Facianın Yaşandığı Ocakta İhtiyaç Duyulanın Yarısı Kadar Hava Sağlanmış

Facianın Yaşandığı Ocakta İhtiyaç Duyulanın Yarısı Kadar Hava Sağlanmış

Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciasında 301 işçinin hayatını kaybettiği olayla ilgili savcının hazırladığı fezlekede en dikkat çeken noktalardan biri de yeraltında yaşam için en çok ihtiyaç duyulan unsurlardan olan temiz...

Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciasında 301 işçinin hayatını kaybettiği olayla ilgili savcının hazırladığı fezlekede en dikkat çeken noktalardan biri de yeraltında yaşam için en çok ihtiyaç duyulan unsurlardan olan temiz havayla ilgili eksiklikler oldu.

Savcının hazırladığı fezlekeye göre; yıllık planlamanın 2,5 katı fazla üretim yapılan maden ocağında, 2 bin 226 kişiye göre, yapılan temiz hava vantilatörlerinin gücü, işçi sayısı bin kişiden fazla artarak 3 bin 367'ye çıkmasına rağmen değiştirilmedi ve aynı sistem kullanılmaya devam edildi. İşçilere adeta ihtiyaç duydukları nefesin yarısını sağlayan bu vantilatörlerin, yönetmeliklere aykırı olarak, hava akımını ters yöne çevirecek nitelikte de olmadığı saptandı. Ayrıca, kaza anındaki gibi acil durumlarda işçilerin çıkışını sağlaması, projede yer alan Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) onayladığı yeni galerinin de fazla kömür elde etmek için üretim sınırlarındaki değişikliklerden dolayı yerine getirilmediği de fezlekede yer aldı.

13 Mayıs 2014’de Soma ilçesinde, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş'ye ait Eynez Maden Ocağı’nda yaşanan yangının ardından 301 işçi hayatını kaybetti. Kaza ardından adli soruşturmada ise aralarında şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru ile İşletme Müdürü Akın Çelik'in de bulunduğu 8 kişi tutuklandı. Kaza ardından, yaklaşık 6 aydır soruşturmasını sürdüren Soma Cumhuriyet Savcılığı 36 kişi hakkında fezleke hazırladı. İddianameye dönüştürülmek üzere Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen fezlekede, maden faciasıyla ilgili dikkat geçen ayrıntılar da ortaya çıktı. Fezlekede madenden kurtarılan 161 işçi 'mağdur müşteki' olarak yer alırken, ölen 301 işçinin 212 yakını da 'müşteki' olarak yer aldı. Fezlekede 425 kişi de tanık olarak gösterildi. Fezlekede en dikkat çeken noktalardan biri de yeraltında işçilerin yaşam için en çok ihtiyaç duyulan unsurlardan olan temiz havayla ilgili eksiklikler oldu.

Ocak içerisinde iki kez yapılan bilirkişi incelemelerinin ardından fezlekede ilk olarak olayın, U-3 trafosu bölgesinde 'Topuk' olarak bırakılan kömürün kontrolsüz olarak kendiliğinden yanması sonucu oluşan karbonmonoksit gazının temiz hava girişine ulaşması, temiz hava ile temas etmesiyle birlikte, kor olarak yanmaya başlamasından dolayı meydana geldiği anlatıldı. Ardından da eksiklikler tek tek fezlekede sıralandı. Buna göre, Birinci Revize projesinde, sözleşmeye göre yıllık 1.5 milyon ton üretimin 2 bin 226 kişiyle yapılacağına dair plan hazırlandığı ve bu da TKİ tarafından onaylandı. Ancak bu planlamanın aksine, yıllık üretimin 2,5 kat oranında artış gösterdiği, işçi sayısının da yine bin kişiden fazla artıp 3 bin 367'ye çıktığı savcının araştırmalarında ortaya çıktı. Burada dikkat çeken ayrıntı ise bu işçilere temiz hava sağlayacak olan 'vantilatör siteminde' oldu. 2 bin 256 işçi için planlanan, birisi yedek olmak üzere kullanılan 2 bin 500 m3/dakika kapasiteli vantilatör, işçi sayısı 3 bin 367 kişiye çıkmasına rağmen gücü artırılmadı, aynı kaldı. Hatta, 2014 yılındaki havalandırma ölçümlerinin yapıldığı defterlerde, ocak çıkış temiz havası debisinin 1980 metreküp/dakika civarında kaldığı saptandı. Bu bilgi de maden işçilerinin, adeta yarım nefesle ocak içerisinde çalıştırıldıklarını ortaya koydu.

Acil durumlarda ocak içerisindeki temiz ve kirli hava akımının yönünü, anında değiştirmesi için bu vantilatörlerde olması gereken teknik özelliklerin de yine bulunmadığı, araştırmalar sırasında tespit edildi. Bu eksiklikten dolayı, ocak içerisine gönderilen temiz hava miktarında da önemli bir azalma olduğu, tanık ifadesi olarak da fezlekede yer aldı.

PLANDAKİ ACİL KAÇIŞ GALERİSİ FAZLA ÜRETİM İÇİN YAPILMAMIŞ

Fezlekede ayrıca, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş'nin yaptığı ve TKİ Genel Müdürlüğü'nün onaylandığı Birinci Revize Projesi'ne göre, metan sorunu ile uğraşılan bu tür ocaklarda, çalışanların en kısa ve en kolay yolla yer üstüne çıkmaları için yeni bir galerinin açılması kararlaştırıldı. Hatta bunun için de 3 Aralık 2010 tarihinde 17 bin 231 muhaberat numarası ile TKİ Müessese Müdürlüğü'nden izin istendi. 8 Aralık 2010 günü de TKİ Müessese Müdürlüğü, birisi acil çıkış galerisi olmak üzere iki ayrı galerinin açılmasına onay verdi. Ancak planda, işçilerin kaza anında kolay çıkmaları için açılması planlanan bu galerinin, üretim sınırlarında yapılan değişiklik nedeniyle üretim rezervi içerisinde kalmasından dolayı üretim kaybının yaşanmaması için yapılmadığı da savcının araştırmasında ortaya çıktı. Yine yangın tehlikesine karşı kullanılması gereken malzemeler yerine ocakta, yardımcı tahkimat malzemesi olan ahşap kamaların, PVC boruların ve bantların yangına karşı dayanıklı olmadığı, bant motorlarından bazılarının ve elektrik kablolarının bağlantı uç ekipmanlarının alev sızdırmaz olarak seçilmediği tespit edildi.

KARBONMONOKSİT MASKELERİ 20 YILLIK ÇIKTI

Savcının isteği üzerine TÜBİTAK tarafından, maden ocağında işçilerin kullandığı karbonmonoksit maskelerinin de yine standart dışı olduğu belirlendi. Üzerinde üretim tarihi, üretici firma, koruma sınıfını, koruma seviyesini ve kullanım limitlerini gösteren bilgiler olmayan gaz maskelerinin bir bölümünün raf ömrünü tamamladığı, bir bölümünün filtre kısmının paslanmış olduğu, tüm maskelerin de 20 yıl önce üretildikleri ortaya çıktı.

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.