Mervenur Dalbudak

Mervenur Dalbudak

Hatırla hatırlanmak

Hatırla hatırlanmak

Hatırlanmak neden mutlu eder insanı? Bazen radyoda rastgele çalan bir şarkının nakaratında, bazen içtiğin bir yudum çayda, bazen her gün yürüdüğün yolda ansızın hatırlamak hatırlanmak… Hatırlanmak neden mutlu eder insanı?

**

Sevildiğini, değer verildiğini hatta özlendiğini hissettiği için mi? Hatırlanmak güzel şey. Bir bayram sabahı kapı sesiyle gelen beklenmeyen misafirin gelmesi gibi, çok sevdiğin ama koyduğun yeri unuttuğun eşyanın yerinin hatırlanması gibi, o unutulduğunu sanırken elinizde hediye ile boynuna sarıldığınız annenizin hatırlanması gibi, ilkokul öğretmeninizin üstünden yıllar geçse de sizin bir telefonunuzla gözlerini yaşartan hatırlanma gibi… Bunlar hatırla hatırlanmaktır.

**

Hatırlayanı da hatırlananı da mutlu eden sevindiren duygular… Böyle hissedersin sevildiğini değer gördüğünü sevildiğini iz bıraktığını. Hatırladığında yüzünde oluşan tebessüm bedeldir her şeye. Tamam, iyi hoş da ya bir de hüzünle hatırlamak hatırlanmak var ya onu ne yapacağız? Sen unutmak için direndikçe, çabaladıkça tam “unuttum” derken birinin çıkıp tek bir sözle sana her şeyi baştan yaşatması gibi, hatırladığın anıların yüreğini inceden sızlatması gibi, bazen hiç yaşanmamışçasına eski bazense şu an yaşanıyor gibi taze…

**

İşte hatırlamanın hatırlanmanın birçok çeşidi… Peki, siz hangisini tercih ederdiniz? Sevdiklerinizin doğum günlerinizde sizi hatırlayıp telefon etmesi, gelmesi, kutlaması mı? Yerin yedi kat altına gömdüğünüz kötü anıları bir imalı bakışla, bir sözle sizi yeniden yıkası mı gibi mi? Hatırlanmayı nasıl istiyorsanız hatırlamayı da öyle yapın. Güzel şeyler hatırlayın, güzel şeyler hatırlatın. Toprağa neyi ekerseniz toprak size onu verir ya. Yaşamak da öyledir işte.

**

Bu haftaki yazım için konu düşünürken telefonuma gelen mesaj sesiyle daldığım âlemden uyandım. Mesajda şöyle yazıyordu;” Merve Nur DALBUDAK selam olsun.” Mesaj Kâbe’den, çok sevdiğim değerli bir abiden geliyor. Kendisi şu an kutsal topraklarda umre ziyareti gerçekleştiriyor. Kâbe’nin karşısında otururken duasına dâhil olmam beni öyle mutlu etti ki hatırlamak hatırlanmak üzerine biraz konuşmak istedim.

**

Hatırlamak üzerine bu kadar konuşmuşken çok sevdiğim bir şairin sevdiğine yazdığı o muhteşem şiirden bir dize geldi aklıma onu da paylaşmadan edemeyeceğim” bir nişan yüzüğü bir kapı sesi seni hatırlatır bana…”(Sezai KARAKOÇ). Neler neleri hatırlatıyor. Bu arada şu an radyoda çalan şarkıyı da bu yazıyı okuyan herkese armağan ediyorum.

“Cama vuran her damlada seni hatırlıyorum ve sana susuzluğumu…”

Bu vesile ile yeni yılımızın ilk haftasından iyi dilek ve temennilerle mutlu huzurlu günler diliyorum.

Monaroza

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mervenur Dalbudak Arşivi

Mola

30 Haziran 2020 Salı 09:04