Eğitim sevdası yaş  sınırı tanımıyor

Eğitim sevdası yaş sınırı tanımıyor

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi tarih bölümünde yüksek lisans yapan öğrenciler özellikleri ile dikkat çekiyor. Öğrenciler arasında eğitimcilerden yazarlara kadar farklı meslek insanlar bulunuyor

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi tarih bölümünde yüksek lisans yapan öğrenciler farklı özellikleri dikkat çekiyor. Türkiye’nin önde gelen tarih hocalarından Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ, farklı meslek gruplarından öğrencilere yüksek lisans eğitimi veriyor. Öğrenciler arasında yazarlar ve eğitimciler de bulunuyor. Öğrenciler ilerleyen yaşlarına rağmen eğitime ara vermiyor. Öğrenciler arasında torunları olan isimler de bulunuyor. Yayımlanmış 9 kitabı ve sayısız eserleri ile ödüller alan 65 yaşındaki Melahat Ürkmez, 30 yılı aşkındır eğitimcilik yapan ve yine sayısız eserleri bulunan 58 yaşındaki Ahmet Çelik ve 54 yaşındaki Muammer Eşiyok okumanın yaşı yok diyerek yüksek lisans yapıyor. Eğitimci Ahmet Çelik, aynı zamanda Merhaba Gazetesi’nin Akademik Sayfalar ekinin de yazarlarından birisi. Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ ise daha önce böyle bir sınıfının olmadığını söyledi.

EĞİTİM BENİM İÇİN BİR CAN DAMARI

Yazmanın ve okumanın kendisi için can damarı olduğunu belirten Yazar Melahat Ürkmez, “20 yıl önce eşim bana yazıların mı ben mi dedi. Ben yazmayı seçtim. Çünkü yazmak bana nefes gibi geliyor” dedi. Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Tarih Programında yüksek lisans yapan öğrenciler diğer öğrencilerden çok farklı. Bunlardan biri 65 yaşındaki Melahat Ürkmez. 3 çocuk ve 4 torun sahibi. 3 üniversite mezunu olan Ürkmez’in, bugüne kadar 9 kitabı, sayısız derleme, araştırma ve hikayeleri bulunuyor. Mevlana ile ilgili kitabı da bu alanda Japoncaya çevrilen ilk eser olarak biliniyor.

MERHABA AKADEMİK SAYFALAR’DA YAZIYOR

Öğrenciler arasındaki isimlerden biri de öğretmen 58 yaşındaki Ahmet Çelik. Merhaba Gazetesi’nin Akademik Sayfa ekinin yazarlarından biri olan Ahmet Çelik, bugüne kadar 30’a yakın önemli eseri kültür tarihimize kazandırdı. Yaşadığı göz rahatsızlığı nedeniyle yüksek lisans yapamayan Ahmet Çelik’e yoğun iş mesaisi ve rahatsızlığı da engel olmadı. Lisede öğretmeni olan şu an üniversitenin Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ’ın yönlendirmesi ile O da yüksek lisans programına katıldı. 30 yıllık öğretmen olan ve çeşitli araştırmaları bulunan 54 yaşındaki Muammer Eşiyok da yüksek lisansa programında yer alıyor. Sınıfın en genci ise 27 yaşındaki edebiyat öğretmeni Tuğba Uçmak. 2 kitabı bulunan Uçmak’ın bu kitapları da üniversitelerde ders kitabı olarak okutuluyor.

3 ÜNİVERSİTEDE BİTİRDİ, 65 YAŞINDA YÜKSEK LİSANSA BAŞLADI

65 yaşında yüksek lisansa başladığı için heyecanlı olduğunu belirten Melahat Ürkmez duygularını Merhaba Gazetesi’ne anlattı. Melahat Ürkmez, “3 üniversite bitirdim. Çeşitli devlet okullarında Türkçe öğretmenliği yaptım. Halkla ilişkiler bitirdim. Gazetelerde köşe yazarlığı yaptım. Yurtiçi yurtdışında konferanslar verdim. 35 yıl kadar Mevlana ve Şems-i Tebrizi’yi araştırdım. Tiyatrolar, müzikaller kaleme aldım. Mevlana ile ilgili bir senaryom var. Bu senaryoyu film haline getireceğim. Eşim 20 yıl önce bana yazıların mı, ben mi? dedi. Ben yazılarımı tercih ettim ve ayrıldık. Ben yazmadan, üretmeden, araştırmadan durabilecek bir insan değilim. 65 yaşındayım ve şimdi yüksek lisanstayım. Ben yazmadan durursam hayat damarlarımdan biri kopmuş gibi olurum. O benim beslenmem” dedi.

LİSEDEKİ ÖĞRETMENİ ŞİMDİ TEZ HOCASI OLDU

Merhaba Gazetesi Akademik Sayfa yazarlarından Eğitimci Ahmet Çelik ise şunları söyledi: “Hocam Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ benim liseden öğretmenimdi. Şimdi yüksek lisans hocam. Daha önce birçok kez denedim ancak göz rahatsızlığımdan dolayı yüksek lisans yapamadım. Yusuf hocam sağ olsun benim çalışmalarımı da bildiği için davet etti. 30 kadar yayınlanmış kitabım ve 300 makalem var. Çalışmalarım vardı ancak bilimsel bir usul olması gerektiğini düşündük. Tarihte bir usul, metot olduğunu, kaynaklara nasıl inileceğini, nasıl yararlanacağımızı öğrenmiş olduk. Ben büyük keyif aldım. Burada olmaktan da mutluyum. Yıllar sonra tarih ve bu alandaki bilgilerimi yeniliyorum. Genç arkadaşlara da örnek olmaya çalışıyoruz. Hem öğretmenim hem yazarım. Biz hem öğreniyoruz hem de gençlere örnek oluyoruz” diye konuştu. 30 yıllık öğretmen olan Muammer Eşiyok ise, “Yüksek lisans yapmaya fırsatımız olmamıştı. Şimdi böyle bir fırsatı elde ettik. Daha önce çalışmalarımız vardı. Çalışmak istediğim alan yakın tarih alanıydı. Kitap çalışmalarım var. Bu işin usulünü, adabını öğreniyoruz. Araştırmamı tamamlayıp, tez aşamasına getirmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

SINIFIN EN GENÇ ÖĞRENCİSİNİN İKİ KİTABI VAR

Sınıfın en genci olan Tuğba Uçmak ise, “Böyle bir kadronun içerisinde olmak çok büyük onur ve gurur. Benden yaşça büyük tecrübeli hocalarımı örnek almak benim için bir yol ve rehber niteliğinde. 2 kitabım var. Üniversitelerde de ders olarak okutuluyor. Annem ve babam yaşındalar. İlk kez bir araya geldiğimizde acaba onların bilgisine yetişebilecek miyim diye düşündüm. Sağ olsunlar bilgi ve birikimleri ile her zaman benim yanımda oldular” dedi. Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ ise, “Daha önce böyle bir sınıfım hiç olmamıştı. Ben inanıyorum ki çok güzel eserler ortaya koyacaklar. Kendilerini daha da ileriye götürecekler” diye konuştu.

İBRAHİM BÜYÜKEKEN


Kaynak:İbrahim Büyükeken

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum