Hiyerarşik düzende intihar riski daha fazla
Uzmanlar, hiyerarşik bir düzen bulunan ve katı kurallara bağlı olan meslek gruplarında intihar eğiliminin daha fazla olduğu konusunda uyarıyor.
Psikopatolog Deniz Keziban Çakıcı, bazı meslek gruplarında intihar frekansının diğer meslek gruplarına göre daha fazla olduğunu belirterek, "Bu durum o ülkenin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik durumla da yakından ilgilidir. Stres altında bulunan bireyler eğer katı bir bilişsel yapıya sahipseler, katı bir otoriter yapıya bağlı iseler ve problem çözme becerilerinde bir yetersizlikleri varsa bu kişilerin intihar etme ya da intihar girişiminde bulunma olasılıkları artmaktadır. Öfke ve saldırgan davranışlar ve silaha ulaşımın kolay olduğu durumlar da, intihar girişimi için önemli bir risk olarak ele alınır" dedi.
AST-ÜST İLİŞKİSİ İYİ AYARLANMALI
Hiyerarşik düzene sahip meslek gruplarında ast-üst ilişkisinin insan psikolojisini doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biri olduğunu dile getiren Çakıcı, "Yazık ki ülkemizde bu alanda çok fazla araştırma yok. Ama günlük ya da meslek hayatı içinde çok fazla önemsenmeyen eksiklikler var. Öncelikle tüm meslek gruplarında, elbette hiyerarşik yapılanmalarda ast-üst ilişkilerinin nasıl kurulduğu çok önemli bir noktadır. Alt ve orta seviyede yöneticilik yapan amirler, despotizme dayalı bir yönetim anlayışıyla yönetici olunamayacağı bilincini edinebilmeli. Emri altındakilerin intihara meyli hususunda belirleme yapabilmelidirler. Bu belirlemeyi yapabilmek için intihar hassasiyeti eğitimi verilmeli, amirler stres, aşırı alkol kullanımı ve intihara sebep olabilecek diğer faktörlere maruz çalışanlarını ortaya çıkarabilmelidir. Yönetimden gelen destek ve yardım, ilgili kişilere üstlerinin ve organizasyonun kendilerini önemsediği izlenimini verecektir. Ama unutmamak gerekir ki, üst seviye yöneticiler de görevlerinin ya da üstlendikleri misyonun verdiği sıkıntı ve strese maruz kalabilir, intihar potansiyeline sahip olabilirler" şeklinde konuştu.
DETAYLI PSİKOLOJİK TESTLER YAPILMALI
Bu tür mesleklere girişte sicil, bedeni yeterlilik kadar psikolojik yapının da çok iyi incelenmesi gerektiğinin altını çizen Çakıcı, "Örneğin polis-asker alımlarında sicil kadar psikolojik yapılar da önemli olabilmeli. Detaylı olarak psikolojik testten geçirilerek kalıtsal psikolojik rahatsızlıklar araştırılmalı, meslek içinde ise periyodik olarak kontroller yapılmalıdır. Alınacak yardım sicile işlenir kaygısı mutlaka ortadan kaldırılmalıdır. İş, aile, sağlık, herhangi bir bağımlılık gibi problemleri olanlar tespit edilerek intihar edebileceklerle ilgili belli kıstaslar ortaya konulmalı, yani risk grubundakiler tanımlanmalıdır. Polisliğe, askerliğe başvuran ve adaylıkları kabul edilenlerin ailelerine de kişinin görevi ve zorluğu ile ilgili bilgiler verilmelidir. Otoriteyi ya da toplum düzenini sağlamakla yetkili meslek gruplarında yardım almak konusunda hukuki engeller öncelikle kaldırılmalı. Ve genelde var olan sicile işlenme kaygısından kaynaklanan isteksizliği engellemek için atılacak ilk adım, özel hayatının mahremiyetini koruyacak şekilde gizli psikolojik yardım hizmeti sağlanmalıdır. Her risk grubunun kendine özgü bir sosyal yapısı mevcut olduğundan intiharın potansiyel sebeplerini kendi içerisinde araştırma yaparak bulmalıdır" şeklinde konuştu.
AST-ÜST İLİŞKİSİ İYİ AYARLANMALI
Hiyerarşik düzene sahip meslek gruplarında ast-üst ilişkisinin insan psikolojisini doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biri olduğunu dile getiren Çakıcı, "Yazık ki ülkemizde bu alanda çok fazla araştırma yok. Ama günlük ya da meslek hayatı içinde çok fazla önemsenmeyen eksiklikler var. Öncelikle tüm meslek gruplarında, elbette hiyerarşik yapılanmalarda ast-üst ilişkilerinin nasıl kurulduğu çok önemli bir noktadır. Alt ve orta seviyede yöneticilik yapan amirler, despotizme dayalı bir yönetim anlayışıyla yönetici olunamayacağı bilincini edinebilmeli. Emri altındakilerin intihara meyli hususunda belirleme yapabilmelidirler. Bu belirlemeyi yapabilmek için intihar hassasiyeti eğitimi verilmeli, amirler stres, aşırı alkol kullanımı ve intihara sebep olabilecek diğer faktörlere maruz çalışanlarını ortaya çıkarabilmelidir. Yönetimden gelen destek ve yardım, ilgili kişilere üstlerinin ve organizasyonun kendilerini önemsediği izlenimini verecektir. Ama unutmamak gerekir ki, üst seviye yöneticiler de görevlerinin ya da üstlendikleri misyonun verdiği sıkıntı ve strese maruz kalabilir, intihar potansiyeline sahip olabilirler" şeklinde konuştu.
DETAYLI PSİKOLOJİK TESTLER YAPILMALI
Bu tür mesleklere girişte sicil, bedeni yeterlilik kadar psikolojik yapının da çok iyi incelenmesi gerektiğinin altını çizen Çakıcı, "Örneğin polis-asker alımlarında sicil kadar psikolojik yapılar da önemli olabilmeli. Detaylı olarak psikolojik testten geçirilerek kalıtsal psikolojik rahatsızlıklar araştırılmalı, meslek içinde ise periyodik olarak kontroller yapılmalıdır. Alınacak yardım sicile işlenir kaygısı mutlaka ortadan kaldırılmalıdır. İş, aile, sağlık, herhangi bir bağımlılık gibi problemleri olanlar tespit edilerek intihar edebileceklerle ilgili belli kıstaslar ortaya konulmalı, yani risk grubundakiler tanımlanmalıdır. Polisliğe, askerliğe başvuran ve adaylıkları kabul edilenlerin ailelerine de kişinin görevi ve zorluğu ile ilgili bilgiler verilmelidir. Otoriteyi ya da toplum düzenini sağlamakla yetkili meslek gruplarında yardım almak konusunda hukuki engeller öncelikle kaldırılmalı. Ve genelde var olan sicile işlenme kaygısından kaynaklanan isteksizliği engellemek için atılacak ilk adım, özel hayatının mahremiyetini koruyacak şekilde gizli psikolojik yardım hizmeti sağlanmalıdır. Her risk grubunun kendine özgü bir sosyal yapısı mevcut olduğundan intiharın potansiyel sebeplerini kendi içerisinde araştırma yaparak bulmalıdır" şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.