Ayşegülün hedefi olimpiyatlar

Alp, yaptığı açıklamada, küçük yaşlardayken çok yaramaz bir çocuk olduğunu, bu nedenle enerjisini harcaması için babasının kendisini bir tekvando kursuna yazdırdığını ifade ederek, şunları kaydetti: “Babam beni kursa gönderdiğinde 10 yaşındaydım ve çok korkuyordum. Çünkü tekvando bir dövüş sporu olduğu için canımın yanacağını, şiddete maruz kalacağımı düşünüyordum. Ancak zaman içinde bu sporun bir dövüş değil hoşgörü sporu olduğunu anladım. Ondan sonra da tekvando benim için bir yaşam şekli, vazgeçilmez bir tutku oldu.”
Tekvando sporuna başladıktan hemen 4 ay sonra il birinciliği müsabakalarına katıldığını ve üçüncü olduğunu anlatan Alp, “Bu derece beni daha da hırslandırdı. Daha sonra katıldığım yıldızlar ve gençler müsabakalarında 6 Türkiye birinciliği elde ettim. 2009 yılında Sırbistan’da yapılan Balkan Şampiyonası’nda 42 kilo gençlerde, 2010 yılında Romanya’da yapılan Balkan Şampiyonası’nda da gençler 44 kiloda altın madalya kazandım.”
26-27 Mart tarihleri arasında İspanya’da ve Nisan ayında Kıbrıs Rum Kesimi’nde yapılacak tekvando turnuvalarına katılacağını dile getiren Alp, hedefinin bu turnuvalarda başarı elde etmek olduğunu bildirdi. Ayşegül Funda Alp’in antrenörü Ali Can ise Alp’in çok yetenekli bir sporcu olduğunu vurgulayarak, “Tekvando bilindiği gibi bir dövüş değil disiplin sporudur. Bu sporda başarılı olan her alanda başarılı olur. Ayşegül okulunda da çok başarılı. Kendisi genetik mühendisi olmak istiyor. Bize ilk geldiğinde bacakları titriyordu. Şimdi ise artık onun rakiplerinin bacakları titriyor. Ayşegül ile karşılaşmamak için sıklet değiştiren rakipleri var. O istikrarından hiçbir şey kaybetmiyor” diye konuştu.