Fethullah Gülen belgeseli yapıldı!

Yarın Samanyolu Televizyonu’nda yayınlanacak ‘Kamp Saati’nde Gülen'in hayatı, çalışma alanları, talebeleriyle olan dersleri özel görüntülerle izleyicilerle buluşacak. Üstad Hazretleri’nin Dördüncü Söz’de anlattığı hikâyeciği pek meşhurdur. “Bir zaman, bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, her birisine yirmi dört altın verip, iki ay uzaklıkta, has ve güzel çiftliğine ikâmet etmek için gönderiyor. Ve onlara emreder ki: Şu para ile yol ve bilet masrafı yapınız. Hem oradaki meskeninize lazım bazı şeyleri mübayaa ediniz. Bir günlük mesafede bir istasyon vardır; hem araba, hem gemi, hem şimendifer, hem tayyare bulunur. Sermayeye göre binilir.” diye konuşan Üstad, daha sonra hangi misalin neye karşılık geldiğini tek tek açıklar. Buna göre yirmi dört altın, bir güne tekabül eden 24 saattir. İşte Fethullah Gülen’in bir gününü anlatacak olan ‘Kamp Saati’ bu minvalde ses verecek. Samanyolu Televizyonu Washington DC temsilcisi Şemsettin Efe’nin sunduğu program, yarın akşam saat 23.00’da izleyiciyle buluşuyor. Fragmanında geçen ifadeyi hatırlatmak gerekirse; ötelerden bir ses duyuluyorsa eğer yüreklerde dirilmeye, sevmeye, birliğe dair, bilin ki vakit o vakittir. Kışa sabır, bahara niyaz zamanıdır. Çiledir, berekettir, hizmettir. Kutlu bir vakittir o vakit. Hizmete adanmış hayatlar, ekrana geldikçe, izleyici hüzün makamında Sezai Karakoç’un mısralarını mırıldanacak, ‘Ülkendeki kuşlardan ne vardır…/ Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır/ Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır…” Bu salon, cuma ve bayram namazları ile çevreden gelenlerle yapılan yoğun katılımlı İkindi Sohbetleri’nde kullanılıyor. Şemsettin Efe, belgeselde Fethullah Gülen'in gündelik hayatından önemli kesitlerin yer aldığını söylüyor. Talebe ve ziyaretçilerin 24 saati de izleyiciyle paylaşılacak. “Gülen’in hayatı, çalışma alanları, talebeleriyle olan dersleri özel görüntülerle ekrana gelecek. Amaçlanan şey daha çok 24 saat üzerinden yaşananları anlatmak. Belgeselde medya tarafından çokça adı geçen Pensilvanya’nın gerçekleri de anlatılacak.” diyen Efe, özel röportajların ise ayrıca önemi haiz olduğunu vurguluyor. Özellikle Gülen'in talebelerine, Amerika’da hizmet veren insanlara, kampın çevredeki komşularına ve talebelerine mikrofon uzattıklarını anlatan Efe, mahut söyleşilerin ilk defa bu belgeselde yayınlanacağını belirtiyor. Bir başka ilk de basının fotoğraf karelerinden gördüğü resimler görüntülü olarak ekranlara gelecek. Peki, bu belgesel neden şimdi çekildi? Söz, Şemsettin Efe’nin: “Belgeselin amacı; Hocaefendi’e yönelik yapılan karalama kampanyalarına, kulaktan dolma haberlere, bilgi kirliliği ve kampla alakalı asılsız iddialara cevap vermek. Gayemiz işin aslını, yani gerçekleri anlatmak, aktarmak.” Fethullah Gülen, paravanla ayrılmış küçük bir odada kalıyor. 

FETHULLAH GÜLEN'İN BİR GÜNÜ

Gülen’in odası bir paravanla ayrılmış iki bölmeden oluşuyor. Bir bölümde çalışma masası ve kitaplar, diğer bölümde tek kişilik bir yatak yer alıyor. Günde 3-4 saat uyuyan Gülen, teheccüd namazlarını aksatmıyor, bütün namazları misafirleriyle birlikte cemaatle kılıyor. Sağlığı müsait olduğu müddetçe namazları kendisi kıldırırken bazen de arka sıralarda saf tutuyor. Sabah kahvaltısı sonrası dileyenler odasına gidip istirahat ederken ya da bahçede yürürken o talebeleriyle birlikte tefsir ve fıkıh dersleri yapıyor. Sağlığı elverdiği ölçüde namaz sonralarında odada bulunan kişilerle sohbet ediyor, hal hatır soruyor. Uzun zamandır görmediği kişilerle hasret gideriyor. İkindi sohbetleri, dua saati derken yatsı sonrasında kendisiyle görüşmek isteyenlerin hatırını kırmıyor. Herkesin odasına dağıldığı saatlerde kendisi de odasına çekilip hem ibadetine devam ediyor hem de yeni kitapları üzerinde çalışıyor. Misafirlerle bu salonda sohbet edilip namaz kılınıyor.

TEHECCÜDLE BAŞLAYAN GÜN YATSI NAMAZI İLE BİTİYOR

Pensilvanya eyaletinde yer alan ‘İbadet ve Dinlenme Merkezi’nde hayat 24 saat ibadet ve kitap okuma üzerine kurulu. Fethullah Gülen’in merkezin sadece bir odasını kullandığı yerde misafirlerin kalması için yapılmış evler var. Ağaçlarla çevrili alanda Gülen, kaldığı odanın kirasını kitap teliflerinden aldığı parayla ödüyor. Misafirlerin daha rahat etmesi için yapılmış olan yeni binadaki odasını kısa bir süre kullandı. O bina cuma ve bayram namazları ile çevreden gelenlerle yapılan yoğun katılımlı İkindi Sohbetleri’nde kullanılıyor. Yıllar önce yapıldığı için yıpranan iki katlı ahşap yapının tamir edilmesinin ardından yeniden eski binaya taşındı. Ziyaretçilerin ‘kamp’ olarak adlandırdığı mekâna gelenler bir anlamda kaldıkları süre içinde derviş hayatı yaşıyor. Televizyon izlenmiyor, internete girilmiyor. Bazen tek bazen iki çeşit yemeğin yapıldığı kampta kalanlar bu süre içinde namaz kılıp Kur’an-ı Kerim okuyor, tefsir dersini takip ediyor. Kampta hayat, teheccüd namazlarıyla başlıyor. Cemaatle kılınan sabah namazının ardından tesbihat ve Risale dersi yapılıyor. Mütevazı bir kahvaltının ardından öğleye kadar dileyen tefsir, tasavvuf ve fıkıh dersini takip ediyor, öğle namazı ve tesbihatın ardından yemek yeniyor, ikindi namazına kadar yine kitap okunuyor. İkindi ve tesbihatın ardından bazı günler Gülen ‘Bamteli’ adıyla yayınlanan sohbetleri yapıyor. Olmadığı günlerde ise namaz sonrası misafirleriyle sohbet ediyor. Ardından Gülen’in de katılımıyla dua saati yapılıyor. Akşam namazı ve ardından yine tesbihat yapılıyor ve yemek yeniyor. Arada kalan boşlukta Kur’an ya da kitap okunuyor. Yatsı namazı ve tesbihat sonrası misafirler kendileri için ayrılan evlere geçiyor.

ROTAHABER