Hukukçular farklı düşünüyor

Türkiye’deki baroların üye ve delege sayıları tartışmaya neden oluyor. Türkiye'de Avukatların yüzde 57'sinin bağlı olduğu 3 büyük baronun İstanbul, Ankara ve İzmir'in delege sayısının fazla olması, geriye kalan Büyükşehir ve diğer vilayetlerdeki baroların etkinliğinin az olması delege seçiminde yeni bir sisteme geçilmesi isteğini ortaya çıkardı. Bu fikri kimi Avukatlar desteklerken, kimi Avukatlar da bu sistemin gerçeğe en yakın sistem olduğunu ifade etti.

ORTADA ORANTISIZ BİR YAPI VAR

Avukat Latif Cem Baran TBB seçimleri değişim tartışmalarında delegelerin oluşumunun nispi mi, maktu mu diye konuşulacağına, delege sisteminin kaldırılmasının müzakere edilmesi gerektiğini dile getirdi. Sistemin baştan yanlış olduğunun altını çizen Baran, TBB'nin toplam delege sayısının 477 olduğunu; İstanbul, Ankara ve İzmir'in ise toplamda 218 delegesinin bulunduğunu aktardı. Bu sayının Türkiye'deki delegelerin yarısı kadar olduğunu ifade eden Baran, “Diğer 77 baro ise geriye kalan delegeleri kapsıyor. Bir tarafta 3 Büyükşehir, diğer tarafta 28 Büyükşehir ve 49 vilayet. Ortada oransız bir yapı söz konusu. 3 Büyükşehir'den sonra gelen Adana, Bursa, Antalya ve Konya'nın da toplam 46 delegesi var. Yani bu 4 Büyükşehir'in toplam delege sayısı Ankara'nın sayısına ulaşamıyor. İstanbul'un ise 3'te 1'i ancak oluyor. Böyle bir sistem ile seçim yapmak yerine 190 bin Avukat, araya aracı koymaksızın TBB Başkanı ve organlarını direkt seçmelidir. Ben, beni temsil edecek meslek örgütünü seçecekleri seçmek istemiyorum. İrade beyanımı doğrudan yansıtmak istiyorum. Eğer bir seçim olacak, değişim yapılacak ve bu da adil, hukuki ve hakka dayanacaksa direngi noktası budur. Doğru iş yapmak için doğru başlamak gerekir.”

MEVCUT SİSTEM GERÇEĞE EN YAKIN SİSTEM

Avukat Turgay Bilge ise bugün Türkiye'de Baroların seçim sisteminin değil, yargıya olan güvenin neden azaldığı konusunun öncelikli olarak tartışılmasının daha doğru olacağını söyledi. Adalet konusunda Türkiye'nin ciddi sorunlarının varlığına dikkat çeken Bilge, güvenirlilik açısından yargıda en sıkıntılı dönemlerin yaşandığını söyledi. Bilge, “Eğer demokrasiden bahsediyorsak, çoğulculuk ve çoğunluğun sağlanması gerekir. Mevcut delege seçim sistemi, gerek çoğulculuğu gerekse çoğunluğu içeriyor. Mevcut sistem, gerçeğe en yakın sistem. Artan Avukat sayısına oranla delege sayısı da artıyor. Mesela İstanbul'da Avukat sayısı çok fazla. Fazla Avukat sayısına rağmen delege sayısı orantılı değil. Küçük Barolarda 100 Avukata bir delege düşüyorsa, İstanbul Barosu'nda 300-400 Avukata bir delege düşüyor. Yine Konya üzerinden bir örnek verecek olursak, Konya'da her seçim döneminde 3 grubun temsiline imkân verilerek bir seçim yapılıyor. Blok liste olsa bu mümkün olmaz. Konya Barosu'nda da çarşaf liste ile oylama yapılır. İsteyen istediği adaya oy verir. 2006 yılından, 2018 yılına kadar yani 6 dönem, ağırlıklı grupta olmadığım halde 6 kez yönetime girdim ve delegeliğe seçildim. Yani bu mevcut delege seçim sisteminin gerçeğe en yakın sistem olduğunu göstermeye yetecek bir olay. Eğer bir yenilik getirilmek istenirse de TBMM'de olduğu gibi bir sayı belirlenir. Avukat sayısına göre de delege dağıtımı yapılabilir. Doğrusu bugün Baroların seçim sisteminin tartışılması sadece yapay bir gündemdir” şeklinde konuştu.

EMRE ÖZGÜL