Cennete sadece genç olanlar girecek!
Yaşlı bir kadın mescide, Hz. Muhammed (sav)’in yanına gelir ve “Ey Allah’ın Elçisi! Benim için dua et de Allah beni cennetine koysun.” der.Resulullah cevaben buyurur ki :“Yaşlı kadınlar cennete giremez.”Kadın üzülür, ağlamaya başlar. Hz. Muhammed (sav)’in yüzüne bir tebessüm yayılır,“Üzülme, yani yaşlı olarak değil bir genç kız olarak cennete gireceksin” der.(Tirmizi)
Şu bir gerçek ki; Genç kardeşlerimiz çok fazla çalışmak istemiyor. Hep hazır gelsin istiyor. Fast food tarzı beslenme istiyor. Vadeli değil peşin olsun istiyor. Gençler genelde çok sabırsızlar, bir anda her şey olsun bitsin istiyorlar. Daima eğlenelim, gezelim, yiyelim, içelim istiyorlar.
Özellikle gençler ama genel olarak hepimiz tabiri caiz ise 'armut piş ağzıma düş' diyoruz. Bu neden biliyor musunuz? Çünkü, biz insanlar aslında cennet için yaratılmışız. Cennette çalışmak yok. Orada
daima yeme, içme, gezme var. Her şey önümüze hazır geliyor. Bununla beraber, evet cenneti kazanmak için yaratılmışız, rabbimizin fazlından cenneti kazanmamız için de dünyadaki imtihan ortamına göre hareket etmek mecburiyetindeyiz. Yani, çalışmak, gayret etmek ve cenneti hak etmek gerekli.
Genç kardeşim sana cenneti müjdeliyoruz! Neden biliyor musun? Cennet, Rabbimizin razı olduklarını ağırlayacağı yerdir. Bir de cennete kadınlar da erkekler de genç olarak girecekler. Düşünün siz 20’li-30’lu yaştasınız dedeniz ile cennettesiniz onlar 60’lı-70’li yaştalar. Tabii ki böyle bir şey olmaz, olamaz. Tüm müminler genç yaşta devamlı yaşamak isterler. Onun için Cenab-ı Allah hepimizi genç yaşta ve aynı yaşta cennetinde ağırlayacaktır. Onun için cennet yaşında olan gençlere tavsiyemiz; cenneti ve Allah'ın rızasını kazanacak şekilde ömürlerini tanzim etmeleridir.
Cenneti özlemeyen var mı? Hepimiz cenneti özleriz. Burada cennet diye gösterilen her şey,aslında bize cenneti hatırlatmalı ve oraya hazırlık yapmaya vesile olmalıdır. Özellikle gençlerimiz dünyadan çok sıkıldıkları zaman ya da üstesinden gelemeyecekleri bir dert ile karşılaştıkları zaman intihar düşüncesine kapılabiliyorlar. Dünyadan kurtulunca kendilerini daha iyi bir hayat beklediğini zannedebiliyorlar. Gerçekte bu doğrudur. Evet mümin için dünya hayatı zindan, ahiret hayatı ise cennet hayatıdır. Ancak bu durum imtihanı kazananların için böyledir.
Eğer Allah'ın emanet verdiği cana haksız yere kıyılırsa, Allah korusun, cennet yerine cehennem ile karşı karşıya kalınabilir. Buradan yola çıkarak şunu söylemek gerekir; Dünya hayatı geçici bir faydalanma yeridir ve imtihan yeridir. Bir nevi tatma yeridir (doyma yeri değildir). Asıl yurdumuz cennettir ve doyma yeri orasıdır. Kişi kendi nefsini bildikçe Rabbini bilir. Böylelikle imtihanını daha iyi kavrar ve böylelikle ahireti ve cenneti idrak edebilir.
Cenneti bilmek için kişinin kendi nefsinde olan 3 şeyi düşünmesinde yarar var:
1. Hepimiz sınırsızca yemek ve içmek isteriz.
2. Hepimiz sınırsızca güzel elbiseler giymek isteriz.
3. Hepimiz sınırsızca güzel evler ve mekanlar isteriz.
Bu dünyada bunların hepsini ihtiyacımız kadar almalıyız. Bu nimetlerin en güzelinin ve fazlasının Rabbimizin katında, cennette verileceği unutulmamalıdır. Ne mutlu genç yaşta Allah'ın rızası için çalışan, bu dünyadan gitmeden cennetini hazırlayanlara...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.