Hukuk mücadelesi devam edecek
Tümörlü böbreğinin yerine yanlışlıkla sağlam böbreği alınan Gülizar Durmaz'ın ailesi hukuki mücadelelerinin devam edeceğini söyledi
Hayattayken Gülizar Durmaz'ın sağlık işlemleriyle ilgilenen oğlu Selahattin Durmaz (33), annesinin sağ taraftaki tümörlü böbrek yerine sağlam olan sol böbreğinin alındığını ve bir ''sağlık skandalının'' yaşandığını ifade etti.
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun yaklaşık iki yıl sonra hazırladığı raporda, annesinin sağlam böbreğinin alınmasının, ölümünde etkili olmadığı görüşüne yer verildiğini hatırlatan Durmaz, ''Bu durum bizi çok şaşırttı. Hukuki mücadelemiz devam edecek'' dedi.
Sağlıklı organının alınmasının ardından tümörlü olan diğer böbreğin de işlevini yitirdiğini ve annesinin akciğere sıçrayan kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini iddia eden Durmaz, bu durumun ''ölüme sebebiyet'' olarak değerlendirilmesi gerektiğine inandıklarını dile getirdi.
Ameliyatı gerçekleştiren Doktor İ.N'nin ''muhtemelen tomografi tetkikini ters tutmamdan dolayı sağdaki tümörü, sol böbrek tümörü gibi değerlendirdim'' açıklamasının, hatanın detaylarını ortaya koyduğunu dile getiren Durmaz, annesi gibi başka hayatların yanlış tanı ve tedavi sonucu sönmemesi için haklarını sonuna kadar arayacaklarını kaydetti.
Durmaz, Türkiye'de bir sonuç alamazlarsa olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıyacaklarını sözlerine ekledi.
2008 yılında rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 5 çocuk annesi Gülizar Durmaz'ın böbreğinde tümör tespit edilmesi ve ameliyatta yanlışlıkla sağlam böbreğinin alınmasının ortaya çıkması üzerine ailesi savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, operasyonu gerçekleştiren doktor İ.N. hakkında da şikayetçi olarak Sağlık Bakanlığına başvurulmuştu.
İddialarla ilgili incelemeler devam ederken Gülizar Durmaz, 2009 yılında, ''böbrekten akciğere sıçradığı'' belirtilen kanser nedeniyle yaşamını yitirmişti.
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu hazırladığı raporda, Gülizar Durmaz'ın ölümünün, ''böbrek kanseri ve gelişen komplikasyonlar (kanser yayılması) sonucu meydana geldiği'' sonucuna varmış, yanlış böbreğin alınmasının tıbbi olarak uygun olmadığı, ancak kanser hastalığının seyri ve tedavisini etkilemediği ifade edilmişti.
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun yaklaşık iki yıl sonra hazırladığı raporda, annesinin sağlam böbreğinin alınmasının, ölümünde etkili olmadığı görüşüne yer verildiğini hatırlatan Durmaz, ''Bu durum bizi çok şaşırttı. Hukuki mücadelemiz devam edecek'' dedi.
Sağlıklı organının alınmasının ardından tümörlü olan diğer böbreğin de işlevini yitirdiğini ve annesinin akciğere sıçrayan kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini iddia eden Durmaz, bu durumun ''ölüme sebebiyet'' olarak değerlendirilmesi gerektiğine inandıklarını dile getirdi.
Ameliyatı gerçekleştiren Doktor İ.N'nin ''muhtemelen tomografi tetkikini ters tutmamdan dolayı sağdaki tümörü, sol böbrek tümörü gibi değerlendirdim'' açıklamasının, hatanın detaylarını ortaya koyduğunu dile getiren Durmaz, annesi gibi başka hayatların yanlış tanı ve tedavi sonucu sönmemesi için haklarını sonuna kadar arayacaklarını kaydetti.
Durmaz, Türkiye'de bir sonuç alamazlarsa olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıyacaklarını sözlerine ekledi.
2008 yılında rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 5 çocuk annesi Gülizar Durmaz'ın böbreğinde tümör tespit edilmesi ve ameliyatta yanlışlıkla sağlam böbreğinin alınmasının ortaya çıkması üzerine ailesi savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, operasyonu gerçekleştiren doktor İ.N. hakkında da şikayetçi olarak Sağlık Bakanlığına başvurulmuştu.
İddialarla ilgili incelemeler devam ederken Gülizar Durmaz, 2009 yılında, ''böbrekten akciğere sıçradığı'' belirtilen kanser nedeniyle yaşamını yitirmişti.
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu hazırladığı raporda, Gülizar Durmaz'ın ölümünün, ''böbrek kanseri ve gelişen komplikasyonlar (kanser yayılması) sonucu meydana geldiği'' sonucuna varmış, yanlış böbreğin alınmasının tıbbi olarak uygun olmadığı, ancak kanser hastalığının seyri ve tedavisini etkilemediği ifade edilmişti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.