Artan sıcaklara dikkat!

Artan sıcaklara dikkat!

Yaz aylarıyla birlikte yüksek ısı ve nem artışı insan hayatını olumsuz yönde etkilerken, artan hava sıcaklığından korunmak için de bir takım önlemler almak gerekiyor.



Sıcakla birlikte kaybedilen sıvının yerine konulması için bol sıvı alınması gerekirken yemeklerde sulu yiyeceklerin tercih edilmesi öneriliyor. Aynı zamanda dışarıda satılan yiyecekler de sağlık açısından risk oluşturuyor. Özellikle sıcaklıklarla beraber, dışarıda satılan yiyeceklerin hijyenik olup olmadığına bakılmadan yenildiğinde başta çocuklarda olmak üzere ishalle neden olurken güneşe karşı korumasız çıkıldığında ise deri kanseri olma riski artıyor.
Numune Hastanesi Başhekimi Rıza Sarıbabıçcı, artan hava sıcaklıklarına karşı bir takım önlemler alınması gerektiğine işaret ederek, sıcaklıklarla birlikte bol sıvı tüketimine önem verilmesi gerektiğini söyledi
İSHALDEN KORUNMAK İÇİN SIVI KULLANIMINA DİKKAT
Numune Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Rıza Sarıbabıçcı, sıcak havalarla birlikte görülen rahatsızlıkların başında ishalin geldiğini belirterek ishalden korunmak için su kaybını önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi. Dışarıda satılan yiyeceklere dikkat edilmesi gerektiğini öneren Sarıbabıçcı şunları kaydetti: “Açıkta satılan bütün yiyeceklere elle temas ediliyor. Bu yüzden dışarıda satılan unlu mamuller, dondurma, çikolata gibi fastfood ürünlerini alırken steril olup olmadığına bakmak gerekiyor. Uzun süre açıkta kalan sütlü, kremalı, mayonezli, etli yiyeceklerde bakteriler sıcağın etkisiyle daha çabuk üremekte bu da insanlarda gıda zehirlenmesi, kusma, karın ağrısı yaratırken ishale bile neden olmaktadır” diye konuştu. İshalden korunmak için yiyecekleri yemeden önce yıkamamız gerektiğini belirten Sarıbabıçcı, aynı zamanda ellerimizi düzenli olarak yıkamamız gerektiğini, kirli ellerde yerleşen organizmaların, ishal ve diğer enfeksiyonların en önemli nedeni olduğunu ifade etti.  İshal olmuş bir çocuk ya da birey için bol sıvı takviyesi yapılması gerektiğine dikkat çeken Sarıbabıçcı, “Sıvı takviyesinin yanında, tuzlu su, haşlanmış patates, muz, haşlanmış pirinç, yağsız yoğurttan yapılmış ayran da verilebilinir. Fakat ishal olmuş kişide kusma ve yüksek ateş varsa mutlaka bir uzman doktora başvurulması gerekir” diye konuştu.
HAZMI KOLAY YİYECEKLER YEMELİYİZ
Yaz aylarında hazmı kolay sebze ve meyvelerin tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Sarıbabıçcı, “Sıcaklarla birlikte kızartma ve aşırı yağlı besinler yerine, sebze ve meyve tüketimine özen göstermeliyiz. Yağlı kolesterolü bol, kızartma ve et türlerinden mümkün olduğumuz kadar kaçınmalıyız. Akşam yemeklerini geç saatlerde değil erken saatlerde yemek hazmı kolaylaştırmak için önemlidir. Yine akşam yemeklerinde çok ağır yiyecekler değil hafif yiyecekler yemekte fayda vardır” dedi. Yeşil sebze ve yiyecekleri çok fazla pişirmemek gerektiğine değinen Sarıbabıçcı, A, B, C vitamini bulunan sebzelerin çok fazla pişirildiğinde özelliğini kaybedeceğinden az pişirmenin daha iyi olacağını, bunun yanında D, K, E vitamini bulunan yiyeceklerin fazla pişirilmesinde bir sakınca olmadığını söyledi. Sarıbabıçcı ayrıca, yaz aylarında pikniklerle birlikte et tüketiminin de artığını ifade ederek, etleri mangalda pişirirken kömürle arasında mesafe olması gerektiğini, aksi halde kömüre temas eden etlerin mide kanseri olma riskini de beraberinde getirdiğini vurguladı. 
BRONZLAŞMAK DERİ KANSERİ RİSKİNİ ARTTIRIYOR
Güneş’ten vücudumuzu korumamız gerektiğine işaret eden Sarıbabıçcı şunları kaydetti: “Güneş’e çok fazla maruz kalındığında deride güneş yanığı, güneş alerjisi, deri yaşlanması, kırışıklıklar, sarkmalar, kahverengi lekelerin oluşabilir. Aynı zamanda beyinde tümör oluşmasına yol açabilirken, deri kanseri olma riskini arttırıyor” dedi. Sarıbabıçcı, ayrıca güneş altında çok fazla duran veya çalışmak zorunda kalan insanlar da damar genişlemesinin olabileceğini belirtti. Saat 10.00’la 16.00 arasında mecbur kalmadıkça dışarıya çıkılmaması gerektiğini öneren Sarıbabıçcı şöyle konuştu: “Bu saatler arasında hava sıcaklığı kendisini daha çok hissettirdiğinden, yaşlı, çocuk, kalp ve akciğer hastası gibi kişilerin mecbur kalmadıkça dışarıya çıkmamalıdırlar” dedi. Bronzlaşmağın deriyi güneş yanıklarından koruduğunu ancak tam tersine deri kanseri için de zemin hazırladığını açıklayan Sarıbabıçcı sözlerine şöyle devam etti: “Sağlıklı bronzlaşmak’ diye bir kavram yoktur. Uzun süre güneş altında kalarak bronzlaşmak deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek ve deri kanseri riskini göze almak demektir. Özellikle bronzlaşmak için kullanılan güneş kremleri çok sağlıklı değildir. Bu tür maddeler deriye bronzlaşmış izlenimi verebilir, ancak maalesef güneş yanıklarından, deri yaşlanmasından ve deri kanserlerinden korumazlar. Bu ürünler kullanılsa bile güneşten korunma önlemleri mutlaka alınmalıdır.”
Sarıbabıçcı, dışarıya çıkarken koruyucu özellikte geniş kenarlı şapka, kenarları da kapalı koyu renk gözlüğün kullanılması gerektiğini, gölgeden yürünmesi ve oturulmasını, koyu renkli elbiselerden kaçınılıp açık renkli giysilerle vücudun korunması gerektiğini ifade etti.  Sarıbabıçcı, yaşlı ve hasta kişilerin dışarıya çıkarken mutlaka şemsiye kullanması gerektiğine dikkat çekerek, “Şemsiye güneşten gelen ültraviyole ışınlarını direkt olarak beynimize gelmesini engellemektedir. Bu sayede aşarı sıcaklarda hem güneşin tehlikeli ışınlarından hem de bu ışınların beynimizde yarattığı ödem riskinden korur. Bu yüzden şemsiye yağmurluk değil asıl işi güneşliktir. Araplarda şemsiyeyi güneşten korunmak için kullanıyor. Zaten şems güneş demektir. O yüzden şemsiyeyi güneşten korunmak içinde kullanmalıyız” diye konuştu. 
GÜNEŞ ÇARPMASINA DİKKAT
Sıcak havalarda, güneş ışınlarına direkt maruz kalınması, kaybedilen sıvının yerine konulmaması, bulunulan ortamın aşırı sıcak ve hava akımının olmaması, giyilen kalın ve sentetik kıyafetlerin sıcak çarpmasına neden olduğuna değinen Sarıbabıçcı, “Sıcak çarpmasında tüm vücut sistemleri olumsuz etkilenir. Sıcağın olumsuz etkileri ortaya çıkar. Sıcak çarpmasında erken dönemde yoğun terleme, halsizlik, ağız kuruluğu ve susama, kas krampları, baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, kusma gibi rahatsızlıklar görülür. Sıcak çarpmasında erken önlem alınmazsa ölüm olayları bile görülebilir” dedi. Güneş çarpması geçiren bir kişiyi mutlaka serin ve gölgeli bir yere alınarak,  koltuk altlarına, başına ve vücuduna buz koyarak soğutmak gerektiğini ifade eden Sarıbabıçcı, hastanın ateşi düşürüldükten sonra muhakkak en yakın sağlık kuruluşuna götürmek gerektiğini sözlerine ekledi.
HASAN AYHAN
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.