“Biz sana doğrusu ap açık bir fetih nasip ettik. Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahların bağışlar, sana olan nimetini tamamlar. Ve seni doğru bir yola iletir.” (Fetih:1)

Hudeybiye Antlaşması’ndan hemen sonra, Mekke ile Medine arasında nazil olmuştur.

Fatihin babası 2. Murat (1421–1451) çok mütevazı ve adil bir hükümdardı. Âlime çok önem verirdi. Akşemseddin ve Hacı Bayram-ı Veli. 2. Murat, Hacı Bayram-ı Veli’yi Edirne’de huzuruna çağırttı ve sordu: Bu fetih acaba kime nasip olacak? O da beşikte yatan şehzade ile Köse olan Akşemseddin’i göstererek; Bunlara nasip olacak Hünkârım der.

Fatih, 1445 yılında 14 yaşında tahta oturdu. Bizans ve Venedikler bunu fırsat bilerek savaş ilan ettiler.

Bunun üzerine Manisa’da bulunan babasına devletin başına geç diye haber yolladı. O da; ben gelemem Padişahsan sen devam et dedi. Bu sefer ferman yolladı: Eğer padişah sen isen gel devletin başına, yok ben isem emir veriyorum yine ordunun başına geç dedi. Sultan Murat fermanı alır almaz hemen Edirne’ye gelip tahta oturur. Ve düşmanlara haddini bildirir.

Sultan Murat 1451 yılında Meriç’teki bir ada ziyaretinden dönerken yolda bir derviş: Sultanım tövbe et ki irtihal edeceksin der. Derhal tövbe-i istiğfar eder ve şiddetli baş ağrısından 29 yıllık padişahlıktan sonra 49 yaşında vefat eder. Fatih tekrar tarta geçer. 4 ay gibi kısa bir sürede Rumeli Hisarı’nı yapar. Şah adını verdiği topu Rum asıllı mimar Ruban’a yaptırır. 50 adet mandanın çektiği bu topu 200 asker koruyordu. 50 arabacı, 200 kazancı top için yol yapıyorlardı. Bu muazzam top 4 Nisan 1453’te İstanbul surlarının önüne getirilir ve savaş düzeni alınır…

6 Nisan günü Fatih Cuma namazını kıldırır. Uzun bir duadan sonra hücum emrini verir. Daha sonra 70 parça yeni gemi Haliç’ten denize indirilir. Aynı zamanda içi su ile dolu hareketli büyük kuleler inşa ettirir. Fatih tekniği iyi bilen edip ve şair ruhlu, âlim bir zat idi.

Gemi Komutanı Balta Oğlu manevrada hata yapınca atını denize sürdü, komutanı uyardı ve geri döndü.

BİR TABLO: İslam’da İstişare, İstihare ve idare vardır. Harp divanını topladı, Candarlı Halil’in istihbaratına karşı Ulubatlı Hasan da Sultanın istihbaratçısı idi. İstişarede Akşemseddin veciz bir konuşma yaptı. İnşaallah Fetih nasıp olacaktır aman gayret edelim dedi. Fatih’e ilk biatı hocası yapar.

Fatih hocasına intisaplı, hocası da Fatih’e biatlıdır.

Akşemsettin secdeye kapanır, ağlarken görürler. Zaferin yakın olduğunu müjdelerler. 49 Mayıs 1453 Salı günü İstanbul’a girilir. Ayasofya Cami’ye çevrilir. Fatih Cuma namazına geçince üst üste 4 defa tekbir alır. Hocası;

“Sultanım herhalde aklın fethe takıldı” der. Sultan: Hayır kıbleden şüphe ettim. Tekrar tekrar bozdum 4. de Peygamberimizi Kâbe’de namaz kılarken gördüm ve namaza devam ettim der. Kostantin Kralı Vasilous ölmüştür (ayakkabılarından tanınır.) Fatih onu merasimle gömdürür. Kimseyi esir almaz serbest bırakır.

Din emniyetini sağlar, dileyen kiliseye serbestçe gider. Kılık kıyafette serbesttir

Fatih, Rum Atike oğlu Sinan’a bir saray yaptırır. Ayasofya’dan daha görkemli olacak der. Mısır’dan sitem gelir; mimar sütunlardan 20 cm kestirir. Sonra Fatih de onun ellerini kestirir. Mimar Fatih’i mahkemeye verir. Kadı da Fatih’in ellerinin kesilmesine hükmeder. Ancak Rum hakkından feragat eder ve Müslüman olur. Böylece Fatih de ellerini kesilmekten kurtarır.

Fatih iyi bir şairdi ve mahlası Avni idi.

İMTİSDI CEHDÜ FİLLAH OLUBTUR NİYETİM

DİN-İ İSLAMIN MÜCERRED GAYRETİDİR GAYRETİM.

“Allah yolunda cihad edip uymak niyetiyle

Bütün gayretim Allah rızası içindir.”

FAZLUHAKKI HİKMETİCÜND-İRİCALULLAH İLE

EHL-İ KÜFRÜ SERTESER KAHREYLEMEKTİR NİYYETİM.

Allah ve Allah dostlarının yardımı ile

Gayem hakkın düşmanlarını ortadan kaldırmaktır.

EMBİYA-U EVLİYAYAİSTİNADIM VAR BENİM

LUTF-İ HAKTANDIR ÜMİDİ FETHİ NUSRETİM.

Yolum Nebiler, veliler yoludur.

Fetih ve yardımı ancak Allah’tan beklerim.

EY MUHAMMED! MUCİZATI AHMED-İ MUHTAR İLE

UMARİM GALİB OLAYDIDİNDE DEVLETİM.

Ey Mehmed, Ahmed-i Muhammed Muhtar’ın mucizesi ile

Umarım ki Allah yolunda devletim galib gelsin…

AVNİ (FATİH)

Akşemseddin Eba Eyyub-El-Ensari’nin kabrini tesbit ediyor. Gece kazıkların http://windows.microsoft.com/en-us/windows/home yerlerini değiştirir. Sabahleyin hocası ile beraber gelirler; Aksemsettin bir murakebe yapar: “Oğlum, ne zamandır mürid mürşidini imtihan eder oldu?” der. Ve tekrar kazıklar aynı yerlere çakılır. Eba Eyyub’un nur gibi cesedi ile karşılaşılır. İşte tesbit edilen yer, bugünkü yerdir.

Eyyüb el-Ensari: Hicret gününde Allah Resulü’nü 6 ay evinde misafir eden 70 yaşında İslam ordularına katılarak, fetih için İstanbul’a kadar gelmiş ve burada şehid olmuş bir sahabedir. Vasiyeti üzerine surların dibine defnedilen kişidir.

Fatih’in Vefatı:

Osmanlı İmparatorluğu’nu 30 yıl en güzel bir şekilde idare eden Fatih, orduyu (gizli tuttuğu bir savaş için) hazırlamış, yola çıkacağı sırada Hünkâr çayırı denilen yerde aniden hastalanır. Niyeti Roma üzerine yürümekti. Başında bekleyen doktorlara: Niçin derdime derman olmazsınız, ne yaptım ki sizlere bana ızdırap çektiriyorsunuz?

Yakup Paşa namıyla bilinen (dönme) Paşa Venedik’le gizli anlaşma yapmış, Fatih’e arsenik zehiri içirmiş. Zehirin şiddetinden koca Sultan’ın ağzından kan ve ciğer parçaları gelir. Bir süre sonra da Padişah 1481’de orada vefat eder. Türbesi Fatih Camii avlusundadır.

Fatih, 17 devlet, 200 de kale ve şehir fethetmiştir.

Âşık Paşa:

Tabibler şerbeti kim verdi Han’a

O Han şerbeti içti kana kana

Ciğerin doğradı o şerbet Han’ın

Boyadılar ciğeri canı kana…

Allah rahmet eylesin, ruhu şad olsun…

Selam ve dua ile