Bölge tamamen PKK/HDP'ye terk edildi

HÜDA PAR'lılar seçim süreci boyunca PKK ve HDP'lilerin saldırılarına uğradı. Dün Diyarbakır'da yine HÜDA PAR'lılara yönelik bir saldırı gerçekleştirdi. Yeni İhya Der Başkanı ve Hüda Par üyesi Aytaç Baran, uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Bölgedeki gerilim seçimden sonra da artarak devam ediyor. Peki bu noktaya nasıl gelindi? HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu GazeteVahdet.com'a konuştu.

Çözüm süreci boyunca AK Parti'nin devlet ve hükümet adına büyük yanlışları olduğunu belirten HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, "Kürtlerin tek temsilcisi PKK ve HDP gibi gösterildi. Yine Öcalan tek temsilci olarak kamuoyuna duyuruldu. STK'ların, diğer partilerin dışlanması bugün gelinen durumun nedenidir." dedi.

"KÜRTLERİN HAKLARININ PKK İLE KONUŞULMASI YANLIŞTI"

Çözüm sürecinin başından itibaren silahların susmasından, barış ve huzurdan yana olduklarını belirten HÜDA PAR'lı Başkan Tanrukulu, "Bu yönden çözüm sürecini desteklediğimizi açıkladık. Ancak Kürt sorunu ile PKK sorunu ayırt edilmeliydi. Silahların bırakılması PKK ile konuşulabilirdi ancak Kürtlerin temel hakları Kürt temsilcileri ile görüşülmeliydi." şeklinde konuştu.  

Çözüm süreci boyunca büyük bir alanın açıldığını belirten Tanrıkulu, "PKK dağ kadrolarını yeniledi. Eğitimden geçirdiği insanları şehir merkezine indirdi. Muhalig olan herkesi susturmaya başladılar. Bölgede muhaliflerin başında biz geliyoruz. En güçlü saldılar da bize oluyor. Bizi sindirmek ve ortadan kaldırmak için bir kaç ayda 400'den fazla salıdırı düzenlediler. Bizim dışıımzda AK Parti, Saadet Partisi, HAK PAR ve diğerlerine de saldırı yapıldı ancak en çok bize saldırdılar." ifadelerini kullandı. 

Tanrıkulu sözlerini şöyle sürdürdü:

"12 ARKADAŞIMIZ KATLEDİLDİ"

"Geçen yıl yerel seçimlerde üyelerimiz uzun namlulu silahlarla tarandı. Üstelik kadın, çocuk ayrımı yapılmadan...Üyelerimizden birinin hem abisi hem kızı ağır yaralandı. Dicle temsilcimizi kaçırdılar. Biz defalarca uyardık. 'Çözüm süreci politikanız yanlıştır. Kürtlerin meşru hkları pazarlık konusu yapılamaz.' dedik. Çünkü meşru haklar Allah'ın verdiği haklardır. Bunu PKK ile pazarlık konusu yapamazsınız. Bölgede şu anda büyük bir gerilim var. Her geçen gün de artıyor."

"SEÇİM YASAKLARINI HİÇE SAYDILAR, YETKİLİLER İZLEDİ"

Seçime iki gün kala Diyarbakır başta olmak üzere bütün ilçe ve bölgelerde, nerede bir eşkiya varsa sokağa çıkardılar. Halkı korkutup sindirdiler. Seçim yasaklarına rağmen hiçbirine müdahale edilmedi. 

"OKUL BASIP POLİSİ ÇIKARDILAR, AÇIK OY KULLANDIRDILAR"

"Diyarbakır'da bir okulu bastılar. Polisleri okuldan çıkardılar. İçeri girip zorla açık oy kullandırdılar. Düşünün Diyarbakır şehir merkezinde hem de... Okul basıyorlar, polisleri çıkartıyorlar, açık oy kullandırıyorlar... Bu bir örnek, bunun gibi yüzlercesi daha yaşandı."

"HERKES ÜSTÜNE DÜŞENİ YAPMALI" 

"Biz yine kendi tabanımıza halkımızın saadeti için sağduyu çağrısı yaptık. Fakat her kesimn üzerine düşeni yapmamı. AK Parti maalesef sınıfta kaldı. Ancak hala yanlışta direnmeye devam ediyor."

"BÖYLE ÇÖZÜM SÜRECİ OLUR MU?"

"Eline silah alan köy basıyor. Halkı vergi iade altında haraca bağlıyor. Bölgedeki insanları bu teröristlerin olmayan vicdanına bırakıyorlar. Böyle çözüm süreci olur mu?" "Bir kaç ay önce 70 yaşındaki yaşlı bir dedemizi ve ninemizi HÜDA PAR'a oy verdikleri için darp edip köyden kovdular. Bunun gibi onlarca örnek var. Geçen yıl meclis adayımıza saldırı yapıldı. 5 saat sonra PKK orayı terk ettikten sonra jandarma geldi. Jandarma ile köy arası 15 dakika olmasına rağmen. Soruşturma bile yapılmıyor bu olaylarda"

"ÖNLEM ALINMAZSA TÜRKİYE'Yİ DAHA KÖTÜ GÜNLER BEKLİYOR"

Bunlar düşündürcü olaylar. AK Parti yaptığı hataların bedelini aldı. Ancak hatalara devam ediyor. Önlem almıyor. Bu şekilde giderse Allah muhafaza Türkiye çok kötü günler görecektir. 

"AK PARTİLİLERİ DE SİNDİRDİLER"

"AK Parti bölgede sindirilmiştir. Kendi tabanına sahip çıkamıyor. İki gün önce canlı yayında korcuları tehdit ettiler. Daha önce yüzlerce kez tehdit yağdırdılar. Bunu görenler diyor ki "Madem bana sahip çıkılmıyor, gidip bunlara teslim olayım". Hükümet olmalarına ve her türlü imkanlarına rağmen karşı bir duruş sergileyemiyorlar. Devlet öncelikli olarak halkın canını, malını muhafaza etmeli. Bir halkın can ve mal güvenliği yoksa orada devlet de yoktur."

NE YAPILMALI?

"Zararın neresinden dönerseniz kardır. Her şeyden önce sadece hükümet de değil, tüm medya, siyasi parti, STK'lar, kanaat önderleri, aydınlar HDP'yi bu tavrından vazgeçirmek için harekete geçmeli. Bölgede 30 yıla yakındır PKK ve HDP diktarlüğü var. Kimse eleştirmiyor. 30 yıldır çoluk çocuk demeden halkı katleden örgütü medya allayıp pulluyor. 100 bine yakın insanı PKK öldürmedi mi? Bunların yüzde 90'ı Kürt ve sivil dğil mi? Bu gerçekler anlatılmalı. PKK ve HDP konusundaki algı opekrasyonuna karşı bunların gerçek yüzü anlatılmalı. Bunlar mahkum edilmeli."

"BÜYÜK BİR KİBİR VAR"

"Bölgede büyük bir kibir hakim. Kendini tek güç olarak gören bir örgüt ve parti var. Bunlara gerekli uyarı yapılmalı. Aksi taktirde Türkiye'nin işi zor."