu kökünden bitirecek, hakça bölüşümün sağlandığı adil ekonomik düzenin kurulması için mücadele eden nesillere de infak etmeliyiz.”
Kaynak:Süleyman Kuloğlu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.