Erkant Uysal

Erkant Uysal

Hava Bedava Su Pet Şişede

Hava Bedava Su Pet Şişede

Ölmeden önce izlenmesi gereken filmler listesinden birini tıkladım. Başrol musluğu açtı, bardağı ağzına kadar doldurdu, dikti kafasına, içti ilaçlarını.

Ben o esnada damacana sudan demlediğim çayı yudumluyordum.

Sonra çocukken ağzımızı çeşmeye dayayıp kana kana içtiğimiz sular geldi aklıma. Şimdi her çocuk okula giderken pet şişede su bulunduruyor yanında. Evlerde ise 19 litrelik damacanalar.

Aslında yapılan denetimler Konya’da ve diğer illerde şebeke sularının içilebilir olduğunu ortaya koyuyor. Bu anlamda KOSKİ’nin ve Sağlık İl Müdürlüğü’nün ‘temiz’ raporlarını da biliyoruz.

Buna rağmen musluk sularına karşı mesafemiz her yıl açılıyor. Çayı, çorbayı bile musluk suyu ile yapmıyoruz.

Şebeke sularının sertliği, aroması, PH’ı, kireç miktarı gibi değerler etkili oluyor tercihlerde. Musluk suyundan uzaklaşmamızın bir nedeni de apartmanlardaki su depolarının ve boruların bakımsızlığı. Haliyle paslı depo ve borulardan gelen suyun keyifli içimi olmuyor.

Pet şişelerdeki sularda bile özenli seçimler yaparak, her markayı tercih etmiyoruz.

Damacana sular dışında arıtma cihazlarının satışında da önemli bir artış dikkat çekiyor.

Arıtma ve damacana su firmalarının oluşturduğu bir korku imparatorluğu da var.

Eskiden çok lezzetli ve önünde uzun kuyruklar oluşan Konya’daki tatlı su çeşmelerinde de eski tadı bulmak mümkün değil. Zaten eski kuyruklar da yok.

Yaptığım araştırma, Batı Avrupa ülkelerinde musluk sularının rahatça içilebileceği yönünde. Alt yapısı kötü olan eski Doğu Avrupa ülkelerinin bazılarında ise çeşmelere ihtiyatla yaklaşmak gerekiyor.

Bu arada evlere alınan damacana suya gelen zamlar da gözden kaçmıyor. Bir damacananın 35 lira olduğu ülkemizde, 5 kişilik bir aile ortalama 150 lira sadece içme suyuna para ödeyecek. Bu aileye 200 liraya yakın KOSKİ faturası gelmesi de muhtemel.

Yani kapitalizm her yerden vuruyor. Biz neyse diyoruz: Su paralı olsa da, Allah’tan hava bedava.

Kafamı dağıtmam gerek. Playe tekrar bastım, filme devam ettim. Kahramanımız konuşuyor: “Korku en bulaşıcı hastalıktır.”

YOKUŞ’A YAPILANŞIK’ DEĞİL

İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, gazetemizi ziyaretinde ‘haklı’ bir sitemde bulundu.

Konya Sanayi Odası tarafından düzenlenen Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği Konferansları kapsamında düzenlenen ödül törenine katılan Fahrettin Yokuş, “Adıma yazılı davetiye gönderdiler. Ben de o törene katıldım. O kadar ödül verildi. Bana ödül verdirmediler. Hadi ödül verdirmediler, katılımcılar arasında adımı bile anons etmediler. Kaldı ki; il başkanları bile anons edildi. Ben milletin vekiliyim. Beni yok saymak bu milleti yok saymaktır” dedi.

Yokuş, eleştirisinde haklı. Program bir parti etkinliği değil, Konya Sanayi Odası düzenliyor. Protokol kurallarına ve teamüllere göre Yokuş ‘yok’ sayılmamalıydı. Bir programda Konya milletvekilini görmezden gelmek ‘şık’ olmadı.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Erkant Uysal Arşivi