Hoca'nın çizgisi korunmalı

Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın vefatının 4'üncü yılı vesilesi ile Saadet Partisi Konya İl Başkanlığı,  Konya Ticaret Odası toplantı salonunda konferans düzenledi. Prof. Dr. Sencer İmer ve Gazeteci-Yazar Reşat Nuri Erol'un konuşmacı olarak katıldığı konferansa, Saadet Partisi Konya İl Başkanı Hasan Hüseyin Uyar, Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Bölge Başkanları Bahri Kırışık ve Yusuf Güneş, AGD Konya Şube Başkanı Mehmet Parlak, DİN-BİR-DER Konya Şube Başkanı Kemal Aytek, ÖĞ-DER Konya Şube Başkanı Yavuz Aydın, Cansuyu Derneği Konya Temsilcisi Ahmet Gönç ve çok sayıda davetli katıldı.

 

 

Konferansın açılış konuşmasını yapan Saadet Partisi İl Başkanı Hasan Hüseyin Uyar, Erbakan'ı ve İslam Birliği'ni anlamak adına bu programı düzenlediklerini söyledi. Bazı insanları tanıtmanın zor olduğunu ifade eden Uyar, “Erbakan Hoca çok yönlü bir insan olduğu için onu anlatmak çok zor olacaktır. Erbakan Hoca başını her zaman dimdik tuttu. İnsanlarını anlatacağını en samimi bir şekilde dile getirirdi. En inatçı insan bile onun söylediklerini ikna olurdu. Erbakan Hoca, bütün insanlık adına çalıştı. Erbakan Hoca 3-4 dil bilen bir insandır. Bu yönü çok fazla bilinmiyor. Uluslararası mecraları devamlı takip eder ve sorunları çözüm arardı. Erbakan Hoca, aynı zamanda ileri görüşlüdür ve o komutandır. Onunla çalışmak herkese de nasip olmamıştır. İTÜ öğrencileri Erbakan Hoca hakkında yazdıkları da kayda değerdir. Onlar Erbakan Kimdir? Sorusuna şu yanıtı vermişlerdir: 'Sofudur, dindardır, plan ve proje yapar.' Erbakan Hoca proje üretirken bütün insanlığı yarar sağlayacak şekilde çalışma yapardı. Erbakan Hoca'nın yolunda yürüyen bizler, bütün gücümüzle çalışacağımıza söz veriyoruz” dedi.

 

 

Konferansa konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Sencer İmer, “Milli Görüşün Ortadoğu'ya ve Erbakan” başlıklı konuşmasını yaptı. Karabük Demir-Çelik Fabrikası'nın zarar edeceği gerekçesiyle kapanmasının gündeme geldiğini belirten İmer, “Bunun vatana ihanet olacağını düşündüm. Bülent Ecevit ve Tansu Çiller ile görüştüm. Netice alamayınca Necmettin Erbakan'ın yanına gittim. Karabük ile ilgili bütün ayrıntıları anlattım. 1994 yılıydı ve o dönemde Erbakan mecliste değildi. Bana siyasete bu engellerden dolayı girdiğini söyledi. O da motor fabrikası açmak istemiş ama hep engellerle karşılaşmış. Bunu siyaset yollarıyla yapabilmek için siyasete atılmış. Ertesi gün toplantı yapıldı ve kamuoyuna duyuruldu. Karabük'teki kurtarma gerçekleşti. Kapatmaktan vazgeçildi. Fabrika çalışmaya devam edince 100 bin kişi kurtuldu. Şehir kalkındı. Ankara'dan Konya'ya da gelirken üzerimde gittiğim hızlı trenin rayları da Karabük'te yapıldı. Biz bununla yeterli kalmak istemiyorduk. Daha fazla proje yapıp çalışmak istedik” diye konuştu.

 

Erbakan Hoca ile birlikte birçok proje hazırladıklarını, fakat bir takım şer odaklarının devreye girdiğini ifade eden İmer, Rusya'daki doğalgaz bağlılığını azaltmak için İran ile doğalgaz hattı anlaşması imzalandığını söyledi. Bunun neticesinde İran ile gelişmelerin arttığını söyleyen İmer, “Ben bu konu hakkında da bir makale kalem aldım. Ancak yayın kuruluşuna Genel Kurmay'dan üst düzey subayları basmış. Çünkü; İsrail ve ona bağlantılı olanlar İran ile yakınlaşmamızı istemiyor. Bunu Almanya da yaptı. Sovyetler Birliği'nden ucuz olduğu için doğalgaz aldı. Amaçları aynı şekilde ilişkileri geliştirmekti. Ama Amerika devreye girdi ve gazı sıkıştırıp Almanya'ya gemilerle taşıyacaklarını söyledi. Ancak, Almanya bunu kabul etmedi ve Rusya ile hat döşendi. Ticaretleri gelişti ve refah arttı. Biz de İran ile bunu istedik. Bu doğru bir iştir ve İran ile ilişkiler gelişti. Bizi kapıştırmak için uğraşanlara cevap oldu. Şimdi ise Irak ve Suriye ile düşman olduk. Çünkü Erbakan Hoca'nın çizgisi korunmadı. Kendi bağımsız kararlarımız alınmadı” ifadelerini kullandı.

 

 

Konferansta, “Adil Ekonomik Düzen ve Erbakan” adlı konuşmasını gerçekleştiren Gazeteci-Yazar Reşat Nuri Erol ise, Erbakan Hoca ile ilk olarak 1972 yılında çalışmaya başladıklarını ifade etti. Erbakan Hoca ile uzun yıllar çalışmasının büyük bir kazanım olduğunu kaydeden Erol, “O yıllarda çok zor günler geçirdik. Özellikle Allah kadınlarımızdan razı olsun. Refah zamanında biz birinci parti olduk. Çünkü kadınlarımız kapı kapı dolaştı. Biz erkekler olarak her kapıyı çalamıyorduk. Kadınlarımız ellerinde gül ve broşür ile kapı kapı Milli Selameti ve Refah'ı tanıttı. Biz de bu şekilde  iktidara geldik. Unutulmasın Gümüş Motor da Yahudiler dışında kurulan dünyadaki tek fabrikadır. Adil düzen budur. Pancar motoruna bakın. Yüzbinlerce dünyaya satıldı. Hala da çalışıyor ama fabrikasına sahip çıkamadık. Fabrikayı gömleği çıkaranlar sahip çıkamadı. Kalkınma diyorlar ama neyin kalkınması anlamış değiliz” ifadelerini kullandı.

 

MEHMET AKİF SÜTÇÜ merhabahaber.com