Büyük çözülme, çatışmaların yaşandığı ve maalesef beklendiği “ahlâki, fikrî, dünyevî her türlü erozyona uğramış, yaralı, mağdur, mazlum İslâm Dünyası’nın” meseleleri üzerinde üzülen, çile çeken bir kalemin ürünü Derdin Derdimdir.

Nurten Selma Çevikoğlu, Nüve Kültür Merkezi Yayınları’nca bizlere ulaşan kitabında; konuya ilişkin hassasiyetlerini, tespitlerini, hedef ve ümitlerini paylaşıyor.

İslam ve Batı arasındaki çatışma noktaları, İslamafobi, küreselleşme, terör gibi konular ilgi alanına giriyor.

“Dünyadaki tüm zulme uğrayan biçâreler bilhassa da kendi din kardeşlerimizin ‘dertleri, derdimiz’dir; acıları acımızdır… Hele ağlayan İslam coğrafyasında her ağlayan Müslüman bizim mümin yüreğimizi kanatmaktadır. Ne yapılabilir? Endişesiyle kıvranıyoruz…”(sf. 21) “Bizim kültürümüzde; ‘Başkalarını mutlu ettiğin kadar mutlu olursun’ düşüncesi hâkimdir.” (sf. 59)

Sorunlarımız büyüktür. İslâm dertlerimize çare olacak; yeni bir medeniyet, dünya yüzünü ağartacaktır ama bu yoldaki devasa engeller de ortadadır.

Mesela vicdanı hür, kafası hür münevverler yetiştiremememiz, “Sahibinin Sesi” kimliksiz niteliksiz çığırtkan kişilere aydın, devlet adamı diye sarılmamız, sürekli aldanan konumda olmamız; bizim tefrik temyiz basiret öngörü konusundaki yeteneklerimizi sorgulatmakta; iddialarımızı, insanî kabımızı dolduramamamız gibi vahim sonuçları doğurmaktadır.

Din adına da türlü yanlışlıklar yapılmaktadır. Bunlardan biri mesela “Eğilip Bükülen Kırpılan Hakikatler”dir. Özellikle medyada Müslümanlık hakkında, bazı zevatça, arızalı kişilerce “bireysel yanlı ve yanlış yorumlarla insanların aklında hiç olmayacak problemler oluşturulmaktadır”

Yazar bize siyasetçilerimiz dahil, ‘Ölmeden evvel kendi hayatımızı sorgulamamız, hesaba çekmemizi” tavsiye etmekte, İlâhî prensiplere kulak vermemizi önermektedir. Özeleştiri, benlik tahlili, tefekkür yoksunluğu günümüz insanının en çok kaçındığı eylemlerden; umumî hastalıklarımızın başlıcalarındandır.

Nurten Hanımefendi, kitabında millî sorunlarımıza değinmeyi ihmal etmemiş. Bir soykırımdır yalanı tutturan Ermenilerle ilgili şunları yazmış:

“.. Ermeniler Kurtuluş Savaşı’ndan kaçıp savaşa katılmamışlardı daha çok Ruslarla birlik Türklere karşı oluşumlarda yer almışlardı. Köprüleri havaya uçuruyorlar, telgrafların tellerini kesiyorlar, askere giden yiyeceklerin gitmesini engelliyorlardı ve askerlerimizin aç kalmasına sebep oluyorlardı.  Doğuda birçok köye katliamlar düzenliyor sâhipsiz köylerdeki kadınları çocukları ve vâr olan ahâliyi katlediyorlardı. Köyde eli silah tutan kimseler yoktu herkes savaştaydı, kalanlar erkek olarak ya yaşlılar ya da sakat kişilerdi. Ermeniler bu savunmasız kalmış mâsum sivilleri tek tek veya toplu olarak katletmekten çekinmediler. Ermeniler Doğu illerinde özellikle de Van’da çoğunluktaydılar. Amaçları bölgede yaşayan Müslüman Türkleri kaçırmaktı ki, kendileri civar illeri de katarak bölgede bir Ermeni Devleti kursun istiyorlardı. Onlar devamlı dış güçlerle temas halindeydiler. Mektuplar yazıyorlar, bölgede olan biteni hep dış mihraklara bildiriyorlardı. Ermeniler daima dış güçlerden teşvik gördüler.” (sh. 72)

             Yine “Buhran zamanlarında Kadınlara Düşen Roller’e” temas etmiş; Kürt annelere sesleniyor Nurten Hanım:

             “Bizzat terör örgütünün faaliyetleri kapsamında bu gençlerin kafaları zapt ediliyor, beyinleri yıkanıyor. Tahsil yapmaya, kendini geliştirmeye, vatana-millete faydalı olmaya değil öldürmeye ve ölmeye odaklı bir gerilla(!) savaşına gençler hazırlanıyor. Yediden yetmişe terör örgütünün ve onun legal temsilcisi mâlum parti faaliyetlerinde bu işleri organize ediliyor, çalışmalar yapılıyor. Marksist-Leninist kitaplar okunuyor, Zerdüştlük dini propagandası yapılıyor.(…) Bu olumsuz çalışmaların adı demokratik faaliyetler olamaz. Olsa olsa vatana ihanet çalışmalarıdır. Asla ve asla izin verilmemelidir.” (sf. 202)

             Fakat öze dönülürse, özlenen zafer ergeç gerçekleşecektir. Ümitler daima yeşermelidir.

             Farklı çalışmalar içindeki, velut yazarımızın yeni kitaplarını merakla bekliyoruz.

             Nurten Selma Çevikoğlu, Derdin Derdimdir, Nüve Kültür Merkezi Yayınları, 2015