‘İslam bütün insanlığa hitap eder’

‘İslam bütün insanlığa hitap eder’
Hikmet İlim ve Sanat Derneği (HİSDER) bu haftaki konuğu Necmettin Erbakan Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, İslam dini ile ilgili bilgiler verdi.

Hikmet İlim ve Sanat Derneği (HİSDER) bu haftaki konuğu Necmettin Erbakan Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, İslam dini ile ilgili bilgiler verdi. Program Büyükkaplan Kur'an Kursu hocası Yahya Özdel'in Kur'an tilaveti ile başladı.

12-3-7.jpg

KUR'AN LAFIZ VE MANASIYLA MUCİZEDİR

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, “İslam, belli bir ırk veya topluluğa değil, bütün insanlara hitap eder. İslam'ın dünya-ahiret dengesi içindeki yeri oldukça önemlidir. İslam, insan fıtratına ve yaratılışına en uygun bir dindir. İslam'da kişi başkalarından değil, ancak kendi yaptıklarından sorumlu tutulmuştur. İslam dini, Allah tarafından gönderildiği şekli ile hiçbir değişikliğe uğramadan ve bozulmadan günümüze kadar ulaşmıştır” dedi.

DİN ALLAH TARAFINDAN GÖNDERİLEN İLAHİ KANUNLARDIR

Dinin Allah tarafından peygamberleri aracılığı ile insanlara gönderilen ilâhî kanunlar olduğunu ifade eden Altıntaş, “Bu kanunlar hakikatin yegâne kaynağıdır ve insanları kendi tercihleriyle hem dünyada hem de ahirette mutluluğa götürmek için gönderilmişti. Yahudiler kendi ırklarını yüceltmek amacıyla dinde mevcut olmayan inançları kutsamışlar, dünyevi hırslarını ön plana çıkartmışlardır. Hristiyanlığın teslis inancı ile bir ruhban sınıfı oluşmuştur. Onun, prensip itibariyle dünyevî sistemlerle alakası yoktur. İslam hem dünyayı hem de ahireti dengede tuarak hayatın tüm alanlarına yön verir. İman, ibadet ve ahlakla beraber insanın ticaret gibi ilişkilerini de düzenler” dedi.

İSLAM EVRENSEL BİR DİNDİR

Altıntaş, İslam'ın evrensel bir din olduğu üzerinde duran Altıntaş, diğer dinler gibi belli bir topluma veya bölgeye değil tüm insanlığa gönderilmiş en son ve en kamil bir sistem olduğunu ifade etti.

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, diğer semavi dinlere gelen kitapların sonradan yazıya geçirildiği için insanlar tarafından tahrif edildiğini Kur'an-ı Kerim'in ilk nazil olduğu andan itibaren ezberlenmeye başlanarak yazıya geçirildiğini belirterek, şunları söyledi: “Kral Buhtunnasr Kudüs'ü ele geçirdikten sonra Tevrat'ı ortadan kaldırdı. Daha sonra Azra isminde birisi Tevrat'ı bir mağarada bulduğunu söyler. Ne Hz. Musa'nın tebliğ ettiği Tevrat'ın ilk nüshası, ne de Hz. İsa'nın tebliğ ettiği İncil'in ilk nüshası vardır. İncil'in dili Aramicedir. 325 yılında İznik Konsili'nde dört İncil (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna) kabul görmüştür. Hıristiyanlıkta Hz. İsa'nın uluhiyyetine inanmak dogmadır. Hz. İsa ve Hz. Meryem ilahlaştırılarak insanlıktan çıkartılmıştır. Allah'ın tecessüs ettiği üçlemeye gitmişlerdir. Kuran-ı Kerim, Hz. Muhammed daha hayatta iken tamamlanıp yazıya geçirilmiş ve o günden bu güne kadar hiçbir değişikliğe uğramadan bize nakledilmiştir. Tevrat ve İncil indirilişinden çok sonraları yazıya geçirilmiş, bundan dolayı farklı şekillerde Tevrat ve İncil metinleri meydana getirilmiş, bu kitapların yazılması esnasında birçok tahrifat yapılmış, asılları korunamamıştır.”

ALLAH KATINDA TEK DİN İSLAM'DIR

Peygamberimize ilk vahiy 610 yılında indirildikten sonra İslâm'ın çağı başladığını, bütün dinlerin itikat ve ahlak olmak üzere iki boyutunun olduğunu ifade eden Altıntaş, "Peygamberimize 23 yılda inen ayetler sahabe tarafından ezberlendi. Hz. Ebubekir zamanında yalancı peygamber ortaya çıkmış yapılan savaşta birçok hafızın şehit olması sonucu Zeyd Bin Sabit başkanlığında komisyon oluşturularak İslam beldelerine Kuran nüshaları gönderildi. Gönderilen 5 nüshanın 3'ü (Taşkent, Topkapı, Londra) elimizdedir. İslâm, insan fıtratına ve yaratılışına en uygun bir dindir. İslâm'da kişi başkalarından değil, ancak kendi yaptıklarından sorumlu tutulmuştur. İslâm dini, insanın fıtratına uygun olarak onun ruhî, fizikî, ictimaî ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmuş ve bunların meşru yoldan temin edilmesini sağlamıştır” dedi.

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, kişinin günahını başkasının yüklemesi, din adamlarının insanların günahlarını affetme yetkisine sahip olmadığını rahip ve rahibelerin evlenmemesi gibi fıtrata aykırı durumların İslam dininde asla bulunmadığını, Uzakdoğu dinlerinde nefis öldürülürken Batı'da nefis azgınlaştırıldığını, İslam'da nefis öldürmek kavramının olmadığını, İslam dini, Allah tarafından gönderildiği şekli ile hiçbir değişikliğe uğramadan ve bozulmadan günümüze kadar ulaştığını, bundan sonra da bu özelliğini daima koruyacağını söyledi.

Sohbetin soru cevap kısmından sonra HİSDER Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu ve Mehmet Tatlı tarafından Prof. Dr. Ramazan Altıntaş'a hediyesi, Yahya Özdil'e Ahmet Uğur ve Abdurrahman Özdil tarafından plaket takdim edildi.

Kaynak:Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.