Hakan Armutcu

Hakan Armutcu

Büyük Kudüs Mitingi

Büyük Kudüs Mitingi

Kudüs Müslümanın kanayan yarası.

Yıllardır Kudüs ve bölgesinde zulüm hüküm sürüyor.

Zulmün tepe noktasını da “güvenlik endişesi” bahanesiyle Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişine engeller konulması oluşturdu.

İslam dünyasında durum “cılız” bir şekilde eleştirildi.

Öylesine geçiştirilebilecek bir konu olarak görüldü, birçok ülkede.

Türkiye’de farklı tabi ki…

Tepkiler en yüksek perdeden verildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,  ilk açıklamasında Birleşmiş Milletler’in 5 ülke hegomanyasındaki “acizliği”nden şikayetçi oldu.

Ancak ikinci açıklamasında  İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı sıfatıyla yapılan tutumu kınadı…

Genel hatlarıyla hükümet tarafından tepkiler böyle iken, Saadet Partisi “Büyük Kudüs Mitingi”ni organize etti.

İl ve ilçe teşkilatları kanalıyla ülkenin dört bir yanından vatandaşlar, en büyük tepki için Yeni Kapı’ya davet edildi.

Kısıtlı imkânlarla başlatılan organizasyona; İHH İnsani Yardım Vakfı, ÖNDER İmam Hatip Mezunları Derneği, ASKON, Milli Gençlik Vakfı, Anadolu Gençlik Derneği, Cansuyu Derneği gibi birçok sivil toplum kuruluşu da destek verdi.

Davete icap eden on binlerce duyarlı Müslüman, İsrail’e lanetler yağdırdı.

Birçok kesimden insanın destek için alana geldiğini gördük.

Siyasi görüşlerin bir yana bırakıldığı, ortak paydanın “Kudüs” kabul edildiği mitingde, uluslar arası kamuoyunun yaşanan zulme dikkatini çekici konuşmalar yapıldı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Kudüs'ün ulvi bir dava, vazgeçilmez bir sevda olduğunu belirterek, "Peygamberimizin miraca çıktığı ulu mekândır. Hakk'a açılan kapı, zulme karşı direniştir. İlk kıble, ilk istikamettir. Hepsinden öte Müslümanların ortak ruhu ve ortak paydasıdır." dedi.

Aslında bu cümle her şeyi özetlemeye yetiyor.

Zulme karşı direnişin sembolüdür Kudüs.

Tüm Müslümanların ortak kaygısıdır, sevdasıdır.

Bunu idrak edemeyenler, olaya siyasi gözlüklerle bakmaya devam ettiler.

Kudüs meselesi sanki bir siyasi partininmiş gibi; mitinge tepki gösterenleri, katılmayanları, katılanları yaftalayanları…  Bir çok şey gördük. 

Kudüs; Müslüman’ım diyen herkesin meselesi olarak görüldüğü gün, zulümden kurtulacaktır.

Aksi takdirde İslam Dünyası, olaya kendi penceresinden baktığı sürece Kudüs’teki zulüm bitmeyecek.

Genel Başkan Karamollaoğlu da bunu çok güzel açıkladı mitingde.

Ne dedi;

“İslam Birliği Teşkilatı’nın bugün 57 üyesi var. Dünyanın en önemli petrol rezervleri ve doğalgaz kaynakları bu ülkelerdedir. Dünyanın en stratejik geçiş noktaları da bu ülkelerdedir. En zengin su kaynakları, en bereketli tarım arazileri bu ülkelerde, en önemlisi ise dünyanın en genç ve en dinamik nüfusu İslam ülkelerindedir. Bu kadar güç ve imkân bizdeyken coğrafyamızın kalbine zulüm ve işgalle yerleşen İsrail'in bu kadar pervasız hareket edememesi gerekirdi. Cenab-ı Hakk'ın Filistinli kardeşlerimize bahşettiği cesarete, Filistinli kardeşlerimizin gösterdiği fedakârlığa ve kararlılığa, sergilediği bu hazinkarlığa bütün dünya şahit ve hepimiz hayranız. 70 yıldır bu davadan vazgeçmediler, 70 yıldır güçlüğe göğüs gerdiler. İnanıyoruz ki 70 yıldır bastırılamayan bu mücadele artarak devam edecek ve mutlaka zaferle neticelenecektir.”

Konuyu İsrail’de yayın yapan Timesofisrael sitesinin yorumuyla bitirelim,

“İslamcı parti genel başkanı Temel Karamollaoğlu, kalabalığa Müslümanların Kudüs'ten vazgeçmeyeceğini söyledi.” Ancak neyse ki mitingde herhangi bir üst düzey hükümet yetkilisi yer almadı.

+++

Yazımızın son bölümünde ise,

Mehmet Görmez’den boşalan Diyanet İşleri Başkanlığı görevine vekaleten hemşehrimiz Ekrem Keleş’in getirildiğini ifade edelim.

Keleş, Seydişehir nüfusuna kayıtlı ve Konya İmam Hatip Lisesi mezunu.

Hocamıza yeni görevinde başarılar diliyoruz.

Haftaya görüşmek üzere…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Armutcu Arşivi