Demirtaş’ta Yapılacak Bir Termik Santral Bursa Tarımını Bitirir

Bursa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Ali Çelik, Demirtaş sanayi sitesine kurulması planlanan kömürle çalışacak termik santralin Bursa tarımına büyük darbe vuracağını kaydetti.

Gelişmiş ulusların önce tarımlarına büyük destekler vererek geliştirdiklerini anlatan Ali Çelik, Bursa’da kaçak yapı, kirli su ve sanayi bölgeleri, oto yollar ve yapılacak oto test merkezi ile ovanın yüzde 50 kaybedildiğini söyledi.

Bursa ovasının Türkiye tarımının kalbi olduğunu anlatan Ali Çelik, “Türkiye’nin armut ve sofralık zeytinin yüzde 40, şeftali üretiminin yüzde 28, siyah incirin yüzde 80, çilek üretiminin yüzde 19, biberin yüzde 1, bezelyenin yüzde 50 ayrıca tarıma dayalı sanayinin meyve suyu yüzde 26, dondurulmuş gıdanın yüzde 64, konserve üretiminin yüzde 47 üreten Bursa ovalarının ciğerine Demirtaş sanayi sitesine şimdi de kömürle çalışacak elektrik santrali kurulma çalışmaları başlamış bulunmaktadır.” dedi.

TERMİK SANTRAL YAPILDIĞINDA

Termik santrallerinin çevreye verdiği zararları da sıralayan Çelik, güneş, rüzgar, jeotermal, biyokütle, küçük hidroelektrik gibi yenilenebilir kaynaklar açısından zengin olmasına karşın Türkiye’de yenilenebilir enerji için resmi hedef olmadığını kaydetti.

Termik santrallerin fosil yakıt bağımlılığını daha da arttıracağına dikkat çeken Çelik, “Kirli ve tehlikeli enerji tesislerinin ithalini sağlayan ihale planları vardır. Türkiye’de elektrik enerjisinin yüzde 70’i çevre kirliliği yaşatan ve küresel ısınmaya yol açan fosil yakıtlardan elde edilmektedir.” dedi.

Santralin çıkacak kül atıklarının çevreyi, ırmak ve denizi kirleteceğine işaret eden Ali Çelik, şöyle deva etti: “Termik santrallerde üretilen enerjinin sadece yüzde 30-40 oranındaki bir bölümü elektrik enerjisine dönüştürülebilmekte; kalan kısmı ise ‘kaçak enerji’ olarak adlandırılıp kazanından radrasyon ile çıkmakta, ya da baca gazıyla birlikte bacadan atılmaktadır. Termik santrallerin en önemli çevresel etkilerinden biri de soğutma suyuyla ilgilidir ve soğutma suyu gereksinimi büyüktür.”

Bu nedenle termik santraller genellikle nehir, göl veya deniz gibi soğutma suyu kullanılabilecek kaynaklara yakın kurulduğuna işaret eden Çelik, “Termik santrallerin en çok şikayet edilen ve çevreye zararı dokunan ise kül atıklarıdır.” dedi.

Termik santrallerin bacasından çıkıp bitki örtüsünü en çok etkileyen gazların kükürt dioksit ve azot oksitleri olduğunu belirten Ali Çelik, “Bitkilerin bu gazlara en hassas olan ve etkilenen organı yapraklarıdır. Yapraklardaki stomalar vasıtasıyla yaprak bünyesine giren bu gazlar yapraktaki klorofillerin yapısını bozmaktadır. Bitkiler üzerinde kirletici etkisiyle ortaya çıkan zararlar üç ayrı boyutta görülebilmektedir. Bunlar akut, kronik ve gizli zararlardır.” dedi.

Bu gazların bitkilerin direncinin azalmasına neden olduğuna dikkat çeken Çelik, “Bu direnç zayıflığı da zararlı böcek ve mantarların üremesi için gerekli ortamı oluşturur. Bu böcek ve mantarlar bitki örtüsünü ve kalitesini giderek yok eder. Meyvedeki belirtiler bitki bir yıl Kükürt dioksite maruz kaldıktan sonra belirginleşir. Bitkilerdeki termik santrallerden kaynaklanan zararlar yaprak lekeleri, yaprak kurumaları, yaprak ve meyve dökülmeleri, büyümedeki gerileme, solgunluk ve ölümle sonuçlanır.” şeklinde konuştu.

Herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağıran Bursa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Ali Çelik, sözlerini şöyle tamamladı: “Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bütün belediyeler, sivil toplum örgütleri termik santralin yapımına karşı gelmeleri gerektiğine, çünkü insanın yaşamı hava, su ve gıdaya bağlı olduğuna inanıyoruz.”

CİHAN