Bir seminer daha geride kaldı..
Türkiye Spor Yazarları Derneği Genel merkezince her yıl düzenlenen seminerlerin 51’ncisi geçmiş yıllara oranla daha çok dinleyici katılımıyla gerçekleştirildi.
Otele giriş saatinden itibaren TSYD Genel Başkanı Naci Arkan’la birlikte genel merkez yöneticileri, çalışanları ve otel personelinin sıcak ilgileriyle karşılaştık ve bu seminer boyunca devam edip gitti.
Seminer nedeniyle, üç gün boyunca yine dostlarla buluşmanın keyfini yaşadık.
Örneğin, yıllardar görüşme olanagı bulamadığımız, eski Gençlik ve Spor Genel Müdürü ve Spor Bakanlarından Fikret Ünlü ile bir araya geldik. İstanbul’a yerleştiğini söyleyen Ünlü, Konya’yı özlediğini belirtti ve ‘tüm dostlara selamlarımı iletirseniz sevinirim’ dedi.
Seminer programı ilk gün sıkışık olmasına rağmen, ikinci gün oldukça rahattı. Dinleyiciler sıkılmadı dersek yanlış olmaz. Hatta hoşça vakit geçirdiler denebilir.
TSYD Genel Başkanı Naci Arkan’ın açılış konuymasıyla başlayan seminerde, eski Bakanlardan Fikret Ünlü, Türk sporunun gelişmesi için ‘Yüksek Spor Kurulu’ oluşturulması gerektiğini söyledi.
Antalya Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustkafa Akaydın, Antalya olarak turist asayısında 12 milyona ulaşarak rekor kırdıklarını belirtti. Akaydın, spor yatırımları konusunda aynı güzellikten bahsedemeyeceğini de dile getirdi. Antalya’da yapılması planlanan, stad dahil 5 yatırımın hala bitirilmediğinden yakındı. Akaydın, ‘spor yatırımı olarak Tüirkiye’nin en fakir İl’iyiz” diyerek sözlerini bitirdi.
Gazeteci Lütfi Özel’in yönettiği seminerin ilk oturumuna Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, Ufuk Özerten ve Şenes Erzik, Gazeteci Güven Taner ve Serdar Çelikler ile Av. Gurur Gaye Günal konuşmacı olarak katıldı.
Antalya Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın spor yatırıyları konusundaki eleştirilerini yanıtlayarak konuşmasına başlayan Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, büyük bir koşturmacayla Türk sporuna hizmet vermeye çalıştıklarını dile getirdi. “İşimiz zor” diyen Baykan, şiddetin önlenmesi konusunu tek başına ele almanın yanlış olacağını dile getirdi ve *şiddetin önlenmesi içini çıkartılan yasa yeterli. Ancak iyi uygulanmaması halinde şiddet ve düzensizlik asla önlenemez. Bu konuda herkes, her kesim üzerine düşeni yapmalıdır” dedi.
UEFA 1. Asbaşkanı Şenes Erzik ise, *şiddet, insanlık dışı olgunun dışa vurumudur” dedi ve UEFA olarak sadece şiddet değil, ırkçılık, doping, şike ve yasa dışı bahis gibi sosyal -sorumluluk projeleri geliştirdiklerini belirterek, “tüm projelerin ana temeli eğitimdir. Şiddet, konusu tek başına yasalarla çözülemez” diye konuştu.
Türkiye Futbol Federasyonu 1. başkanvekili Ufuk Özerten, “herkes nemalanmak istediği sürece şiddet önlenemez” diye başladığı konuşmasında, Ebilet kartı uygulamasının sıkıntılar göz önüne alınarak sezon sonuna bırakılması gerektiğini dile getirdi. Özerten, nemalanmadan ortaya çıkan beslenmelenin devam ettiği sürece şiddetin önlenemeyeceğini de sözlerine ekledi.
Seminerin ilk günü, teknik direktörler Mancını, Biliç, Şota ve Roberte Carlos’un konuşmacı olduğu, “yabancı gözüyle Türk futbolu otumuyla devam etti.
Konya basınının yatkından tanıdığı gazeteci Ömer Faruk Ünal’ın yönettiği ‘Türk hakemliğinin yükselen değeri’ konulu oturuma, MHK Başkan Zekeriya Alp, UEFA hakem komitesi üyesi Uılanberg ile birlikte FİFA kokartlı hakemler katıldı. Oturumda, hakemler yine sempatik hareketleriyle dikkat çekti.
Seminerin ilk günü, “sponsorların Türk spdoruna katkıları” konulu oturumla tamamlandı.
İkinci gün, “Türk futbolu nereye koşuyor” konulu oturumla açıldı. Teknik direktörler Samet Aybaba ve Yılmaz Vural ile birlikte gazeteciler Atilla Gökçe, Mehmet Arslan Tayfun Bayındır ve Halil Özer, Türk futbolunun değerlendirmesini yaptılar. Konuşmacılar, Türk futbolunun ne yazık ki, iyi yolda olmadığı görüşünde birleştiler.
Devletin spor politikasının olmadığını belirten Antalyaspor teknik direktörü Aybaba, konuşmasını “Futbol konusunda her şey sözde kalıyor.. Futbolumuzu, futbolun dışındaki insanlar yönetiyor. Hiçbir çözüm üretilmiyor” sözleriyle bitirdi. Teknik direktör Yılmaz Vural ise, “spor toplumsal bir olay. Devlet sözde sponsorluk yapıyor ama, işin içinde değil, Devletin spor politikası yok. Denetim mekanizması medya ise, ne yapacağını bilemez durumda” dedi.
Duayen gazeteci Atilla Gökçe, “Türk sporunun özgürleşmeye ihtiyacı var. Türkiye’de bugün, üretemeyen, saygısı olmayan, spor anlayışı hakim” diyerek genel bir eleştiri getirdi.
İzleyicilerin hemen hemen tamamının katıldığı ikinci günün en önemli konuğu ise, Milli takımlar teknik sorumlusu Fatih Terim oldu.. Gazeteci Faik Gürses’in moderatörlüğünü yaptığı oturumda Terim, Türk futbolunu yeniden yapılandırmak için çalışacaklarını dile getirdi.
Seminer, “sporcu göz sağlığı” konulu oturumla son erdi.. Bu bölümde konuşan Tekvando Federasyonu Başkanı Metin Şahin, uzun bir slayt gösterimiyle birlikte, Türk Taekvondosu hakkında bilgi verdi. Şahin, Olimpiyatlara en iyi şekilde, geniş bir kadro ile hazırlandıklarını belirtti ve olimpiyat kontenjanını 8 sporcuyla zorlamaya çalışacaklarını sözlerine ekledi.
Seminer, ödüllerin verilmesi, anı fotoğrafının çektirilmesi ve akşam da tüm konukların katılımıyla gerçekleştirilen TSYD balosuyla sona erdi.