Fair Play’siz spor, spor değildir
Spor kişinin kendi ile yaptığı mücadele ve genellikle başkalarıyla yaptığı yarıştır. Şurası kayda değer bir gerçektir ki spor müsabakaya dönüştüğü zaman akıl onunla birlikte olmalıdır. Kurallar ister yazılı olsun, ister olmasın, doğru şartlar her zaman yerine getirilmelidir. Bu tip bir düşünce tarzı, Fair Play' in doğmasını ve gelişmesini sağlayacaktır. Moral yönünden Fair Play, hem rakibe hem de kişinin kendisine saygısının bir ifadesidir. Kısaca kararlı ve dirençli olarak yalnız yazılı kurallara değil, yazılı olmayanlara da uymak demektir.
Fair Play şunları içerir: Kişinin rakibi ile eşit şartlarda bulunması için samimi arzusunu. Kişinin rakibinin kötü durumundan istifade etmeyi reddetmesini. Yenmek için aşırı titiz olma fikrini. Yazılı kurallar dahilinde rakibe belirli avantajlar sağlamak. Bu kurallardan yararlanarak belirli avantajlar sağlamak. Kendi yarar ve yargısına uygun olmadığı halde hakemlerin kararlarına saygı göstermek. Aleyhine de olsa hakemlerin doğru karar almalarına yardım etmek, anlayışlı, tedbirli olmaktır. Kısaca Fair Play dediğimiz gibi kararlı ve dirençli olarak yalnız yazılı kurallara değil, yazılı olmayanlara da uymak demektir.
Eylemde Fair Play'e kişisel ve takım halinde uyulur. Yarışmadan önce, esnasında ve hatta sonra da gerçekleşebilir. Uygulanmasında amatör veya profesyonel ayrımı yapılmaz. Aslında profesyoneller için böyle sportmence bir davranış güçtür, zira onlar galibiyetin kendilerine ve dolayısı ile takımlarına getireceği maddi çıkarı düşünürler.Yarışmacıların güçlerinin mukayese edilebilir şekilde denk olması gerekir. Yarışmacı yönünden galibiyet hemen, hemen şansa kaldığı hallerde Fair Play daha da anlam kazanır.
Derlememizi birkaç Fair Play örneği ile noktalayalım:
İngiliz futbolcu Gary Lineker, 15 senelik profesyonel futbol kariyeri boyunca ne sarı ne de kırmızı kart görmemiştir.
Frank Ordenewitz, 1988'de; Köln - Werder Bremen maçında ceza alanı içinde topa el ile dokunduğunu itiraf etmiştir.
West Ham ile Everton arasında oynanan maçta skor 1-1 ve maçta uzatma anları oynanırken, hamle yapmak üzere kalesini terkeden Everton kalecisi Paul Gerrard sakatlık yaşayarak yere yattı. O anda sağdan gelen ortayla topu boş kaleye gönderme şansı olan Paolo Di Canio, aksini yaptı ve topu eliyle tutarak kalecinin sakatlığını gösterdi. Maç berabere bitti.
1461 Trabzon futbolcusu Mehmet Sıdık İstemi, 90+3. dakikada takımı Samsunspor karşısında 1-0 mağlupken kendileri lehine verilen verilen korneri, topun kendinden çıktığını söyleyip iptal ettirdi.
Ankaraspor U-14 takımı 2-0 yenik durumdan maçı 2-2 eşitliğe getirirken, 53. dakikada bir ikili mücadelede Fenerbahçe takımı oyuncusu Batuhan’ın burnunun kırılmasıyla, oyuncu değiştirme hakkını tamamlamış olan takımı sahada 10 kişi kaldı. Bu durum sonrası Ankaraspor’un teknik direktörü ve idarecileri de bir oyuncularını oyundan çıkarma kararı aldılar. Bu centilmence davranış tribünleri dolduran oyuncu aileleri ve alt yapı oyuncuları tarafından alkışla karşılandı. Fenerbahçe maçtan 3-2 galip ayrıldı.
Not : Fair Play örneklerinin sadece futboldan seçilmesi tesadüf değildir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.