Apak’a akademik destek
29. Yaz Olimpiyatlarında beklenen başarıya sergileyemeyen milli atlet Eşref Apak, Hacettepe Üniversitesinde katıldığı bilimsel testlere göre çalışma yapıyor.
Atletizmde erkekler çekiç atmada mücadele eden Eşref Apak, yaptığı açıklamada, yaşadığı sıkıntılı dönemi geride bırakmak istediğini ifade etti. Belaruslu antrenör Konstantzin Astopkovich ile sorunlu bir süreç yaşayan ve kendisini yenilemeye çalışan Apak, bu nedenle Hacettepe Üniversitesi’nde bilimsel testlere katıldığını belirtti.
Üniversiteyle birlikte çalıştığını anlatan milli atlet Apak, şöyle konuştu: “Hacettepe Üniversitesi ile işbirliği içindeyim. Testlere katılmam için ayda bir geliyorlar veya ben üniversiteye gidiyorum. Yaklaşık 3 ay önce bu testlere başladık. Bu yıl böyle bir sistemle çalışacağız. Daha önce bu sistemle çalışan yok. Türkiye’de ilk kez olacak. Üniversitenin gelişmiş teknolojik cihazları var. Teknik boyut, kuvvet ve diğer unsurlar bütün detayıyla takip ediliyor. Düzgün atış veya hatalı atışlar ortaya çıkarılıyor. Ben de sonra eksik bölgelere veya ortaya çıkan hatalara göre çalışıyorum.”
Antrenör Astopkovich ile ayrıldıktan sonra yaklaşık 3 ay önce Türk antrenör Oğuz Kalkan ile çalışmaya başladığını belirten Apak, Belaruslu antrenöre güven duyamadığını dile getirdi. Şikayetini sürekli gündeme getirdiğini anımsatan milli sporcu, “Ben yabancı antrenörlere hiçbir zaman güvenmedim. Çalışmak da istemedim. Ama federasyon, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile bakanlığın isteği üzerine çalışmak zorunda kaldım. Belaruslu antrenörle motivasyon açısından sıkıntılarım oldu. Çok programsız çalıştık. Ama bu sıkıntıları geride bırakmak istiyorum” diye konuştu. Antrenöre sporcunun her zaman güvenebilmesi gerektiğini dile getiren Apak, “Sporcu antrenörüne güvenmediği zaman asla başarılı olamaz. Sporcunun psikolojisi her zaman iyi olmalı. Yarışmaya çıktığı zaman geride hiçbir şey düşünmemeli. Bu yüzden psikolojik destek de mutlaka gerekli” dedi.
2004 Atina Olimpiyatları’ndan sonra devletin kendisine büyük destek verdiğini anlatan Apak, şunları söyledi: “Benim bir dediğimi iki dedirtmediler. Ama yapılanların karşılığında ben bekleneni veremedim. Aslında antrenmanlarda iyiydim. Benim branşımda spor 42-43 yaşına kadar yapılıyor. Ayrıca 32-33 yaşında vücut çekiç için ideal konumuna ulaşıyor. Geçmişe bakıldığında sporcular bu yaşlarda en iyi derecelerini elde etmişler ve bundan sonraki yıllarda da korumuşlar. Ben de bunu başarmak istiyorum. Benim en iyi derecem 81.45 metre. Bunu en az 2-3 metre geliştirebilirim diye düşünüyorum.”
Antrenör Astopkovich ile ayrıldıktan sonra yaklaşık 3 ay önce Türk antrenör Oğuz Kalkan ile çalışmaya başladığını belirten Apak, Belaruslu antrenöre güven duyamadığını dile getirdi. Şikayetini sürekli gündeme getirdiğini anımsatan milli sporcu, “Ben yabancı antrenörlere hiçbir zaman güvenmedim. Çalışmak da istemedim. Ama federasyon, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile bakanlığın isteği üzerine çalışmak zorunda kaldım. Belaruslu antrenörle motivasyon açısından sıkıntılarım oldu. Çok programsız çalıştık. Ama bu sıkıntıları geride bırakmak istiyorum” diye konuştu. Antrenöre sporcunun her zaman güvenebilmesi gerektiğini dile getiren Apak, “Sporcu antrenörüne güvenmediği zaman asla başarılı olamaz. Sporcunun psikolojisi her zaman iyi olmalı. Yarışmaya çıktığı zaman geride hiçbir şey düşünmemeli. Bu yüzden psikolojik destek de mutlaka gerekli” dedi.
2004 Atina Olimpiyatları’ndan sonra devletin kendisine büyük destek verdiğini anlatan Apak, şunları söyledi: “Benim bir dediğimi iki dedirtmediler. Ama yapılanların karşılığında ben bekleneni veremedim. Aslında antrenmanlarda iyiydim. Benim branşımda spor 42-43 yaşına kadar yapılıyor. Ayrıca 32-33 yaşında vücut çekiç için ideal konumuna ulaşıyor. Geçmişe bakıldığında sporcular bu yaşlarda en iyi derecelerini elde etmişler ve bundan sonraki yıllarda da korumuşlar. Ben de bunu başarmak istiyorum. Benim en iyi derecem 81.45 metre. Bunu en az 2-3 metre geliştirebilirim diye düşünüyorum.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.