Bizleri de unutmasınlar

Bugün Anneler Günü, birçok anne çocuğundan ve eşlerinden hediye beklerken, Dr. İsmail Işık Huzurevi sakinleri de bir umutla torunlarından ve çocuklarından gelecek bir telefonu, ya da bir ziyareti bekliyor. Onlar için en büyük hediye de unutulmadıklarını hissettirmek. Huzurevindeki yaşlı kadınların adeta gözleri kapıda bizi de hatırlayan olacak mı diye bekliyor. 7 yıldır huzurevinde kalan 75 yaşındaki Şerife Şahin, huzurevinde geçen günlerini anlattı. Sabah ezanı ile uyandığını ifade eden Şerife Şahin, “Uyanır uyanmaz abdestimi alır sabah namazımı kılarım. Arkadaşlarla sohbet ederek günümüzü geçiriyoruz. Kulağım hep telefonda acaba torunlarım ya da çocuklarım arar mı diye bekliyorum. Bir telefon geldiği zaman dünyalar bizim oluyor” dedi. Anneler Günü hakkında da duygularını paylaşan Şahin, kendinin de bir anne olarak duygusal anlar yaşadığını ifade etti. Şahin, “Buradan tüm annesi olanlara sesleniyorum. Annelerinizi mutlaka ziyaret edin, elini öpün. Eğer benim annem olmuş olsaydı ona sıkıca sarılır, ağlardım. Ama annem olmadığı için artık kendim bir beklenti içindeyim. Bir gelen olur da bizimde elimizi öper mi diye. Artık biz durulduk. Gençliğimde bana avukat gibisin derlerdi. Hazır cevaptım. Herkes bana özenirdi. Ama artık o günler geride kaldı. Şimdi çekildik buraya artık gülmek benim neyime deyip oturuyoruz” diye konuştu. Şahin, gençlerden annelerine sahip çıkması için tavsiyelerde bulundu.

SOHBET ORTAMI BİZİ SEVİNDİRİYOR

Tek isteklerinin hoş bir sohbet ortamı olduğunu dile getiren huzurevi sakini Müzeyyen Şeker ise, “Burada arkadaşlarla oturup bir sohbet ortamı bizim tek tesellimiz. Bugün Anneler Günü kendimde bir anne olarak, tüm anneleri çok iyi anlıyorum. Annelere ve çocuklara tavsiyem çocuklarını anne şefkati ile yetiştirsinler. İlerde hayırlı bir evlat olmaları için çalışsınlar. İleride hayal kırıklığına uğramamaları için bizim söylediklerimizi dikkate alsınlar. En büyük miras hayırlı bir evlattır.

ÜMİTLE BEKLİYORUZ

3 yıldır huzurevinde kaldığını aktaran Hatice Mizah da, günleri sohbet ederek geçirdiklerini söyledi. Arkadaş ortamı içinde huzurlu olduklarını kaydeden Mizah, “İbadet ederek günümüzü burada geçiriyoruz. Anneler Günü olduğu için çok heyecanlıyız. Ama içimizde de bir korku var. Yarın ziyaretlerimize gelecekler diye heyecanlanırken, acaba unuturlar mı diye de korkuyoruz. Ümit içinde bahçede bekliyoruz. Torunumuz veya çocuklarımızdan birisi gelip elimi öptüğü zaman dünyalar benim olmuş gibi seviniyorum. Yalnızlık zor bir durum. Ama elden bir şey gelmiyor” ifadelerini kullandı. En çok evlatlarını özlediklerini belirten Mizah, onlarla telefonla konuşmanın bile büyük bir sevinç olduğunu, gelmelerini hasretle beklediklerini dile getirdi. Mizah, tüm annelerin Anneler Günü’nü kutlayarak, küçüklerinden de gözlerinden öptüğünü sözlerine ekledi.

İBRAHİM ÇİÇEKÇİ