Başbakan Erdoğan: Bir Torunum Geliyor, İsminin Bir Tanesi Ali Olacak

Başbakan Erdoğan: Bir Torunum Geliyor, İsminin Bir Tanesi Ali Olacak

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem ayı iftarında 'sevgili canlar' diye seslendiği davetlilere, yeni bir torun beklediklerini ve isimlerinden birinin 'Ali' olacağını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem ayı iftarında 'sevgili canlar' diye seslendiği davetlilere, yeni bir torun beklediklerini ve isimlerinden birinin 'Ali' olacağını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congressium'da Türkiye Uzlaşı ve Toplumsal Kalkınma Vakfı tarafından verilen Muharrem İftarı'na katıldı. Burada katılımcılara 'sevgili canlar' diyerek seslenen Erdoğan, Muharrem'in 10. gününün Museviler, Hristiyanlar özellikle Müslümanlar için son derece önemli bir gün olduğunun altını çizdi. Erdoğan, "Hz. Adem'in tövbesi bu günde kabul olmuş, Hz. Musa denizi bugünde ikiye ayırmış. Hz. Yusuf kuyudan bugünde çıkmıştır. Hz. Nuh'un gemisinin Cudi'ye bir 10 Muharrem günü vasıl olduğu, Hz. İsa'nın bir 10 Muharrem'de doğup, 10 Muharrem'de göğe yükseldiği, Hz. Eyyub'un hastalığında şifa bulduğu rivayet edilir." dedi.

Ancak Kerbela'da yaşanan o acı katliamın 10 Muharrem tarihini herkesin hafızalarına acı bir hatıra olarak nakşettiğini belirten Erdoğan, "Hz. Hüseyin ve Ehl-i Beyt Kerbela'da önce susuzluğa mahkum edildiler, ardından da insanlığın en acı katliam manzarasını geride bırakacak şekilde şehit edildiler. Bugün bu anlamlı buluşmada vefatının 1374. seneyi devriyesinde Hüseyin-i mazlumu, Hüseyin-i maktulü arşın iki yanında asılmış küpelerden biri olan Hz. Hüseyin efendimizi ve Ehl-i Beyti rahmetle, minnetle ve hürmetle yad ediyor, Allahın selamı, rahmeti ve bereketi onların üzerine olsun diyoruz. Hz. Peygamer'in öpüp koklamaya doyamadığı, bizlere birer kutup yıldızı, örnek şahsiyet olarak emanet ettiği Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin ne acıdır ki, birer mazlum olarak katledildiler. Tesellimiz onların en nübüvvetten sonra en yüksek mertebe olan şehitlik mertebesine erişmiş olmalarıdır." şeklinde konuştu.

"HASAN DA HÜSEYİN DE VAHDET İÇİN MÜCADELE ETTİLER"

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hz. Hasan'ın da Hz. Hüseyin'in de hayatları sırat-ı müstakim üzerine geçmiş, en önemlisi de hayatları tıpkı dedeleri Rasul-ü Ekrem gibi babaları Allah'ın aslanı Hz. Ali gibi hayatları vahdet mücadelesi ile geçmiş iki mübarek zattır. Onlar hayatları boyunca asla tefrikanın ardında olmamışlardır. Tefrika çıkarmaya çalışanlara rağmen vahdetten birlikte asla taviz vermemişlerdir." dedi.

Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in mübarek hayatları boyunca nasıl vahdet içinde mücadele ettilerse, şehadetleri ile de vahdetin yani birliğin timsali olduklarının altını çizen Erdoğan, "Kim ki Hz. Hasan ve Hüseyin'in vefatlarından tefrika üretiyorsa o peygamberi, peygamber torunlarını ve Ehl-i Beyti anlamamıştır. Kim ki Kerbela faciasından bir ayrılık, bir husumet, bir kutuplaşma üretmek istiyorsa biliniz ki o Hz. Hüseyin'in değil Yezid'in safında yer almıştır. Hz. Hüseyin Kerbela'da ümmetin birliği, ümmetin dirliği için susuzluğa direnmiştir, ümmetin tüm çocuklarının istikbali için zulme direnmiştir." ifadelerini kullandı.

"HZ HÜSEYİN'İN ŞEHADETİNDEN KİMSEYE TEFRİKA FIRSATI ÇIKMAZ"

Hz. Hüseyin'in direnişi, 1374 yıl oyunca bu topraklarda, bizim topraklarımızda hak mücadelesinin ve zulme baş kaldırının destanı olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, "Şu metanete, şu teslimiyete, bu kahramanlığa bakınız ki Hz. Hüseyin çığlığını duyduğu kardeşi Hz. Zeyneb'in yanına gitmiş, 'Allaha sığın bacım, bil ki yerde ve gökte ne varsa ölür' demiştir. Hz. Hüseyin, 'Bacım ben şehit olunca dövünüp ağlama, sabrınız çok olsun bacım, canınız Allah'a emanet diyerek şehadeti kuşanmıştır. Kerbela'dan ve Hz. Hüseyin'in şehadetinden hiç kimseye tefrika fırsatı çıkmaz. Hiç kimseye ayrılık bahanesi çıkmaz. Buradan bir husumet asla hasıl olmaz. Hz. Peygamber, nasıl ki bizim hepimizin peygamberiyse Hz. Hüseyin de bizim hepimizin Hüseyinidir. Hz. Hüseyin hepimizin şehidi, hepimizin mazlumu hepimizin kahramanıdır." diye kaydetti.

"ŞİMDİ BİR TORUNUM GELİYOR İSMİNİN BİR TANESİ ALİ OLACAK"

Erdoğan ardından kendi hayatından örnek verdi. "En büyük kayın biraderim Hüseyin'dir, ikinci sıradaki kayın biraderim Hasan'dır, diğer kayınbiraderim Ali'dir. Şimdi bir torunum geliyor isminin bir tanesi Ali olacak. Niye? Bunların hepsi bizim ortak mirasımızdır, birlik sebebimizdir. 1374 yıldır yüreklerimizde hiç dinmeyen sızı bütün İslam dünyasının bütün Müslümanların ortak sızısı ortak acısıdır. Hz. Hüseyin'in canı, o mübarek kanı Kerbela'nın ateşten toprağına düşüğünde değil, Müslümünlar tefrikaya düştüğünde acımıştır. Hz. Ali üzerinden Hz. Hüseyin ve Hasan üzerinden dökülen her türlü tefrika, ayrışma ve kutuplaşma girşimi en başta Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hüseyin efendimizin aziz ruhlarını incitmiştir? Şimdi birileri üzerilerine bombaları yerleştirip Müslüman camilerine gidip içlerinde çocuk, kadın olan cemaatin ortasında o bombaları patlatıyor. İster Şiilerin ister Sünnilerin arasında patlatıyor, hatta kilise havra olsun, unları yapanlar isteş Şii ister Sünni olsun, ibadet edenleri insanları katletmek mazlumları katletmek Allah aşkına meşru görülebilir mi, onaylanabilir mi?" ifadelerini kullandı.

"YENİ KERBELALAR GÖRMEK İSTEMİYORUZ"

Dünyanın neresinde olursa olsun, hangi coğrafyada olursa olsun yeni Kerbelalar görmek istemediklerini dile getiren Erdoğan, "Yeni Kerbelalar yaşamak istemiyor, yeni ölümlerle sarsılmak istemiyoruz. Pakistan'da Afganisatan'da, Lübnan'da, Irak'ta, İran'da, Yemen'de camilerde bombaların patlatıldığını duyduğumuzda inanın elimiz ayağımız çözülüyor, kollarımız yana düşüyor, o zaman dertleniyoruz. Küfenin, Bağdat'ın, Samarra'nın, Necef'in sokaklarında camilerinde Müslümanların müslümanlara kıydığını duyduğumuzda inanmak istemiyor yüz kere bin kere tekrar tekrar içimizde Kerbela'yı yaşadığımızı hissediyoruz. Hepsi birer provokasyon olan Gazi Mahallesinde, Çorum'da Kahramanmaraşta, Sivas'ta yitip giden canlarla birlikte Hz Zeyneb'in Hüseyince hissettiği sızıyı Hüseyin için hissettiği kardeş acısını biz de hissediyoruz." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin Muharrem ayını hep birlikte büyük bir huşu ile idrak eden tek bir millet olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bizler Hz. Hüseyin'in aziz hatırasına Muharrem ayında ezanlarını Hüseyni makamında okuyan ince bir kültürün sahibiyiz. Biz birbirimizle başkalarının diliyle konuşacak değil, kendi ortak dilimizle, gönül dilimizle muhabbet edebilecek, aynı yolun yolcusu, aynı kıblenin sahipleri kardeşleriyiz. En başta aramıza bizden olmayanların girmesine müsaade etmeyeceğiz. Yüzyıllar boyu konuştuğumuz gönül dilini terk edip birbirimizle ideolojinin, taassubun ayrıştırıcı siyasetin diliyle konuşmayacağız. Her ne meselemiz varsa bunu ortak meselemiz olarak görecek, birlikte çözeceğiz. Bize başkaları istikamet çizmeyecek, birbirimizin derdini dert edeceğiz. Hiçbir meselemiz çözümsüz değildir. Ama aramıza nifak sokmaya, fitne sokmaya çalışanlara, kışkırtmalarla provokasyonlarla aramızı bozmaya çalışanlara karşı çok dikkatli olacağız. Yüzyıllardır bu topraklar üzerinde yeni Kerbela'ların yaşanması için çalışan bunun için her türlü kirli kışkırtmayı devreye sokmaya çalışanlar var. Hz. Peygamber aşkına, Hz. Ali ve Hz. Hüseyin hatırına bu kışkırtmaların hiçbiri bizi birbirimize hasım eylemedi, inşallah bundan sonra da asla başarılı olamayacaklar. Terör örgütlerinin kimi çevrelerin, grupların hatta ülkelerin, hatta bazı milletvekillerinin bir çatışma çıkartmak için ortaya koydukları tüm kışkırtmalar tüm tuzaklar 76 milyonun hayır duasıyla hep bozuldu, bundan sonra da asla hedefine ulaşamayacak. Konuşacağız, anlaşacağız, gönülden muhabbet edeceğiz. Her meselemizi birlikte aşacağız. Hacı Bektaş Velinin öğüdü bizim rehberimiz bizim istikametimiz ve yol haritamız olacak. Bir olacağız, iri olacağı, diri olacağız, ilave ediyorum hep birlikte Türkiye olacağız."

TORUN, BİLAL ERDOĞAN'IN ÇOCUĞU

Programa ezan okunması ve Kuran-ı Kerim okunması ile başlandı. Kuran okunurken, Hucurat Suresi'nin 10. ayeti de okundu. Surede "Hiç şüphe yok ki bütün inananlar ancak kardeştirler, artık kardeşlerinizin arasını bulun, barıştırın, uzlaştırın onları ve çekinin Allah'tan da acınmışlardan olun." ifadeleri yer alıyor.

Başbakan Erdoğan'ın bahsettiği torununun Bilal Erdoğan'ın ikinci çocuğu olduğu ifade edildi.

Gece sonunda Erdoğan'a tablo içinde Zulfikar hediye edildi.
CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.