Çözüm Komisyonu, Teröriste Düşman Değil Suçlu Gözüyle Bakılmasını Önerdi

Çözüm Komisyonu, Teröriste Düşman Değil Suçlu Gözüyle Bakılmasını Önerdi

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Toplumsal Barış ve Çözüm Süreci Araştırma Komisyonu, hazırladığı raporda, soruna ve çözüme 'insani değerler' yadsınmadan bakılması gerektiğini ifade etti.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Toplumsal Barış ve Çözüm Süreci Araştırma Komisyonu, hazırladığı raporda, soruna ve çözüme 'insani değerler' yadsınmadan bakılması gerektiğini ifade etti. Raporda, "Sorunun muhataplarına ve hatta bu sorunu çözebilmek için şiddet ve terörü bir çözüm noktasıymış gibi değerlendirerek, buna başvuranlara dahi bu değerleri esas alarak; düşman değil, suçlu gözüyle bakabilmek önem taşımaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin değerlendirilmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu çalışmalarını tamamlayarak raporunu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na sundu. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Toplumsal Barış ve Çözüm Süreci Araştırma Komisyonu, çözüm süreciyle ilgili en önemli hususlardan birisinin de bu sürecin stratejik iyi yönetiminin yapılması gerektiğini vurguladı.

"KAFALARIN SİLAHSIZLANDIRILMASI SÜRECİN İLERLEYECEĞİ ZEMİN AÇISINDAN DİKKATE DEĞER"

Sürece herkesin elinden geleni katkıyı sağlamasının faydalı olacağının belirtildiği raporda, "Süreci destekleyebilecek nitelikte atılabilecek ekonomik, kültürel, hukuki ve yönetsel adımlar atılarak diyaloğun ve barışın artılarının toplum tarafından hissedilerek benimsenmesi ve bunun sürece destek olarak devimin kazandırılmasına olanak sağlamalıdır. İlk etap olarak silahın gölgesinden kurtarmak açısından, silahsızlandırma ve belki daha da önemlisi kafaların silahsızlandırılması, sürecin ilerleyeceği zemin açısından dikkate değerdir. Çözüm ve çözüm sonrası, her aşama ve süreçte sivil toplum örgütleri ile işbirliğine gidilerek din, toplum ve kanaat önderlerinin katkılarının alınarak diasporaların yapabileceği her katkı sürece yönlendirilerek, sivil harekat alanı yaratılması ve bunun genişletilmesi faydalı olacaktır. Soruna bakışlardaki önyargıların yerini aklıselimin almasının sağlanması da bir diğer önemli bakış açısını ortaya koymaktadır. Sorun hepimizin sorunudur ve çözüm ise hepimize fayda sağlayacaktır. Bu nedenle sorunun çözümsüzlüğüne, yıllardır destek veren önyargılar, kişiler, sabit düşünce kalıplarından sıyrılmak, soruna ve çözüm sürecine daha kucaklayıcı daha ılımlı ve daha tutarlı eksende bakmak gerekmektedir. Bu çerçeveyi destekler mahiyette herkesin, her bireyin, her sivil toplum örgütünün kendi içindeki akil insanı ortaya çıkarması yönünde çaba sarf etmesi ve buna uygun atmosferin ortaya konulması gerekmektedir." denildi.

"ÇÖZÜME DESTEK VEREN DİASPORALARDAN VE DESTEĞİNDEN YARARLANMAK FAYDALI OLACAKTIR"

"Çözüm sürecinin içinde bile bizzatihi karşılıklı çekinceler olabileceği değerlendirilerek 'kucaklaşıncaya kadar çekinmeler olabilir ama kucaklaşınca her şey biter' yaklaşımını akıldan çıkarmamak gerekmektedir." denilen raporda, "Soruna ve çözüme 'insani değerler' yadsınmadan bakabilmek gerekmektedir. Sorunun muhataplarına ve hatta bu sorunu çözebilmek için şiddet ve terörü bir çözüm noktasıymış gibi değerlendirerek buna başvuranlara dahi bu değerleri esas alarak düşman değil, suçlu gözüyle bakabilmek önem taşımaktadır." ifadeleri kullanıldı.

Sorunun çözümünde çözüme destek veren diasporalardan ve onların desteğinden yararlanmanın faydalı olacağının belirtildiği raporda, "Bu anlamda sorunun çözümsüzlüğünden çok, zarar görmüş ve çözümünde fayda sağlayacak bu diasporaları sürecin içine katma perspektifi değerlendirilmelidir. Çözüm sürecinde fiziki mayınlar kadar, kafalar ve zihinlerdeki mayınların temizlenmesi, silahın susması ve silahsızlanma kadar kafalar ve zihinlerdeki silahın susması ve silahsızlanması büyük önem taşımaktadır. Eğitim konusuna büyük önem verilmeli, aileden başlayan ve okullarda devam eden eğitimde kin, nefret ve husumetin, ötekileştirmenin, yabancılaştırmanın, korku ve güvensizlik öğelerin baskın olduğu acıların yarıştırıldığı ve buna hizmet eden öğelerin simgeleştirildiği ezberletilerek aşılandığı eğitim sistemi yerine algı ve tutumların dönüştürülmesi için demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, barış, karşılıklı hoşgörü, uzlaşı, anlayış, diyalog, empati odaklı yaşam boyu bir eğitim sisteminin hayata geçirilmesine dikkat edilmelidir." değerlendirilmesinde bulunuldu. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.