Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Dini sorgulamak

Dini sorgulamak

Allah (cc) Rasulü’nün (sav) Sahih Sünnetini takip eden Müslümanlara ellerinden gelen her türlü kötülüğü yapmaktan geri durmayan bir kısım insanların dindeki savrulmalarının neticesinin deizm ya da ateizm olacağı uzun zamandır İslam alimleri tarafından sıkça telaffuz edilmekte olduğu malumlarınızdır.

Adları her ne kadar Müslüman olsa da inanış ve yaşayışları bakımından Müslümanlardan farklı olan bu insanlara baktığınızda onların kelli felli insanlardan olduklarını görürsünüz.

Bu akıllarına çok güvenen insanların yaşadıkları hayatlarında her gün karşılaştıkları yeni keşifler karşısında bu dünyanın da içinde yer aldığı evrenin mucizevi varlığının ve devamının bir yaratıcı ve idare edici güç olmadan nasıl var olabildiği sorusuna cevap veremediklerinin sıkıntısını gören bir kısım ateizm mensubunun yön değiştirmesini anlamak mümkündür.

Bu yön değiştirmenin olumlu yönde olması beklenirken bir takım akademisyen Müslümanlar tarafından saptırılarak deizme verilmesini anlamak hiç kolay olmasa gerektir.

Çünkü deizm, esasında ateizmden daha fazla mantığa aykırı hususlar içeren garip bir düşünce şeklidir.

Ateizm Allah’ı (cc) kabul etmezken deistler adı Allah (cc) olmasa da kendilerince bir yaratıcıyı kabul ederler.

Gelin görün ki bu defa kabul ettikleri yaratıcının yaratıcı ve düzenleyici gücünü sınırlarlar.

Çünkü yaratıcıyı düzenleyici olarak kabul ettiklerinde bu defa en önemli düzenleyici unsur olarak ilahi dinleri kabul edeceklerdir.

Dinleri kabul ettiklerinde ise yeryüzündeki bu günkü bilginin kaynağının ilahi olduğunu kabul edeceklerdir.

İnsan bilginin kaynağının ilahi olduğunu kabul ettiklerinde de mecburen Peygamberleri (as) kabul etmiş olacaklardır.

Bütün bunlardan sonra bizim tatlı su Müslümanlarına gelecek olursak onlar dinlerini Hz. Peygamberimizden (sav) öğrenmenin zorluğuna(!) katlanamadıkları için dinlerini ya batılı müsteşriklerden ya da onların yerli çömezlerinden öğrenmeyi tercih etmektedirler.

Öğrendikleri şeyin Hz. Muhammed (as)in öğrettiği İslam olup olmaması onların önceliği değildir.

1400 yıldır Müslümanlarca yaşanagelen İslam olup olmaması zaten hiç mi hiç önemli değildir.

Tek önemli olan şey inandıkları dinin kendi akıllarına ve kabullerine uygun ve sorgulanabilir bir düşünce sistemi olup olmamasıdır.

Dinlerini sorgularken yaşanan İslam’dan başladıkları için Mezheplerden başlayabilirler ve Mezhep imamlarımızın (Rha) dinde haşa Hz. Allah’a (cc) ortak olduklarını kabul etmekte bir sakınca görmezler.

Din konusunda sıra Hz. Peygamberimizin (sav) Sahih Sünneti ve Hadislerini sorgulamaya gelince hadislerin rivayet olduğunu ve gerçek olamayacağını iddiadan başlayıp inkara kadar gidebilirler.

Hz. Peygamberin (sav) Kur’an’da övülen örnekliği mi?

Onlar için hiç mi hiç önemli değildir ve Hz. Rasulullah (sav) vefat ettiği için örnekliği de sona ermiştir demek için ayetleri hevalarına göre tevil ediverirler.

Daha ileri gidenleri ise İslam Dininde Allah’ın (cc) tek hüküm sahibi olduğuna delil olarak “Allah (cc) hükmüne kimseyi ortak etmez” ayetini okuduktan sonra açıkça kendi okudukları ayeti kerimeyi red eder bir biçimde “Resul Kur’an’dır” diye hüküm verir geçerler.

Mesela Dinlerini sorgularlarken bir arkadaşları veya karşı çıkan birileri onları biraz zorlayınca bir yere gelir takılır ve nihayetinde Hz. Allah’ı (cc) da sorgulamakta bir sakınca görmezler.

Sahi Allah’ı (cc) sorgulamak nasıl bir şeydir anlayan ve anlatabilen var mıdır acaba?

Bunlar gördükleri bildikleri elle tutabildikleri dünyadaki inançlar ile ilgili saçma düşüncelerdir der geçeriz ama ya dinin ceza hukuku ile ilgili olan toplumsal yönü ve ölüm sonrası Kıyamet ve Ahiret ile ilgili sorgulamaları ne yapacağız?

Bütün bir toplumu düzenlemeye yönelik hukuk sistemini kişiye özel bir hale dönüştüren bu sahte ve yanlış sorgulamadan çıkan sonuç kişiye özel din, kişiye özel ibadet ve kişiye özel hukuktan başka bir şey olmayacaktır.

İnsanları dinlerini sorgulamaya davet eden Müslümanların(!) Müslümanları nasıl bir çıkmaza ittiklerini biraz olsun anlatabilmişizdir umarız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi