Dar gelirlinin göz sağlığı risk altında

Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nazmi Zengin yaptığı açıklamada, özellikle yaz aylarında güneşten gelen zararlı ışınların, çıplak gözle uzun süre dışarıda dolaşılması durumunda göze çeşitli zararlar verebildiğini söyledi.
Küresel ısınma süreciyle birlikte güneşin zararlı etkilerinin daha da arttığını dile getiren Prof. Dr. Zengin, yaz aylarında güneş gözlüğü kullanılmasının herkes için adeta bir zorunluluk haline gelmeye başladığını vurguladı.
Prof. Dr. Zengin, ancak ''güneş gözlüğü'' adı altında satılan her gözlüğün zararlı güneş ışınlarından gözü korumada yeterli olmadığını söyledi.
Uygun olmayan kalitede, yeterli ultraviyole (UV) koruması olmayan camların göze yarar sağlamadığı gibi zarar da verebildiğini vurgulayan Prof. Dr. Zengin, şunları kaydetti:
''Piyasada tezgahlarda ya da bazı iş yerlerinde satılan, çoğu Çin malı olan, gözü kesinlikle güneşin zararlı ışıklarından korumayan, aksine savunmasız bırakan gözlüklerden satın almayın. Ancak bu konuda bildiğim kadarıyla, piyasada satılan güneş gözlüklerinin standarda uygun olup olmadığını denetleyen bir kurum da yok. Bu nedenle, fiyatının kesesine uygun olduğunu düşünen vatandaşlar Çin malı ya da merdiven altı imal edilen bu gözlüklerden alıp kullanıyor. 'Nasıl olsa güneş gözlüğüm var' diye standarda uygun olmayan güneş gözlükleriyle güneşte uzun süre dolaşan, insanların göz retinasına ulaşan zararlı ışınlar, gözde tahribata neden oluyor.''
Prof. Dr. Nazmi Zengin, bu nedenle güneş gözlüğünün kesinlikle yetkili bir firmadan alınması ve ultraviyole sertifikasının kontrol edilmesinin şart olduğunu vurguladı.
Tercan Optik firması sahibi ve Konya Eczane Teknisyenleri Derneği Başkanı Aydoğan Deveci ise gözü ultraviyole ışınlardan koruyan, standarda uygun güneş gözlüklerinin fiyatının 75 ile 1500 lira arasında değiştiğini söyledi.
STANDARDA UYMAYAN GÖZLÜĞE DENETİM YOK
Sabit ve dar gelirli vatandaşların ise en çok, tanesi yaklaşık 10 liraya satılan Çin malı ya da merdiven altı üretilen güneş gözlüklerini tercih etmek durumunda kaldığını dile getiren Deveci, şunları söyledi:
''Bu konuyla ilgilenebileceği düşünülen kuruluşlardan Sağlık İl Müdürlükleri, gözlüğün kalitesini değil, mevzuatları gereği sadece gözlük satan iş yerlerinin ruhsatlarını denetliyor. Bu iş yerlerinde optisyenlik belgesi olup olmadığına bakıyor. Açıktaki tezgahlarda satılan güneş gözlüklerini ise belediyelerin Zabıta teşkilatlarının denetlemesi beklenir. Ancak, zabıta da bu konuda, gözlüklerin standarda uygunluğunu denetlenmediği gibi açıkta satılan güneş gözlüğü dahil tüm ürünlere karşı bir mücadele yürütüyor. Ancak Zabıtanın da gücü ve etkisi malum olduğu için, yeterince bir denetleme yapıldığını söylemek çok zor.''
Sonuç olarak, güneş gözlüklerinde ''satılma aşamasında'' ciddi bir kontrolden bahsetmenin mümkün olmadığını dile getiren Deveci, en azından iş yerlerinde satılan güneş gözlüklerinin standarda uygun olup olmadığının denetlenmesi için, mevzuat değişikliğiyle bir kuruma tam yetki verilmesinin gerektiğini sözlerine ekledi.