31 Mart yerel seçiminin üzerinden 3 yıl geçmek üzere.

Konya'da Cumhur İttifakı belediyelerin tamamına yakınını bu seçimde kazanmıştı.

Bugün Büyükşehir ve merkez ilçe belediyeleriyle alakalı bir değerlendirme yazısı yazacağım.

**

İsterseniz bir hafızaları tazeleyelim.

AK Parti Büyükşehir, Karatay, Meram ve Selçuklu'da yüzde kaç oy almıştı?

**

Yerel seçimde Büyükşehir yüzde 70.53 oranında oy almıştı.

Karatay yüzde 76.87 oranında oy almıştı.

Meram yüzde 71.42 oranında oy almıştı.

Selçuklu yüzde 67.51 oranında oy almıştı.

AK Parti'nin oy oranında bir önceki seçime göre oy düşüşü vardı ancak hala şehirde birinci partiydi.

**

Peki göreve geldikten sonraki süreçte Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay neler yaptı?

Teferruata girmeyeceğim.

Ana başlıkları ile birkaç şeyden bahsedeceğim.

Eski ve Karatay Sanayiinin taşınma projesi büyük bir proje.

Ulaşıma ve suya zam yapılmaması önemli iki detay.

Benim en çok dikkatimi çeken hususlar bunlar oldu.

**

Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, göreve geldikten sonra neler yaptı?

Daha önce de yazmıştım.

Belediyeler arasında en fazla oyu alan isim Hasan Kılca oldu.

Farklı görüşten insanlar da Başkan Beye oy verdi.

Kendisi bunun farkında.

Particilik meselesini bir yana bıraktı ve herkesin başkanı olmayı başardı.

Halkın içine karıştı.

“Faizsiz belediyecilik” anlayışını sürdürdü.

Belediyeyi borçlandırmadı.

Polemiklere girmedi.

Maşallah diyelim, Karatay'da birçok şey yapıldı ancak dikkatimi çeken en önemli hususlar bunlar oldu.

**

Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, göreve geldikten sonra neler yaptı?

Mustafa Bey, halkla iç içe olan bir başkan.

Defalarca kendisini ziyaret ettik.

“Kapım hep açıktır” dedi bize.

Biz de buna şahit olduk.

Vatandaşın derdiyle dertlendi.

Vatandaşın bir belediye başkanından beklediği hizmetlerden önce, dinlenmektir ve önemsenmektir.

Mustafa Bey de göreve geldikten sonraki süreçte dikkatimi çeken en önemli özellik, vatandaşla iç içe olması oldu.

**

Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, göreve geldikten sonra neler yaptı?

Gençlik çalışmalarına önem verdi.

“Selçuklu'da genç olmak, ayrıcalıktır” vurgusu yaptı.

Daha çok etkinliklerle anılan bir başkan oldu.

**

Bu yazıyı yazdıktan sonra “Yahu kardeşim, bunlar karın doyurmuyor” diyen kıymetli vatandaşlarımız da olacak.

Haklılar da ancak olanı da söylemek gerekir.

Eksiklikler olmadı mı?

Elbette oldu.

Ancak güzel şeyler de oldu.

Ben, bardağın boş kısımlarını da çok yazdım.

Yine de yazacağım.

Ama bardağın dolu tarafını da göreceğim.

Hataları ve sevapları yazmanın daha kıymetli olduğunu öğrendim.

Sürekli eksikliklerden dem vurmak kimseye bir şey kazandırmıyor.

Sürekli pembe tablolar çizmek de iktidara bir şey kazandırmıyor.

Değerlendirme artısı ve eksisi ile yapılmalı.

**

NE DÜŞÜNÜYORSANIZ YORUM OLARAK YAZINIZ

Ben, vatandaşımızın da düşüncesini merak ediyorum.

Seçim sürecine giriyoruz.

Önce bir genel seçim ardından da yerel seçim yapılacak.

Genel seçim sonuçları, yerel seçim sonuçlarını da doğrudan etkileyecek.

Siz mesela, hala Konya'nın AK Parti'nin kalesi olduğunu düşünüyor musunuz?

Ya da muhalefet partilerinin genel merkez düzeyindeki heyecanın yerel teşkilatlarda da olduğunu düşünüyor musunuz?

**

Bakın bir şeyi net olarak ifade etmek istiyorum.

Muhalefet, bugün hiç olmadığı kadar iktidara yakın.

Acaba Konya'da partiler bunun bilincinde mi?

**

İktidar partisini ayrı bir gün yazacağım, konu belediye başkanları ama...

Yeri gelmişken de sorayım.

**

Muhalefet partileri, Konya'da ne yapar?

Oy oranlarının farkındalar mı?

Yükselen oylarını yükseltmek için bir şey yapıyorlar mı?

Bazı il başkanlarının seçim öncesi görevden alınması gerekir mi? (Gerekir)

Kendi kabuğuna çekilen teşkilatları, parti genel merkezleri görmüyor mu?

Konya'da muhalefeti sadece Saadet Partisi mi yapmak zorunda?

Genel merkez düzeyindeki birlikteliğin, görüşmelerin Konya'da yansıması ne?

Elini taşın altına neden sadece Saadet Partisi ve İYİ Parti koyuyor?

**

Bakın söylüyorum;

Gerçekten bir dönem insanlar “Bu iş bitti” dedi.

Evet, AK Parti'nin kalesi Konya'da dedi.

Ancak gelinen süreçte muhalefet partilerinin pasifliği, AK Parti'yi yeniden öne çıkardı.

Hem de bu ekonomik buhran döneminde.

Muhalefet, iktidar olmayı düşünmüyor mu?

Muhalefet, neden her şeyi kuru kuruya eleştirmenin veya bazı şeyleri görmemenin derdinde.

Sorular, sorular.

Çok uzatmayayım, sizin görüşlerinizi merak ediyorum kıymetli okurlarım.

Yorum yazarsanız sevinirim.

Kalın sağlıcakla.